ABD'nin başını çektiği batı Afganistan'da fena halde çuvalladı.
Avrupa da eski alışkanlığını sürdürüp büyük abisi ABD'ye bıraktı her şeyi ve sorumluluk almaktan geri durdu.
Sonuç ortada.
Tam bir kaos.
Hayatları tehlike altında insanlar, başta kadın ve çocuklar. (1)
Batılı ülkelerin sivil toplum kuruluşları, gazetecileri, Afganistan'dan bu hayat riski altındaki grubu gazeteci, sivil toplum çalışanı, çevirmen gibi insanların ülkeden çıkarılıp sığınma statüsü verilmesi için kampanya yapıyor dünden beri.
Lakin çok geç gibi ...(2)
Trump yönetiminin yapıp Biden yönetiminin kucağına saatli bomba gibi bıraktığı Afganistan'dan çekilme planı Biden yönetiminin elinde patladı.
Bunda hem Trump yönetiminin yaptığı oldu bittinin etkisi var hem de Biden yönetiminin öngörüsüzlüğünün.
Ve olaylar kontrolden çıktı. (3)
Biden'ın Afganistan'dan çekilme konusunda, uzmanlarca uyarılmasına rağmen sağlıklı karar verememesinde duygusal nedenlerin de rol oynadığı görülüyor.
2019'da başkan adaylığı için kampanya yaparken oğlunun Afganistan'da olduğunu söylüyor ve Obama ile de tartışma yaşıyor bu konuda
Bu hatalı kararlar serisi sonucunda kontrol tamamen kaybedilerek şuan gelinen noktaya varıldı.
Bu süreçte elbette başka küresel aktörlerin de hızla kendi çıkarları yönünde olaya müdahil oldukları görülüyor.
Olan Afganistan'da Taliban destekçisi olmayan masum halka oluyor.
Olaylar kontrolden çıkarken, her ne kadar askerimiz ve diplomatik personelimiz orada olsa da Türkiye oyun dışına düştü.
Havalimanını koruma planı zaten ortadan kalktı. Türk bakan dünkü istişareye bile davet edilmedi.
Adeta Taliban ile müttefiklik noktasına kayıldı.
1- Türkiye Cumhuriyeti, yurttaşlarının ve personelinin can güvenliğini güvence altına almalıdır.
2- Mazlum insanların, özellikle Taliban tehdidi altında kalan kadın ve çocukların korumaya alınması için tüm uluslararası kanallardan çabalarını sürdürmeli Türkiye.
3- Yaşam tehdidi altındaki kadın ve çocukların hakkaniyetli bir bölümünün Türkiye'de sınır bölgelerine yakın yerlerde tesis edilecek güvenli göçmen kamplarına transferinin sağlanması insani bir sorumluluktur
Bu noktada başta ABD ve AB ülkeleri hakkaniyetli şekilde pay almalılar
4- ABD ve AB ülkeleri hakkaniyetli olarak paylarına düşen sorumluluğu üstlenip yeterli sayıda kadın ve çocuğun güvence altına alınmasını sağladıklarında Türkiye'nin üzerine düşen pay ezici bir yaratmayacaktır Suriye konusunda olduğu gibi.
5- Türkiye'yi yönetenler Taliban gibi bir yapı ile Türkiye Cumhuriyeti'ni "müttefik", "aynı değerleri paylaşan" bir ülke konumunda yansıtan akıl almaz sayıklamalardan ivedilikle vazgeçmeliler.
Kendi kişisel değerleri ne olursa olsun, bu yönetim görevlerini işgal eden herkes bulunduğu pozisyonun ciddiyetine, Türkiye Cumhuriyeti'nin devlet geleneği, kuruluş ilkeleri ve değerlerine yakışır hareket etme zorunluluğundadır.
Bu Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarına borcunuzdur.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
The negotiations took many months. Eleftherios Venizelos negotiated on behalf of Greece during @LausannePeaceTreaty negotiations.
Venizelos's rise to power in 1928 in Greece has marked a new era for
Turkish-Greek relations.
🇬🇷 Leader Venizelos attempted to strike up a friendship with 🇹🇷, instead of pursuing Greece's expansive foreign policy
Extending the hand of friendship to 🇹🇷 were welcomed by Atatürk.
He was invited to 🇹🇷, Venizelos, accepting the invitation, had officially visited 🇹🇷 in 1930
Yeni bütçe ve Covid19 paketi üzerine sert tartışmalar olurken, ülkeler aralarında "tutumlular", "finansmanlarında hukuk devleti ve demokrasinin korunması şartı isteyenler", Batı Avrupa, D. Avrupa, Güney ve Kuzey, "AB şüphecileri", "AB taraftarları" gibi pek çok gruba bölünüyor.
Kompleks müzakereler oluyor. Zirveyi terk etme tehditleri, sürekli değiştirilen metin taslakları veto tehditlerine karışıyor...
Gündemde olmamasına rağmen araya Türkiye'ye yaptırımı sıkıştırmaya çalışan Yunanistan ve Güney Kıbrıs kendi başına ayrı bir grup diyebiliriz.
Bu gidişle Türkiye'den gelen yeşil pasaportların vizesiz erişimi tamamen engellenecek Schengen'e. Zaten yeni düzenleme ile yeşil pasaportlara önvize getirildi.
Vize meselesi böyle çözülecek bir mesele değil. Ciddi, dirayetli bir çalışma, reform gerek..
Vize meselesinin bu hale gelmesi, kazanılmış hakların gereğince savunulmaması AKP iktidarlarının umursamazlığının bir sonucudur.
Onu bırakın Davutoğlu döneminde mültecileri TR'de tutma karşılığı ortaya çıkan -ki utanç verici- vize serbestisi sürecini bile baltaladı Erdoğan.
Kendisi vizeye ihtiyaç duymayan iktidarın siyaset ve bürokrasi eliti için vatandaşlarının AB ülkelerinin temsilciliklerinin kapısında maruz kaldığı muamele önemli bir mevzu değil. Bu imtiyazlarını çeşitli kesimlere bir lütuf olarak sunmaksa büyük aymazlık.
Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komitesi'nde Türkiye'nin de dahil olduğu AB genişleme paketi görüşülüyor şuan.
Adil ve özgür seçimlerin ortadan kaldırılması, Istanbul seçimlerinin iptali eleştirildi ve seçim gözlem heyeti gönderilmesi gündeme getirildi.
AB 2019 Türkiye İlerleme Raporu'a 31 Mart yerel seçimlerinde olanlar olduğu gibi yansıdı. Seçilmiş belediye başkanı Sn İmamoğlu'nun yerine devlet tarafindan atanan bir görevlinin getirildiği de kaydedilirken》》
》》
Avrupa Konseyi gözlemcilerinin Türkiye'de özgür ve adil bir seçim ortamı olduğuna ikna olmadıklarına vurgu yapıldı. Ayrıca Türk hükümetine 23 Haziran oylaması için Avrupa Konseyi'nden gözlemci davet etmesi çağrısı yapıyor Avrupa Komisyonu raporunda.