1) Dostlar herkese merhaba. Bugün biraz farklı bir mevzuya gireceğim, daha önce bir Trader açısından çok ele alınmamış bir konuyu yazacağım sizlere: DEĞERLEME. Yazımın başlığı şöyle:
Bir Trader’ın Kafa Bulanıklığı: DEĞERLEME Mevzusu
Buyrun başlayalım. Desteğinizi beklerim.
2) Biliyorsunuz, değerleme bir ürünün İDEALDEKİ fiyatını belirlemek için kullanılan bir terim. Yani, şu anki mevcut pazarda, mevcut alıcı ve satıcının anlık olarak anlaştığı ve el sıkıştığı fiyattan biraz daha farklı bir mevzu.
3) Bir ürünün şu anki anlık el değiştirme bedeline, yani satıcının o ürünü satmayı, alıcının o ürünü almayı kabul ettiği bedele FİYAT deniyor. DEĞERLEME ise, bir ürünün İDEAL bedelini gösteriyor. Yani, değerleme her zaman fiyatla aynı olmayabiliyor.
4) Hatta çoğu zaman, “fiyat eşit değildir değerleme” mevzusu geçerli. Neden? Çünkü değerleme daha geniş ve duygulardan arındırılmış bir gelecek tasavvuruyken, fiyat daha anlık, belki saniyelik bir “satın alma”/”satma” bedelidir.
5) Dolayısıyla FİYATIN içinde o an yönetmeyi beceremediğimiz bir sürü duygu da mevcuttur. Örneklerle gidelim. Mesela kripto piyasasındayız, devasa bir düşüş var ve gittikçe derinleşiyor. Bu size bir korku pompalıyor değil mi? Tedirgin oluyorsunuz.
6) Düşüşün korkusuyla, elinizdeki coini normalde satmak istemediğiniz kadar düşük bedele satmaya razı oluyorsunuz. Karşınızdaki alıcı ise, tam tersi, elinde koin yokken bu düşüşü fırsat biliyor ve normalde daha fazla verebileceği bedelden daha ucuza mal almanın coşkusunu yaşıyor.
7) Yani, bitcoinin kafanızdaki değeri 100.000$ iken, büyük düşüşlerde o korkuyla mesela 40.000$’dan satmak zorunda kalıyorsunuz çünkü daha da düşeceğinden korkuyorsunuz. Veya maliyetiniz 45.000$’ken daha fazla zarar etmek istemiyorsunuz vesaire.
8) Ya da bu sert ve keskin düşüşler risk algınızı genişletiyor, normalde 10 birim alacakken, biraz daha para bulup 20-30 birim alıyorsunuz. Neden? Çünkü coşkulusunuz, fiyatın bu seviyelerini fırsat görüyor ve para kazanmayı umut ediyorsunuz.
9) Bu fiyattan bu ürünü aldığınız için MUTLUSUNUZ. İyi bir alışveriş yaptığınızı düşünüyorsunuz. Dolayısıyla daha çok mal almaya meyillisiniz. İşte, fiyatı hep bu tarz duygular oluşturuyor, özellikle borsa gibi milyonlarca alıcı ve satıcının olduğu bu ortamda fiyat hep değişiyor.
10) Peki bir Trader için bu değerleme nedir? Ne kadar gereklidir? Çok net söyleyeyim, değerleme mevzusu bir trader’ın katilidir. Kafa bulanıklığıdır. Bir Trader için değerleme diye bir mevzu yoktur, olmaması gerekir.
11) Çok iyi hatırlıyorum bundan 4-5 hafta önce Bitcoin’in fiyatının 30-35k’lara düşebileceğini söylemek küfür etmekle eş değerdi. Kimse buna inanmıyordu, inanmak istemiyordu. Kriptolardaki boğa koşusunun en coşkulu dönemleriydi.
12) Bizim Atölye’nin telegram grubunda bile 30-35k’ların imkansız olduğunu düşünen sevgili dostlarımız vardı. Halbuki ben haftalardır dalga yapısının bozulduğundan, artık yükseliş değil düşüş beklememiz gerektiğinden bahsediyordum.
13) Sonuçta mevzu fazla uzamadı, 30k’lar görüldü. Peki sizce “bitcoinin fiyatı kesinlikle 30k’lara düşemez, geleceğin parası, mükemmel bir inovasyon, harika bir teknoloji” diyen bir Trader ne yaptı sizce? Piyasayla, fiyatla savaştı, belki gördüğü her destekte long pozisyon açtı.
14) Tüm bu kafasındaki değerleme mevzusundan dolayı, kendini “fiyat sürekli yükselecek, bu düşüşler geçici” mevzusuna koşulladı. Bir nevi “buy the dips” yaptı. Peki bu diplerin geçici dipler olduğunu nereden biliyordu?
15) Bilmiyordu, ancak inanıyordu. İşte o kafada yaptığı bitcoin değerlemesi, yani bitcoinin muhteşem teknolojisinden dolayı fiyatının sürekli yükseleceği algısı, 100.000$ hedefi, “30k$’lara düşmez, düşemez” yanılgısı onu fiyatın derin bir şekilde düşmeyeceğine inandırmıştı.
16) Halbuki hep ne diyoruz? “anything can happen” diyoruz değil mi? Mark Douglas’ın cümlesidir. Çoğunuza belki basit geliyor bu cümle ancak finansal piyasaların en derin cümlesidir. Neden derindir, çünkü piyasada hiç bir şeyin tahmin edilemeyeceğinin altını çizer.
17) Çünkü piyasayı tamamen insanı duygular yönlendirir, fiyatı tamamen insanı duygular oluşturur ve biz ölümlüler, çılgınlığın, coşkunun veya paniğin ne zaman biteceğini bilemeyiz. Hani Keynes’in ünlü cümlesi vardır ya, der ki:
18) "Piyasalar senin mantıklı kalabileceğinden çok daha uzun bir süre mantıksız hareket edebilir." Bir satış dalgası diğer bir satış dalgasını tetikler, “bu kadar da düşmez ya” dediğin yerden bir posta daha düşer fiyat. Bunu tahmin edebilir misin?
19) Edemezsin, tahmin edemediğin için kafanda bir ürünün değerlemesini yapmak, “buradan daha fazla düşemez” ya da “buradan daha fazla çıkamaz” demek bir Trader için kafa bulanıklığından başka bir şey değildir.
20) Bir trader, bir ürüne değerleme fiyatı vererek kendini ve duygularını sınırlayamaz. Çünkü onun için ürün diye bir şey yoktur. Onun için fiyat diye bir şey vardır. Fiyata ucuz veya pahalı diyemez. Fiyat onun için ya düşüyor, ya da yükseliyordur. Sadece buna göre trade edilir.
21) Esasında Price Action dediğimiz disiplin budur. Price Action, fiyatın tamamen insanı duygular tarafından oluşturulduğuna ve dolayısıyla tahmin edilemez olduğuna, sadece takip edilebilir olduğuna kanaat getiren bir disiplindir.
22) Price Action ile trade eden bir Trader fiyatın ileride ne olacağıyla ilgilenmez, geleceği tahminlemez, her şeyin her an olabileceğini ve bu işin tamamen bir olasılıklar matematiği olduğunu bilir, ona göre hareket eder.
23) Onun için doğru veya yanlış bir pozisyon yoktur. Düşük olasılık ve yüksek olasılık vardır. En ideal senaryoda bile düşük senaryo çalışabilir ve fiyat aleyhinize ilerleyebilir. Bu konu o kadar derya deniz ki, yaz yaz bitmez, uzatmadan şöyle bağlayayım:
24) İyi bir trader olmak istiyorsanız, ürünün değeriyle, geçmişiyle, geleceğiyle, potansiyeliyle, teknolojisiyle ilgilenmemeniz gerekiyor. Tek bilmeniz gereken o ürünün geçmiş fiyat hareketleri ve güncel fiyatıdır.
25) Kendinizi her türlü değerlemeden sıyırmanız ve fiyatın her an her hareketi yapabileceğini bilmeniz gerekiyor. Fiyat “buradan da yükselmez” dediğiniz yerden yükselip 2’ye katlanabilir, “daha da düşmez” dediğiniz yerden %50 düşebilir.
26) Bunu unutmayın ve buna göre trade edin. Kafanızı bulanıklaştırmayın, olabilecek en az soruyu sorun, en az teknik gerekçeden sinyal alın ve en basit şekilde fiyatı takip edin. Herkese bol kazançlar dostlar, görüşmek üzere, iyi akşamlar.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
2) İkinci yazı, 5 Mayıs'ta paylaştığım endeks değerlendirmesi. Tam olarak o hafta piyasaya girmiştik ve bugüne kadar da elimizdeki portföyü sürdük. Doğru zamanlama. Peki neye göre girdik, neye göre mallandık? Buyrun, 3 hafta geriye gidelim: borsaninizinden.com/5-mayis-2021-b…
3) Üçüncü yazı, teknik analizi bir sihirli küre, teknik analisti de geleceği görebilen bir büyücü olarak gören arkadaşlara gelsin. Ne yazık ki bu beklentilerin hiç biri doğru değil. Teknik Analiz bir sihirli küre değildir, peki nedir? Buyrun:
1) Herkese merhaba. Uzun zamandır teknik analiz üzerine zincir yapmıyordum. Açıklamalı hisse analizlerini ise artık ilginin eskisi gibi olmadığını gördüğümden bırakmıştım. Şimdi müsaadenizle biraz detaya girelim. RT ve Fav desteğinizi esirgemeyin dostlar, gecemiz güzelleşsin.
2) Başlamadan önce bir hatırlatma yapmış olayım. Borsanın İzinden websitesine neredeyse 3 yıldır emek veriyorum. Yüzün üzerinde ücretsiz yazı var, bir sürü ders ve tecrübe paylaşımı var. Lütfen tüm yazıları okumayı unutmayın: Borsaninizinden.com
3) Evet, konuya başlayalım. Hep yazıyorum, denk de gelmişsinizdir. "Yükseliş dalga yapısı bozuldu, düşüş dalga yapısı bozuldu" diye. Nedir bu dalga yapıları, bozulunca ne oluyor, temel olarak ne anlatmak istiyorum biraz ondan bahsedeceğim. Ancak öncesinde biraz açıklama yapayım.
1) Herkese merhaba. Hazır piyasalar 4.5 gün kapalıyken, bu tatilde belki bu işe profesyonel olarak başlamak istersiniz diye, Atölyemizle ilgili bir iki şey paylaşacağım.
2) İçerisinde şimdilik bir adet eğitim var. Eğitimin ismi Yeni Başlayanlar İçin A’dan Z’ye Teknik Analiz. İsminin aksine sadece yeni başlayanlar için değil. Başlangıç/Orta seviyeye de uygun. Eğitimin tüm detayları şu adreste:
3) İçerideki öğrencilerin eğitimle ilgili yazdığı yazıları okumak için aşağıdaki linki tıklayabilirsiniz. Ayrıca tüm öğrencilerin Twitter nickleri de var. Direkt onlarla da iletişime geçebilir, eğitimi sorabilirsiniz. Tıklayın:
1) Herkese merhaba. Aşağıda paylaştığım tarz tabloya hepimiz az çok aşinayızdır. Zaman zaman bu tarz karşılaştırmalı tablolar görüyoruz, “vay be, parayı şuna yatırsaymışım bu kadar para kazanacakmışım, ben de onu al, bunu sat, onu al, bunu sat debelenip durdum” der, dertleniriz.
2) Çünkü, şu an bulunduğumuz yerden geriye bakınca, tüm fiyat hareketleri zaten oluştuğu için, hangi enstrüman ne kadar yükselmiş, hangisi ne kadar kazanç sağlamış, hangisi ne kadar düşmüş tek bir tıkla önümüzdedir.
3) Geçmişte oluşmaya başlamış ve şu an tamamlanmış senaryolardan karşılaştırmalı olarak en iyisini seçip bir iki süslü tablo yapıp ortamlara salınca da bol bol RT, FAV ve paylaşım garantilidir. İşte yukarıda mesela parasını 1 Ocak’ta Dogecoin’e yatıran 85 kat kazanmış.
1) Herkese merhabalar. Bugün bana gelen sorulardan hareketle, biraz da aklımı kurcalayarak, kırıntıları toplayarak bir şeyler karalamak istiyorum. Yazımın başlığı, Halka Arz Çılgınlığı ve Teknik Analiz olacak, buralarda olanlar buyursun.
2) Teknik Analiz, bir nevi fiyatı irdeleme sanatı. Fiyatın geçmiş alışkanlıklarını tekrar edeceğini düşünüyor, ona göre pozisyon alıyorsun. Tabi ki, burada fiyat dediğime bakmayın çünkü fiyat olarak analiz ettiğimiz her şeyin içerisinde aslen İnsan var.
3) Yani, biz en nihayetinde insanı analiz ediyoruz. Çünkü fiyatı hareket ettiren şey insanların duyguları. Para kazanma istekleri, korkuları, tedirginlikleri, heyecanları, coşkuları. 100 yıl önce yazılmış bir kitap var, Bir Borsa Spekülatörünün Anıları. Çoğunuz biliyorsunuzdur.
1) Dostlar herkese iyi akşamlar. Herkeste bir panik havası, bir kısım ne yapacağını bilmiyor, bir kısım strateji çizemiyor, bir kısımın kafa hepten karışık. O yüzden, ben kendi bakış açımı, yine kendi sistemim dahilinde sizlere anlatayım istiyorum. Belki yardımım dokunur.
2) Şimdi, öncelikle benim endeks ve borsamız hakkındaki fikirlerimin üzerinden kronolojik sırayla geçelim. Zamanı olan için iki yazı paylaşmıştım, hatırlatıyorum. İlki, 5 Mart 2021’de sizlerle paylaştığım ve “aman dikkat” temalı yazım, şurada: borsaninizinden.com/5-mart-2021-bi…
3) İkincisi ise, ortalığın biraz daha sakinleştiğine, risk iştahının biraz daha arttığına ve haftalık grafikte bir harami oluştuğuna dikkatle, “biraz daha rahat olabiliriz” temalı, 15 Mart 2021’de paylaştığım şu yazı: borsaninizinden.com/15-mart-2021-b…