Thread by @LokmnHokm

SARIŞABANLI HACI TAHİR’İN TORUNU MEHMET OSMAN KAVALA’NIN HAYATINDAN NOTLAR...

1-1923 yılında Selanik vilayeti Drama Sancağı Sarışaban kazasına bağlı Bayramlı köyünden gelen tütün tüccarı Hacı Tahir ve kardeşi, Kocaeli’nin Darıca ilçesine yerleşti.

2-Günümüzde Doğu Makedonya ve Trakya Bölgesi Kavala iline bağlı bir belediye statüsünde olan Sarışaban’dan mübadele ile gelerek Kocaeli Darıca ilçesine yerleşen Hacı Tahir ve kardeşi Hacı Hüseyin burada tıpkı Sarıbaşan köyünde olduğu gibi tütün ticareti yapmaya devam ettiler.

3- Soyadı kanunun çıkmasından sonra Hacı Tahir “Kavala” soyadını alırken kardeşi Hacı Hüseyin babasının lakabı “Bölükbaşı”nı soyadı olarak aldı.

4- Hacı Tahir Kavala’nın Nesli Hanım ile evliğinden Idris, Ömer ,Seniye, İsmail, Hüseyin, Ali ve Mehmet Kavala dünyaya geldi. Kızı Seniye evlenerek "Erdem" soyadını aldı.

5-Hacı Tahir Kavala zaman içinde İstanbul’a taşındı. Ticari hayatında büyük başarılara imza attı

6- Darıca'da oldukça sevilen Hacı Tahir Kavala 1950 yılında mübadele sonrası yerleştikleri Kocaeli’nin Darıca İlçesine "Hacı Tahir Kavala camiini" yaptırdı. Okul için arsa bağışladı.

7-Camiyi yaptırmakla kalmadı. Cami vakfiyesine caminin bakım onarım masraflarının Kavala ailesi tarafından yapılacağını caminin kitabesine yazdırdı.

8-İşlerini büyüten Kavala ailesi İstanbul’da da ticaret yapmaya başladı. Hacı Tahir Kavala’nın oğullarından Mehmet Kavala bir süre sonra Necla Hanım ile hayatını birleştirdi.

9- Baba Mehmet Kavala medyatik bir insan değildi ama iş dünyasında sözü dinlenen bir insandı. Tavsiyelerini dinleyerek işlerini büyütenlerin sayısı oldukça yüksekti.
hurriyet.com.tr/ekonomi/sanayi…

10- Mehmet Kavala özel günlerde gazetelere ilan vererek müşterilerine verdiği önemi göstermenin yanı sıra çocuklarının eğitimi ile yakından ilgileniyordu.

11- Mehmet ve Necla Kavala'nın evliliğinden Ayşe, Reha ve Mehmet Osman adını verdikleri üç çocukları oldu.

12- Mehmet Osman dışındaki Kavala ailesinin bütün fertleri göz önünden uzak yaşamayı tercih ettiler.

13- Mehmet Kavala o günlerin Türkiye’sinde ticaretle uğraşan yabancı ülkelere seyahat eden ufku açık bir tüccardı.

14-Üçüncü çocukları olan oğulları Mehmet Osman Kavala’yı Paris’te kucaklarına aldıklarında takvimler 1957 yılını gösteriyordu.

15-Baba Mehmet Kavala oğlunun eğitimine özel önem verdi. Osman Kavala lise eğitimini 1975’te İstanbul’da Robert Koleji’nde tamamladı.

16-Sol rüzgarların sert estiği yıllardı. Ve bu rüzgarlardan oğul Mehmet Osman’da etkilendi.

17-Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde işletme okudu. Manchester Üniversitesi’nde ekonomi üzerine lisans eğitimi aldı.

18-New York’taki The New School for Social Research’te doktora eğitimine başladı.

19-Osman Kavala'yı İngiltere'de üniversite öğrenciliği zamanından tanıyanlar onun sade yaşayışına hayranlık duyarlardı.

20- Bu 'zengin çocuğu” Osman Kavala alışkın olunmayan bir zengindi, solcuydu. Eylemden eyleme koşuyordu.

21-Ve eylemden eyleme koşan solcu ve devrimci Osman Kavala babasının 1982’de ani ölümü üzerine İstanbul’a döndü ve ailesinin işlerini devraldı.

22-1980 askeri darbesinin üzerinden iki yıl geçmişti ve askerlerin gölgesi her şeyin üzerinde durmaya devam ediyordu.
.

23-Mehmet Osman ve Annesi Necla Kavala babasının işlerini yürütmeye başladı. İş insanı oldu. Kamuya iş yaptı. Savaş uçaklarını modernleştirdi. Ama solculuğu ve devrimciliği hiç bırakmadı.

24-Devrimciliği zaman içinde aktivistliğe dönüştü.

25-Gençlik arkadaşı Sevan Nişanyan ile seksenli yılların başında kurdukları Teleteknik şirketi üzerinden Türkiye’deki ilk bilgisayar Commodore 64'ü Türkiye'ye getiren isim oldu.

26-Kavala Grubu'nda yönetici olarak çalışmaya başlayan Osman Kavala 1983 yılında İletişim Yayınları'nı kuran isimler arasında yer aldı.

27-1983'de İletişim Yayınlarının kurulmasına öncülük ettiği gibi 1985 yılında da Britannica Ansiklopedisi’nin Türkçe versiyonu AnaBritannica’yı, Britannica Compton’s’u ve Temel Britannica’yı yayımlamış olan Ana Yayıncılık’ı Nazar Büyüm ve Selahattin Beyazıt’la birlikte kurdu

28-1988 yılında ünlü yazar Tarık Buğra’nın akademisyen ve oyun yazarı Jale Baysal’dan olan kızı Ayşe Buğra ile evlendi.

29-“K.V.K. Turkcell” şirketini kurarak cep telefonunu Türkiye'ye getiren üç isimden birisi oldu.

30-Mehmet Emin Karamehmet, Murat Vargı ve Osman Kavala’nın soy isimlerinin baş harfi ile kurdukları K.V.K sadece cep telefonu değil “Navigasyonu” da Türkiye’ye ilk getiren şirket oldu.

31-F-16 uçaklarının koruma sistemlerinin geliştirilmesi ihalesini alması sol ve devrimci çevrelerde çok konuşuldu.

32-Tamda bu günlerde yolu Sedat Peker ile kesişti. Bazı ekonomik zorluklar yaşadığı bu yıllarda Peker Grubunun Kavala’nın önünü açtığı haberlere ve ifadelere konu oldu.

33-Peker her dönem olduğu gibi 1998 yılında ifade vermiş ifadesi basına "Peker İş dünyasını karıştırdı" manşetleriyle haber olmuştu.

34- Peker ifadesinde "Kavala Şirketler Grubu'nun patronu Osman Kavala beni arayarak, Bedrettin Dalan'ın ortağı müteahhit Yavuz Yayla'dan bir arsa satışından kaynaklanan 25 milyon dolarlık alacağının olduğunu ve benim devreye girmemi istedi.

35-Ben de bu işi hallederek 1,5 milyon dolar komisyon aldım. Ayrıca Osman Kavala'nın ortak olduğu ve F-16 uçaklarının bilgisayar ağını yapan bir şirketin hisselerinin satışında da devreye girerek hisselerin yabancılara gitmesini engelledim ve 200 bin dolar komisyon aldım."

36-Peker’in bu ifadesinin ortaya çıkmasından sonra Osman Kavala ifadeyi yalanlamış şunları söylemişti. ‘

37-‘Yavuz Yayla'dan, sorunlu bir alacağımız veya kendisiyle bir ihtilafımız olması söz konusu değildir. Peker'e intikal ettiği iddia edilen meblağ, alım satıma aracılık edenlere ticari temettülere uygun olarak ödenen komisyonla ilgili olabilir.” diyecekti.

38- Osman Kavala Türkiye'nin ilk Yap-İşlet-Devret modeli olan Hidro Elektrik Santrali'ni işleten Aksu Enerji'yi kurdu.

39-27 Ekim 1988 tarih ve 19972 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile Birleşik Yatırım Bankası’nı kurarak bankacılık sektörüne girdi.

40-11 yıl sonra 22 Aralık 1999 tarih ve 23914 (Mükerrer) Resmi Gazete'de yayınlanan 21 Aralık 1999 tarihli ve 99/13765 sayılı Kararnamenin Eki Karar ile bankacılık yapma iznine son verildi.

41-İletişim Yayınları’ndan sonra Yeni Gündem dergisi, BirGün gazetesi, TESEV, Anadolu Kültür, Tarih Vakfı, Diyarbakır Kültür Evi gibi sivil toplum kuruluşlarına çeşitli seviyelerde destek oldu.

42- 1993 yılında İstanbul’da “Ermenice edebiyata açılan pencere” sloganı ile kurulan Aras yayıncılığın yönetim kurulunda yer aldı.

43-İnsan hakları ihlallerine karşı verilen bütün mücadeleleri destekledi. Toplumsal sorunlara karşı her zaman duyarlı oldu.

44-Devrimcilikten ve solculuktan hiç vazgeçmedi. Temel hak ve özgürlükleri tavizsiz savundu.

45-Sakin tabiatı ve kurduğu bağlantıları ile Türkiye hakkında bilgi sahibi olmak isteyen bütün konsoloslukların analizlerini dinlediği ilk isimlerden birisi oldu.

46-Ticari işleri profesyonellere devrederek kendisini sivil toplum işlerine verdi.

47-Uluslararası Helsinki Yurttaşlar Derneği üyesi Osman Kavala Macar asıllı ABD'li iş adamı George Soros tarafından 1984'de kurulan Açık Toplum Enstitüsü’nün 2001 yılında açılan TR temsilciliğinin yönetim kuruluna girdi.

48-Osman Kavala Açık Toplum Enstitüsü’nün yönetim kurulunda Can Paker, Kerim Paker, Prof. Üstün Ergüder, İshak Alaton, Leyla Alaton, Murat Sungur gibi isimlerle birlikte yer aldı.

49-Erdoğan’ın Soros ile sık sık bir araya geldiği Bülent Arınç’ın cümlesi ile Soros’un baş tacı edildiği günlerdi.

karar.com/guncel-haberle…

50-AK Parti iktidar oldu. AKP PKK ile bir çözüm süreci başlatmak istiyordu.

51-Osman Kavala ve arkadaşları harekete geçerek sürecin işaret fişeğini attılar.

52-PKK silah bırakma çağrısı yaparak şiddetten vaz geçin af olsun mesajı verdiler. Bu mesaj Erdoğan ve AKP'nin çok hoşuna gitti.

53-10 Ağustos 2005 tarihinde Aydınlar Bildirisi'ne imza atarak PKK'ya silah bırakma çağrısı yapan Osman Kavala içinde bulunduğu aydınlar heyeti ile birlikte dönemin başbakanı Erdoğan ile yapılan ve 3.5 saat süren görüşmeye katıldı.

54-2008 yılında Aralarında akademisyen, hukukçu, hak savunucuları, sanatçı ve gazetecilerin bulunduğu 300 kişiyi organize eden isimler arasında yer alarak Ergenekon davasının karartılmaması, tersine derinleştirilmesi isteğiyle yayınlanan bildiriye imza attı.

55- Osman Kavala’nın eşi, “Yıllar sonra 2008 tarihinde yeni başlamış olan Ergenekon davasıyla ilgili bildiri için şunları söyleyecekti:

56- "Hrant Dink cinayetinin yarattığı dehşet ve endişe ortamında yazılmıştı. Bu ortamda, yakın tarihin karanlık olaylarını aydınlatması umulan bir süreçle ilgili talepleri dile getirmek için imza attık diyecekti.'

57-2010 yılında Ergenekon-Balyoz davalarının kumpas olduğuna dair elindeki belgelerini gazetecilere açıklamak için kendisinden yardım isteyen Robert Koleji'nden arkadaşı Dani Rodrik’e sahibi olduğu Cezayir Restaurant'ta basın toplantısı organize etti.

58-2008 yılında Ergenekon derinleşsin diyen KAVALA 2011 yılında dava sürecindeki uygulamalardan duyduğu rahatsızlığı dile getirmek için 13 arkadaşı ile yeni bir bildiri yayınladı.

59-Türkan Saylan'ın yargılanma sürecinde destek oldu. Saylan’ın cenazesinde en önde yürüyenler arasında yer aldı.

60-Öcalan’ın açılım sürecinde kendisiyle görüşmeye giden heyete; “Kavala’ya sevgilerimi iletin” demesi ile ismi bir kez daha gündeme geldi.

61-Yine açılım döneminde İmralı’da Öcalan ile görüşen Ahmet Türk’ün yeni sürece “rehberlik” edecek üç isim arasında saydığı Osman Kavala, PKK ile çözüm sürecinde tespit edilen “Temas ve Diyalog Grubu” üyesi ve PKK lideri Öcalan’ın doğrudan seçtiği bir isim olması ile de tanınıyor

62-Kavala’nın önderlik ettiği Temas ve Diyalog Grubu, Eylül 2012’de aralarında gerginlik olan siyasi partiler ve aktörler arasında bir köprü oluşturmak amacıyla kuruldu.

63-Grupta yer alan isimler ise “Şahismail Bedirhanoğlu, Mehmet Emin Aktar, Hidayet Şefkat Tuksal, Fethiye Çetin, Raci Bilici, Osman Kavala, Gençay Gürsoy, Mithat Sancar, Cemal Uşşak, Akın Özçer, Avni Özgürel, Abdürrahim Ay, Cengiz Çandar, Bekir Ağırdır, Yılmaz Ensaroğlu” oldu.

64-27 Mayıs 2013 tarihinde Taksim Gezi parkına giren iş makinelerine gösterilen tepkinin dalga dalga tüm ülkeye yayılması ile başlayan olaylar gündemin bir numaralı maddesi oldu.

65-Fakat 25 Mayıs tarihinde Taksim Gezi Parkı’na gelerek hafriyat alanında iş makinalarının önüne geçen BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in olaylar başladıktan sonra sırra kadem basması gündeme gelmedi ama Osman Kavala gündemden düşmedi.

66-Gezi olaylarının devam ettiği günlerde anayasal suçlara bakan büroda görev yapan savcı Muammer Akkaş Erdoğan'ın müşteki olması ile açtığı ama yeterli delil olmadığı için rafa kaldırılan dosya üç yıl sonra gündem oldu.

67-Gezi soruşturmasının 15 Temmuz 2016’dan sonra bekletildiği raftan indirilmesi ile Türkiye’nin nur toplu gibi bir terör davası daha oldu.

68- İddianamenin ana çekirdeğini oluşturan tüm bilgilerin Akkaş’ın telefon dinleme talebi üzerine alınan kayıtlar ve emniyetin o dönem hazırladığı fezleke ve analiz raporuna dayanması bazı medya kuruluşları tarafından gündeme getirildi.

69- Dosyanın savcısı yargıyı tamamen kontrol altına alan iktidardı ama dosyanın temel bilgileri 15 Temmuz sonrası TR terk eden bir kadro tarafından hazırlanan bilgilerdi.

70- Oysa ki o dosya delil yetersizliğinden rafa kaldırılmıştı. Erdoğan yine oyun içinde oyun kuruyordu.

71- Kamuoyu önünde dosyaya sahip çıkarken kapalı kapılar arkasında bu dosyayı yargıda gücü ele geçiren bir grup hazırladı izahını yapıyordu.

72-İşin ilginç yanı Erdoğan iktidarı hem Kavala İddianamesinin çekirdeğini hazırlayan savcıyı ve polis müdürünü hem de Mehmet Osman Kavala’yı yargılıyordu.

73-Çünkü Osman Kavala net bir şekilde dünya kamuoyuna ve Sivil Toplum Kuruluşlarına Türkiye’nin otoriterleştiğini anlatıyordu.

74-Yandaş basında sık sık hedef gösteriliyordu ve yandaş basın Selahattin Demirtaş’ın “Seni Başkan yaptırmayacağız” sloganının Kavala’nın ortakları arasında bulunduğu Cezayir Lokantasında yenilen bir yemekte konuşulduğu yazılıyordu.

75-Kavala ve yakın çevresi teknik takip altındaydı. Ve ortaya çıkan bilgiler Kavala’nın AKP ve Erdoğan ile köprüleri dönülmez bir şekilde attığıydı.

76- Devrimci iş insanı Erdoğan’ın ülkeyi getirdiği noktadan rahatsızdı ve bunu dile getirmekten korkmuyordu.

77-Bütün bu dosyalar üst üste kondu.

78- Çünkü meselenin özünde bana biat etmediler bana nasıl biat etmezler yaklaşımının kodları ve fetvalarla çizilen bir kariyer planı vardı.

79-Ve Osman Kavala Gezi Olaylarından dört yıl,15 Temmuz’dan bir yıl sonra 19 Ekim 2017 tarihinde Gaziantep’te Alman Goethe Enstitüsü ile gerçekleştirilmesi planlanan bir projenin toplantısından döndüğü sırada gözaltına alındı.

80-Polisin Kavala'nın uçaktan inmesine izin vermeden, uçağa binerek gözaltı yapması dikkat çekti.

81-24 Ekim 2017’de, yani Kavala’nın gözaltına alınmasından 6 gün sonra partisinin grubuna konuşan Erdoğan şunları söyleyecekti:

82-“…Türkiye’nin Soros’unun havası çıktı ortaya. Bağlantıları çıktı ortaya. Ya siz kime neyi yutturuyorsunuz? Taksim olaylarının arkasında bakıyorsunuz aynı kişi. Bakıyorsunuz belli yerlere ciddi manada kaynak aktarımının arkasında bunu görüyorsunuz…”

83-Oysaki Gezi Parkı Davası ilk olarak talimat ile 2014'te açılmış ve 2015'te tüm sanıklar beraat etmişti.

84- Fakat Erdoğan kimyası hatta bütün planlarını bozan kısacası Öcalan ile anlaşarak iktidarını kurtardığı o uzun günlerin hesabını görmek istiyordu.

85-2017'de Osman Kavala'nın gözaltına alınması ve ardından tutuklanmasıyla birlikte Gezi protestolarına dair ikinci bir dava açılmış oldu.

86-ABD Konsolosluğu’nda görevli Metin Topuz ile aynı dosya kapsamında soruşturulan Kavala’nın dosyası 14 Aralık 2018 tarihinde Topuz’un doyasından ayrıldı.

87-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile 61. hükümetin tüm bakanları ‘mağdur’ olduğu dosyanın şikayetçi sayısının 746 kişi olması dikkatlerden kaçmadı. Bazı şikayetçilerin tek tek ikna edildiği ileri sürüldü.

88-Yapılan yargılamada tutuklu sanık Kavala ve diğer 16 sanık için ağırlaştırılmış müebbet hapis ve toplamda 606 yıldan 2 bin 970 yıla kadar hapis cezası istendi.

89-Yargılamalar sonunda 2019'da Gezi Davası kapsamında yargılanan tüm sanıklar beraat etti. Fakat Osman Kavala, hakkında başka bir soruşturma olduğu gerekçesiyle tahliye edilmedi.

90-Hacı Tahir’in torunu Osman Kavala’nın 2017'de başlayan tutukluluğu devam ediyor.

91-Davanın genel seyrini merak edenler için t24.com.tr/haber/10-sorud…

92-Osman Kavala ve davası için kim ne düşünür bilemem ama işin özü Kavala üzerinden “kısacası bir insanın özgürlüğü üzerinden” uluslararası güç merkezlerinin bir bilek güreşi yapıyor demek pekte yanıltıcı sayılmaz.

93-Bu işin sonunda ne olur derseniz erenler Nişanyan’ın cümlesi ile1983’ten bu yana Türkiye’de akıl ve özgürlük yolunda yapılmış olan her güzel işin (ve bir sürü saçma işin) arkasından çıkan Kavala kahraman olur.

94-Ne diyordu Friedrich Wilhelm Nietzsche "Zulüm her samimi düşünceyi kanatlandırır." VE Düşüncesi, yaşayışı ne olursa olsun ortada bir zülüm var ve yıllardır kendilerine yapılan zulümleri anlatanlar bu zulmün bir numaralı uygulayıcısı…

95-İktidarın Osman Kavala ile ilgili büyük suçlamalarına bakınca aklıma İzmir Diriliş Kilisesi Rahibi ABD vatandaşı Andrew Craig Brunson, gazeteci Deniz Yücel, Büyükada’da göz altına alınan insan hakları savunucuları için iktidara yakın medyanın yazdıkları geliyor.

96-Hatırlamayanlar için BAKIN İzmir Diriliş Kilisesi Rahibi ABD vatandaşı Andrew Craig Brunson için ne demiş Erdoğan:

97-Bakın gazeteci Deniz Yücel için ne demiş Erdoğan:

98- Birde 5 Temmuz 2017 tarihinde Adalar Polisinin Büyükada’da bulunan Ascot Otel’e yaptığı büyük casusluk operasyonu var. Hani şu medyaya günlerce gündem olan Büyükada casusları konusu...

99- İktidar medyası öyle manşetler attı ki bütün Türkiye ortada büyük bir casusluk davası olduğuna inandı.

100- Ve Yargılamalar sonunda 12 kişiden sekiz kişi beraat etti.

101- Aslında sadece devlet konuşuyordu ve bir çok şey yalandı.

102- Son olarak Osman Kavala iflah olmaz aktivistliği fetvalarla çizilen halifelik yolunun önündeki en büyük engellerden birisiydi.

103- Öyle milyarder değildi ama satın da alınamazdı. Alınamıyordu.

104- Uluslararası güç merkezleri ile ilişkileri oldukça iyiydi. Fakat Erdoğan ve ekibinin ilişkilerini kullanmasına izin vermedi.