1/4- Kur etkisinden arındırılmış kredilerin yıllık artış oranı %10’lara düştü. Hazine nakit açığının GSYH’ye oranı geçen yıl sonunda %3,6 iken Mayıs’ta %2,3’e geriledi. Kur etkisinden arındırılmış M3 yıllık artış oranı %11 oldu. Yani parasal genişleme yavaşlıyor.
2/4- TCMB reel faizi gerçekleşen enflasyona göre +2,4 puan, beklenen enflasyona göre +6,9 puan. Bununla birlikte risk primi yüksek (371 puan), Türk lirasının reel değeri tarihi dip seviyelerde. Enflasyon beklentileri de yükseliyor (yıl sonu %14,5, 12 ay %12,1).
3/4- Neden? Emtia fiyatları, maliyet baskıları artıyor. Üretici fiyatları yıllık artış oranı %38,3’e çıktı. Gelişmiş ülkelerdeki enflasyon endişeleri ve faiz artışı gelişmekte olan ülkelere finansal kanaldan önemli bir risk. Tamponlar önemli ölçüde tüketilmiş durumda.
4/4- Böyle bir ortamda para ve kredi politikalarının erken ve ölçüsüz gevşeyebileceğine ayrıca gerekirse ilave sıkılaşma yapılamayacağına yönelik güçlü bir risk algısı var. Bir başka deyişle stresin en önemli nedeni politika kredibilitesi.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
1/9- 31 Mart’ta %1,74’e yükselen ABD 10 yıllıkları %1,58’e geri çekildi.
2/9- Halbuki 10 yıllık başabaş enflasyondaki yükseliş devam ediyor. Başabaş enflasyon %2,49’a yükseldi. Başabaş enflasyon, enflasyon beklentisi ve enflasyon belirsizliğini içeriyor.
3/9- Petrol fiyatları da yönünü tekrar yukarıya çevirdi.
1/16- Firmaların satış yapıp kar elde edebilmesi için i. ihracat yapmalı ii. tüketici kredileri artmalı ya da iii. kamu harcamaları artmalıdır. Yurtiçi borçluluk yaratmayan birincisi. Basitleştirerek anlatmaya çalışayım.
2/16- Üretici bankadan üretim maliyetleri için 100₺ kredi kullansın. Ürettiği malı 200₺’ye satmak istesin. 50₺’si faiz gideri, 50₺’si kar olsun. Firma kredi kullandığında hesabına 100₺ geçer.
3/16- Firma harcama yaptıkça kendi mevduat hesabı azalacak vatandaşın mevduatı artacak (üretim maliyetinin emekten oluştuğunu düşünelim). Firma malını 200₺’ye satacak ama vatandaşın hesabında 100₺ var. Açık nasıl kapanacak?
1/8- Açıklamalarda “hazine protokolü”, “kamu bankaları aracılığı” ve “elektronik platformlardan” bahsediliyor. İşleyişe ilişkin kesin yorum yapmak zor ama mevcut açıklamalara göre parçaları birleştirmeye çalışalım, beyin jimnastiği yapalım👇
2/8- TCMB dövizi Hazine’ye satar, Hazine’nin TCMB dışında kamu bankasında da mevduat hesabı vardır, satılan döviz kamu bankasının yurtdışı muhabirine transfer edilir.
3/8- Bu durumda TCMB’nin aktifte dış varlıkları pasifte Hazine’nin TCMB’deki ₺ mevduatı azalır. Hazine’nin hesabı olduğu kamu bankasında ne olur? Yurtdışı bankalar döviz muhabir hesabına giriş olur karşılığında da Hazine’ye döviz mevduat yükümlülüğü oluşur.
1/6- Seviyorum şu aktif ve pasifi😊İftar yaklaşırken bakayım dedim şu BDDK günlük bültenine. Bankaların TCMB ve zorunlu karşılık alacakları 9 Nisan’da önceki haftaya göre 2,4 milyar$ artarak 72,4 milyar$ olmuş.
2/6- Bankaların yurtdışı banka döviz depo hesapları ise 1,6 milyar$ azalarak 9 Nisan’da 14,5 milyar$ olmuş. Hemen dönüyorum TCMB sitesine bankalarla yapılan swap tutarına bakıyorum. 9 Nisan’da önceki haftaya göre 0,8 milyar$ azalarak 42,7 milyar$’a gerilemiş.
3/6- İlave zorunlu karşılık nasıl yatırılmış yani? Bankalar yurtdışı muhabirlerini 1,6 milyar$, TCMB ile swaplarını 0,8 milyar$ azaltmışlar. Hemen TCMB bilançosundan karşılaştırma yapıyorum. Birinin alacağı diğerinin borcu nasılsa.