Thread by @LokmnHokm

HEBLERLİ TAHİR ELÇİ’NİN HAYATININ ŞİFRELERİ…

1- TAHİR ELÇİ, 1966 yılında Cizre’nin 15 kilometre uzağında bulunan Cudi Dağı’nın eteklerinde kurulu, maddi imkânları kısıtlı bir köy olan Hebler Köyü’nde doğdu.

2-1970 yılında Türkçeleştirilerek Hisar ismini alan Hebler Köyü 1992 yılında güvenlik gerekçesi ile boşaltılan köyler arasına katıldı.

3-İlk, orta ve lise öğrenimini Cizre'de tamamlayan Elçi. 1988'de Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi iken katıldığı eylemler nedeniyle gözaltına alındı.

4-Ünlü polis şeflerinden Hanefi Avcı tarafından sorgulandı.

5-BirGün'den Zeynep Kuray Avukat Neşet Girasun'un Hanefi Avcı'nın Tahir Elçi'ye işkence yaptığına dair iddialarını haber yaptı.

6-Elçi'nin avukatı Girasun konuyla ilgili “Tahir Elçi 1990’lı yıllardan bu yana devletin hedefindeydi, JİTEM’in ölüm listesindeydi, ve 1988 yılında bizzat Hanefi Avcı tarafından işkenceye maruz kaldı” ifadelerini kullandı.

demokrathaber.org/girasun-hanefi…

7-Hanefi Avcı bu iddialar üzerine yaptığı açıklamada şunları söyledi. "Son günlerde bazı basın organlarında Tahir Elçi’yi 1988 yılında gözaltına alındığında sorguladığım ve işkence ettiğim konusunda yayınlanan haberlerin gerçeği yansıtmadığına dair açıklamamdır.

8- Avcı açıklamasının sonunda " Ben Diyarbakır İlinde sorgulama birimlerinde çalışmadım, TEM veya Soruşturma büroları benim sorumluluğumda değildi" dedi.

9-Demokrat Yargı Başkanı Orhan Gazi Ertekin Tahir Elçi’nin Avcı’nın “Simon bir günde konuştu. Sen hâlâ konuşmuyorsun!” diyerek nasıl öfkelendiğini anlattığını yazdı.

10- 1992 yılından itibaren Cizre’de avukatlık yapmaya başladı.

11-Aynı yıl 1993’de avukatlar operasyonunda 16 avukat ile birlikte tutuklandı.

12-Meral Danış Beştaş o günü 22 yıl sonra şöyle anlatacaktı:

13-“93’te bir grup avukat gözaltına alındık. Ben Diyarbakır’dan, o Cizre’den gözaltına alındı. 16 avukat, JİTEM’de gözaltındaydık. Birbirimizin işkence seslerini duyduk. Gözlerimiz kapalı olsa da ona yapılan işkenceyi ben duydum, bana yapılan işkenceyi o duydu. O kadar yakındık.

14-Bu gözaltı sonrası birkaç ay tutuklu kalan Elçi daha sonra bu davayı Avrupa İnsan Haklarına Mahkemesi’ne götürerek bu soruşturma sürecinde Türkiye’nin sözleşmede güvence altına alınan bir dizi hakkı ihlal ettiğine karar verilmesine sebep oldu.

15-'Elçi ve diğerleri/Türkiye davası' olarak isimlendirilen bu karar AİHM’in avukatlık bürolarının aranması ile ilgili çerçeve kararlarından biri olarak hukuk tarihine geçti.

16-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin son çeyrek yüzyıldaki en önemli birçok kararında mağdur vekili olacak olan Tahir Elçi’nin ilk kararı başvurucu olarak aldırması oldukça ilginçti.

17-Bu karar ile birlikte Elçi AİHM davalarının aranan ismi olmaya başladı.

18-Cizre’den sonra Diyarbakır'da serbest avukatlık yapan Elçi, 1998-2006 arasında Diyarbakır Barosu’nda yönetici olarak görev yaptı.

19-Almanya’da bulunan Avrupa Hukuku Akademisi'nde uluslararası ceza hukuku ve ceza yargılaması eğitimi gördü.

20-Hukuk mücadelesini birçok kez Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine de taşıyarak, iç hukuk yollarıyla sonuca ulaşamayan mağdurlar ve aileleri için adaletin yerine getirilmesini sağlaması ile kamuoyunda bilinirliği arttı.

21-2010 yılında az bir farkla kaybettiği baro başkanlığı seçimlerinden iki yıl sonra Kasım 2012'de Diyarbakır Barosu Başkanı seçildi.

22-90’lı yıllardaki yargısız infaz, faili meçhul cinayet, gözaltında kaybetme, köy yakma, gözaltında işkence davalarında mağdur avukatlığı yaptı,

23-Tahir Elçi, yaşam hakkı, işkence yasağı, etkin soruşturma hakkı, adil yargılanma hakkı gibi birçok insan hakkının ihlalleriyle ilgili AİHM’deki davaların mağdurlar lehine sonuçlanmasını sağladı.

24-Gözaltında kaybedilenler, yargısız infazlar, faili meçhul cinayetler, gözaltında işkence, mayın patlaması gibi birçok hak ihlalinde mağdurlar ve aileleri için adalet mücadelesi verdi.

25-Elçi’nin AİHM’de kazandığı davalar Türkiye’de gündem oldu.

26-Türkiye’nin Irak sınırına yakın bölgesinden yiyecek, çay, sigara alıp, bunları Cizre’ye yakın ilçe ve başka yerleşim birimlerinde satan Abdulaziz Gasyak, Süleyman Gasyak, Yahya Akman ve Ömer Candoruk gözaltına öldürülmelerinin davasını AİHM taşıdı.

27-13 Ekim 2009’da karar veren AİHM, Türkiye’nin, yaşam hakkını içeren AİHS’in 2. maddesini ihlal ettiğine karar verdi. Ölenlerin yakınlarından her başvurucuya 14 bin Euro tazminat ödenmesine karar verdi.

28-26 Mart 1994’te Şırnak’ın Kumçatı ve Koçağlı köylerinin Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait F-16 uçaklarıyla bombalanması sonucu ölen 38 kişi öldü.

29-Bilanço ağırdı. Erkeklerin çoğunluğu gündüz tarlada çalıştığından, ölenler kadınlar, çocuklar ve yaşlılardı.

30-İki köyün sakinleri de korucu olarak çalışmayı kabul etmemişlerdi. TSK köylülerin PKK’ye yardım ettiğini ileri sürdü

31-Tahir Elçi bu davanın avukatı oldu ve 2006’da köylüler adına AİHM’e başvuru yaptı.

32-AİHM 12 Kasım 2013’te açıklanan karar ile Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “yaşam hakkını ihlali” düzenleyen 2. maddesinden suçlu bulundu.

33-Mahkeme Türkiye’nin 38 başvurucuya toplam 2 milyon 305 bin Euro manevi, 5 bin 700 Euro maddi tazminat ödemesine karar verdi.

34-Elçi ayrıca 13 Mayıs 1996’da Şırnak’ın Ortabağ köyünde 11 yaşında ki Behice Alkın’nın oynarken mayına basması sonucu sol bacağı diz kısmından kesilmesi olayını AİHM taşıdı.

35-13 Ekim 2009’da kararını açıklayan AİHM, AİHS’in etkin soruşturmayı kapsayan 6/1. maddesinin yargılamanın uzun sürmesi nedeniyle ihlal edildiğine hükmederek Türkiye’yi Alkın’a toplam 6 bin Euro tazminat ödemeye mahkum etti.

36-Abdülcelil İmret’in yedi gün gözaltında tutularak AİHS’in 5/3 maddesi uyarınca derhal hakim karşısına çıkarılmadığını, avukatsız ifadesinin alındığını belirten Tahir Elçi konuyu AİHM taşıdı.

37-AİHM, Elçi’nin başvurusunu haklı buldu ve Türkiye 4 bin 250 Euro tazminata mahkûm oldu.

38-Tahir Elçi, Diyarbakır Barosu Başkanlığı’nın yanı sıra İnsan Hakları Derneği üyesi, Türkiye Barolar Birliği (TBB) İnsan Hakları Merkezi Bilim Danışma Kurulu ile Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Kurucular Kurulu üyesiydi.

39- TAHİR ELÇİ için CNN Türk’te katıldığı programda Ahmet Hakan'ın kamuoyunu kışkırtan konuşmasıyla zor günler başladı.

40-14 Ekim 2015’te katıldığı televizyon programında “PKK, terör örgütü değildir. Bazı eylemleri terör niteliğinde olsa bile PKK, silahlı siyasal bir harekettir. Siyasal talepleri olan, toplumda çok ciddi bir desteği olan bir siyasal harekettir” demesi TR’DE GÜNDEM OLDU.

41-Daha önce ve daha sonra defalarca başka ağızlardan savunulan bu görüş, Elçi dile getirince ‘büyük olay’ haline gelmişti.

42- ÇÜNKÜ Tahir Elçi ilk gençlik yıllarından beri devletin hazzetmediği, derin kadroların satın almadığı bir isimdi.

43-Programın katılımcılarının yükselttiği tansiyon Elçi’yi zorda bırakMIŞTI.

44-Ahmet Hakan, programın sunucusu olarak tartışmayı “PKK terör örgütüdür. Tahir Elçi’nin görüşüdür o (PKK terör örgütü değildir). Ona şiddetle itiraz edenler de oldu, sayın seyircilerimizin dikkatine” diye kapatmıştı.

45-Ahmet Hakan bu sözleri ile aslında çok bildiği bir “hedef gösterme” işi yapmıştı.

46-Nitekim gençliğinde Enver Ören'in Ahmedi bu günlerin Demirörenler'in Ahmet Hakanı zaman zaman farklı isimleri ustaca halkın önüne atmasını becerdi.

birgun.net/haber/ahmet-ha…

47-Ahmet Hakan, 2019 yılında İzmir ve İstanbul Savcılıklarının yapmadığı suçlamayla Gültekin Avcı’yı “yargı ekibi imamı” ilan ederek hedef gösterdi.

dogrusu.com/news/ahmet-hak…

48-Bu sözler ve Ahmet Hakan’ın ekran başındakileri yönlendiren tavırları sosyal medya üzerinden Elçi’yi linç etme kampanyasını tetikledi.

49-Bu konuşmadan 6 gün sonra 14 Ekim 2015’te Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili İdris Kurt, Elçi'yi tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk etti.

50-Bakırköy 1. Sulh Ceza Hakimliği'ne çıkartılan Elçi ifadesinde, yakalama kararının usule uygun olmadığını, gerekçesinin gerçeklere aykırı olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

51-''Benim kaçacak durumum yok. Bir ilin baro başkanıyım. İldeki tüm devlet yöneticileriyle sık sık görüşme halindeyim.”dedi.

52-Hakim Latif Kadir Kaya de Elçi hakkında kuvvetli suç şüphesinin mevcut olduğunu ancak bu durumun tutuklama kararı verilebilmesi için yeterli olmaması sebebiyle adli kontrol şartıyla serbest bırakılması kararı verdi.

53-Elçi hakkında, “terör örgütü propagandası” iddiasıyla 7,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı, yurtdışına çıkış yasağı konuldu.

54-Türkiye’de gündem olan televizyon programından bir buçuk ay sonra, 25 Kasım 2015’te, Diyarbakır’ın tarihi Sur ilçesinde güvenlik güçleri ile YDG-H mensupları arasında yaşanan çatışmalar sırasında, kentin simgelerinden Dört Ayaklı Minare’nin ayakları hasar gördü.

55- Elçi, sosyal medya hesabından önce Dört Ayaklı Minare'nin gördü hasara dikkat çekti.

https://twitter.com/tahirelci/status/669828086511312897?s=20

55-Tahir Elçi, konuya dikkat çekmek için 28 Kasım 2015’te Dört Ayaklı Minare önünde bir basın toplantısı düzenledi.

56- Gün içinde bir konferans olacağı için basın açıklamasını erkene aldı.

57-Ekranların coşkulu hukukçusu Ersan Şen’in konferansı sebebiyle erken saate alınan basın toplantısı sırasında çıkan çatışmada öldürüldü.

58-Bir hafta önce bölge insanını Beyaz Toros’larla ve JİTEM ile tehdit eden dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu tarafından olayın en kısa zamanda aydınlatılacağının sözü verildi.

59-Fakat bir el devreye girdi. Deliller usulüne uygun toplanmadı, olay anında orada bulunan polislerin silahlarında kriminal inceleme yapılmadı.

60-Elçi’yi vuran kurşunun hangi silahtan çıktığı tespit edilmedi.

61-Soruşturmanın savcıları pek çok kez değiştirildi, tek bir fail veya şüpheli ifadesi alınmadı.

62-Diyarbakır Barosu, Tahir Elçi’nin öldürüldüğü olayın şüphelilerini belirlemek maksadıyla Londra merkezli uluslararası araştırma grubu Forensic Architecture’dan teknik bir araştırma yürütmesini talep etti.

63-Araştırma sonucu açıklanan raporda, Elçi’nin olay yerinde bulunan 3 polisten birinin silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetmiş olabileceği sonucuna varıldı.

64-Bu 3 polis, soruşturma dosyasında ‘tanık” olarak yer alıyordu.

65-Cinayetten 4 yıl sonra şüpheliler tespit edildi. Savcılık, soruşturma dosyasına “şüpheli” olarak kaydedilen ve halen aktif görevde olan üç polisin ifadelerini aldı.

66-Şüpheli polislerden ikisi başka şehirlerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile biri ise bizzat savcılığa giderek ifade verdi.

67-Şüphelilerin ifadesi 9 ve 10 Ocak 2020‘de soruşturma savcısı tarafından alındı.

68-26 Mart 2020‘de mahkemeye gönderilen iddianamede, İngiltere’de hazırlanan raporla tespit edilen biri ihraç edilmiş üç polis hakkında, “bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek” suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istendi.

69-Savcı, iki polisi öldürmekle suçlanan, ateş ederek sokağa giren Uğur Yakışır’ı da dosyaya sanık olarak ekledi ve hakkında üç kez ağırlaştırılmış müebbet ve 45 yıla kadar hapis cezası istedi.

70-Davanın ilk duruşması 21 Ekim 2020‘de, Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

71-300 kişilik salonda başlayan duruşmayı sadece 84 kişinin takip etmesine izin verildi.

72-Sınırlı sayıda gazeteci alınırken, salona çok sayıda polis alındı. Sanıklar ise SEGBİS ile duruşmaya katıldı.

73-Net olmayan görüntülerde sanıklara eşlik etmesi gereken naip hakimlerin bulunmadığı anlaşıldı.

74-Mahkeme heyeti, sanıkların naip hakim bulunmaksızın dinlenmesinin usule aykırı olmadığı gerekçesiyle müşteki vekillerin naip hakim bulunması talebinin reddine karar verdi.

75-Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi’nin söz alma talebi de reddedildi.

76-Mahkeme heyeti, avukatların reddi hakim talebi hakkında Diyarbakır 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne müzekkere yazılmasına ve davanın 3 Mart 2021‘e ertelenmesine karar verdi.

77-3 Mart 2021’deki duruşmada Elçi Ailesi ile Diyarbakır Barosu’nun davaya katılma talebi mahkeme tarafından kabul edildi.

78-Sanık polisler Sinan Tabur, Mesut Sevgi ve Fuat Tan’ın savunmaları alındı.

79-14 Temmuz 2021‘deki duruşmada mahkeme heyeti, TÜBİTAK’a müzekkere yazılarak silinen kamera kayıtları üzerinde inceleme yapılmasına karar verdi.

80-Bir sonraki duruşma 12 Ocak 2022‘de görülecek.

81-“Türkiye’de Kürtler var, ben de Kürdüm” şeklinde yaptığı açıklamalar sebebi ile Ankara Sıkıyönetim Mahkemesi tarafından 2 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan siyasetçi Şerafettin Elçi akrabası olan Tahir Elçi’nin duruşmasında bakalım hangi gerçeklerin üstü örtülecek.

82-Tahir Elçi’nin öldürülmesi üzerine Batman, Mardin, Siirt, Şırnak Seyyidler ve Ehl-İ Beyt Platormu Dönem Sözcüsü Emin Bulut cinayeti kınayan bir açıklama yaptı.

83-ÇÜNKÜ Elçi ailesi bölgede Seyyid olarak bilinen bir aile ve bu ailenin bir ferdi olan Tahir Elçi Diyarbakır ortasında kan içinde uzanmış yatıyordu.