Topçu birliklerinin birlik gecelerinde mutlaka adı anılan "son ateş isteği" canlandırılıp, ruhuna Fatiha okunan biri vardır; Şehit Topçu Üsteğmen Mehmet Gönenç (Soyadını bazı kaynaklarda Günenç diye de okudum, ben burada topçu okulunda öğrendiğim şekliyle yazacağım).
++
Üsteğmen Gönenç, Kore muharebelerinde düşman tarafından sarılınca, esir düşmemek için kendi üzerine ateş isteyen topçu ileri gözetleyicisidir.
Bu şekilde bir ateş isteğine yanıt vermek, kendi askerinin üzerine ateş etmek, bir topçunun en ağır görevi olur.
++
Bolu komando tugayı bir operasyondadır. İki namluluk atış takımının başında üsteğmen Mehmet vardır. Öncü komando bölük komutanı yüzbaşı Suat ile birlikte hareket eden ileri gözetleyici de teğmen Serhan.
O yıllarda terör örgütü, sahadaki birliklere büyük gruplarla saldırırdı.
++
Bundaki amaçları birliklerden personel, silah veya malzeme kaçırıp bunu propaganda ve pazarlık unsuru olarak kullanmaktı.
İşte bu operasyonda da Suat yüzbaşının bölüğüne saldırı olmuştu. Suat yüzbaşı ve Serhan teğmenin de olduğu en uçtaki tim bölgesi cehennem gibiydi.
++
Teğmen Serhan, üsteğmen Mehmet'e ateş isteğini iletir;
"Bizi kuşatmaya çalışıyorlar, en uçtaki mevzilerin koordinatlarını bildirmişim. İsterseniz üzerimize atın ancak bizi utandırmayın"
Aynı anda Suat yüzbaşı gür sesiyle telsizden seslenir "Mehmet, fazla düşünme.
++
Yapman gerekeni yap"
Mehmet üsteğmen yanıt verir "telsizden atıldı işaretini duyduğunuzda sadece en emniyetli şekilde mevzi alın, kimse kafasını bile kaldırmasın"
Az sonra telsizden gelen atıldı işaretiyle herkes mevzi alır. Hemen ardından patlama sesi gelir.
++
Mucizevi bir şekilde, teröristlerin üzerine ölüm yağarken, komandolarımıza hiçbirşey olmaz.
Üsteğmen Mehmet çok riskli ve çok hassas hesaplama gerektiren özel bir teknikle ateş etmektedir.
Bizde üsteğmen Gönenç'ler tükenmez.
++
Eminim ki şu anda bile bir yerlerde ateş destek planını ve hedef listesini hazırlamış birileri, hedef listesinin en sonuna kendi mevziinin koordinatlarını yazmıştır.
Kalın sağlıcakla
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
O'na hakaret etmeyin.
Benim yanımda etmeyin. Kalbinizi kırarım, hem de çok kötü kırarım. Elimden gelirse kafanızı da kırarım. Hiçbir şey yapamazsam, küfür ederim ama yanınıza bırakmam!
++
Keşan'ın kenar mahallesinde tüm ailenin ortadaki bir tas tarhana çorbasına kaşık salladığı, sıvasız bir evden geldim ben. Oradan Kuleli Askeri Lisesi'ne, sonra da Kara Harp Okulu'na gittim.
O'nun geçtiği yollardan geçtim yani.
Bu devlet iyi bir eğitim verdi bana.
++
Dilini, kültürünü bilmediğim bir toprakta savaş, kan ve ölüm her yanımdayken, duvarıma O'nun Libya'daki fotoğrafını astım ben.
Sırt çantamda kitap taşıyıp okurken, O'nun taarruz öncesi sabaha kadar kitap okuduğunu hatırladım.
++
Rahmetli şehit yarbay Songül Yakut ile ilgili paylaşımlar karşıma çıkıyor sürekli.
Yaşasaydı 45 yaşında olacakmış.
1993 yılında tanıdım ben Songül'ü.
Ben Harbiye son sınıftaydım, O da birinci sınıfta.
++
(Fotoğraf kaynağı: Vikipedi)
Onların taburunun tabur kıdemlisiydim.
Ayrıca ikimiz de Türk halk müziği korosundaydık. Songül çok güzel bağlama çalardı. Her zaman olmasa da bazen de yanık sesiyle türküler söylerdi.
Sonrasında Türkiye'nin ilk kadın jandarma komutanı oldu,
Gurur duydum.
++
2002 yılında eğitim için jandarma okullar komutanlığına gittiğimde orada öğrenci bölük komutanıydı. Yanına gittiğimde büyük bir ilgi ve nezaketle karşıladı beni. Öğle yemeğini "sen misafirsin, paran burada geçmez" diyerek O ısmarladı.
++
2008 yılında, beraber çalıştığımız bir arkadaşımızın eşi ani gelişen bir böbrek yetmezliği ile vefat etti. Çok genç yaşta, beklenmeyen zamanda gelen bu vefat hepimizi çok üzmüştü.
Ankara Karşıyaka mezarlığı camiinden kalkacak cenaze için hepimiz hazırdık.
++
Cenaze namazından önce yaşlıca bir imam ortaya geldi.
Önce ölüm hakkında birkaç şiir okudu. O kadar güzel o kadar hissederek okudu ki, ölümün kaçınılmazlığını, hayata anlam katanın ölümün kendisi olduğunu taa yüreğimde hissettim.
Sonra iyi insan olmaktan bahsetti.
++
En büyük ibadetin iyi insan olmak olduğunu anlattı.
Sonra oradaki cenazeler için güzel sözler söyledi.
En sonda da Peygamberimiz ve sahabelerle birlikte şehitlerimize, Kurtuluş Savaşı kahramanlarımıza ve Atatürk'e dualar etti.
++