1-) 2021 Ocak ayında 1 dolar 7.41 türk lirası iken, aradan geçen 10 ayda %25 civarı değer kaybetti ve bugün 1 dolar 10 türk lirasını geçti.
2-) Basit tanımıyla yaşam pahalılığının artışı anlamına gelen ‘enflasyon’ döviz kurundaki artış nedeniyle rekor üstüne rekor kırıp yükselerek, alım gücünün günden güne azalmasına neden oluyor.
3-) 1 türk lirasının 1 dolar kadar değerli olduğu bir güne uyansaydık hayatlarımız nasıl olurdu?
İlk olarak bu soruyu doları etkileyen arz talep dengesi, faiz oranları ve asgari ücret gibi faktörlerin aynı kaldığını düşünerek, ütopik bir Türkiye modeli ile cevaplayacağız..
4-) Teknoloji sektörüyle başlayalım. Öncelikle belkide cepleri en çok yakan ve en az üretim olan teknoloji sektörü. Türkiye, Dünyadaki teknoloji devleriyle yarışabilecek kadar büyük teknoloji markalarına sahip değil.
5-) Apple’ın üretmiş olduğu İphone, tüm dünyada en çok satan akıllı cihazdır. Mesela İphone 13'ün Abd fiyatı 1200 dolar iken, Ülkemizde 22.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor. Net asgarı ücretin 2800 TL olduğu ülkemizde, 7 asgari maaş bile İphone 13 almaya yetmiyor..
6-) Eğer 1 dolar 1 TL olsaydı, yine bu ürünü ithal eden bir ülke olacağımız için devletin ekleyeceği vergileri hesaba katarsak ortalama 1500-1600 TL arası bir ücrete bu telefonu elde edebilecektik.
7-) Playstation 5'in Yurt dışı fiyatı 500 dolar civarında. 1 doların 1 TL olduğunu varsayalım Playstation 5, ortalama 600-700 TL civarı olurken bunun beraberinde oyun fiyatlarıda 20-70 TL arasında değişecekti.
8-) Otomotiv sektörüyle devam edelim..
Neredeyse tüm otomotiv markalarının Türkiye’de fabrikaları olduğu ve bu fabrikaların yerli yatırımcılar ile ortaklığının olmasından dolayı, Otomotiv sektörü, Türkiye'deki dış ticaret açığının en az olduğu sektörlerden biridir.
9-) Ancak bu yine de Türkiye'de araba fiyatlarının el yakmasına engel olamıyor, çünkü yedek parçalar yine Türkiye’ye ithal edilerek dolar cinsinden geliyor ve bir de buna Ö.T.V. gibi yüksek vergiler ekleniyor.
10-) Mercedes Benz’in 2021 modeli kurla beraber 1 milyon 100 bin TL’den başlıyor. Eğer 1 TL 1 doları satın alabilecek kadar değerli olsaydı, otomatik olarak Euro karşısında da değer kazanmış olacağı için. Aynı Mercedes'in fiyatı 110 bin TL civarında olacaktı..
11-) Gıda sektörünü inceleyelim...
Günümüzde tarım ürünü, sanayi ürünü vb her ürünün içinde dolar girdisi vardır. Tarımda bahçeyi sulayan pompa, tarlayı süren traktör, ürünü taşıyan kamyon mazot yakıyor. Mazot, kamyon, gübre yurt dışından ithal girdiyle geliyor.
12-) Unu öğüten değirmen, Ekmeği pişiren fırın dolarla ithal edilen enerji kullanıyor. 1 doların 1 TL oluşu neredeyse tüm gıda sektöründe %50‘den fazla bir fiyat düşüşü sağlardı. Kaldı ki en basitinden Türkiye, her yıl 4 milyon ton düzeyinde buğday ithal eden bir ülke konumunda.
13-) Tahıl ambarı olarak nitelendirilen Türkiye artık kendine yetmediği için, İnsan beslenmesinin birincil derecede öneme sahip ürünü olan ekmeğin ülkemizdeki fiyatı 2 TL ile 2.5 TL arasında iken, 1 doların 1 TL düzeyine inişi ekmeğin de fiyatını 1 lira civarına düşürürdü..
14-) Şimdi 1 dolar 1 Türk lirasına eşit olsaydı sorusuna ütopik bir şekilde bakmayı bırakıp daha gerçekçi yaklaşalım. Yerli üretim yeteri kadar fazla değil, o yüzden bir çok ürün ithal alıyoruz yani yurt dışından Türkiye’ye getiriyoruz ve kendi paralarımızı yurt dışına veriyoruz.
15-) Durum şimdi bile böyleyken 1 dolar 1 Türk lirasına eşit olursa, yurt dışından dolarla satın alınan ithal ürünler arabalar, telefonlar 1 dolar 1 TL’ye eşit olduğunda daha da ucuza geleceği için Türkiye’de yabacı ürün kullanımında büyük bir patlama yaşanırdı.
16-) Dolar yüksek olduğu için en basitinden teknoloji ürünlerini artık almakta zorlanıyoruz. Eğer 1 dolar 1 TL’ye eşit olursa elimizde hali hazırda bulunan yerli üretim durur ve herkes günümüzde olduğundan çok daha fazla bir şekilde ithal ürünlere yoğunlaşır..
17-) Domates’in, Patates’in Ekmeğin bile yurt dışından ithal olarak getirildiğini düşünün. 1 doların 1 TL’ye eşit olmasıyla yerli üretim tamamen durursa kısa vadede belki çok fazla ürün ucuza gelir. Ancak uzun vadede hiç bir şey üretmeyeceğimiz için Türkiye komple batar.
18-) Her şeyi satın alıp, geriye hiçbir şey satılmazsa cari açık daha da artar dolayısıyla dış borç da artar. 1 dolar 1 TL’ye eşit olursa ithal ürün tüketimi patlar..
19-) Türkiye’nin kasasından devamlı olarak dolar çıkar. Yerli mala olan talebin düşmesi üretimin azalması demektir. Üretimin azalmasıyla işsizlik artar. Sonucundaysa cari açık daha da artar ve uzun vadede alım gücü de düşer.
20-) Türkiye’de yabancılar açısından ucuz türk işçiliği artık yok olduğu için yabancı yatırımcıya çekici gelmeyen bir ülke olur. Hatta pahalılaşan Türkiye’de Turizm de çöker.
1 dolar 1 TL’ye eşit olduğunda kötü bir senaryo gördük. Şuan dolar’ın 10 TL olması çok daha kötü tabi.
Doların 1 türk lirasına eşit olmasını olumlu ve olumsuz yönleriyle anlattım. Okuyan herkese teşekkür ederim
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
1-) İhlas Finans, 16 Şubat 1995 tarihinde 1 Trilyon Türk Lirası sermaye ile “Özel Finans Kurumlarının kurulması” kanununa dayanarak Faizsiz kâr payı modeli ile Enver Ören öncülüğünde kuruluyor.
2-) Takvimleri bi tık kuruluş öncesine alalım. Yıl 1994. Ziraat Bankası genel müdür yardımcılığına atanan Mehmet Savaş İhlas Holding’e 10 Milyon Dolar (Eski para ile 6.8 Trilyon Lira) Kredi veriyor ve hemen ardından görevinden istifa ediyor. Bu kişiye tekrar değineceğiz...
1-) 60'lı yıllarda mütehaitlik yaptığı bilinen Kemal Uzan, ilk olarak Türkiye'de birkaç ihale alarak büyümeye başlamıştır. Ardından Libya ve Suudi Arabistan'daki ihaleleri alarak kâr marjı daha yüksek işlerle güç kazanmıştır.
2-) Kemal Uzan, Yeni İstanbul gazetesini alarak medyanın gücünü keşfettiğinde, dönemin en iyi yazarlarını transfer edecek ve medya alanına daha çok yatırım yapacaktı...
Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizi olarak nitelendirilen 2001 krizini anlatacağız.
1-) 2001 Türkiyesinde yaşanan ekonomik krizin perde arkasında tüm dünya piyasasını etkileyen büyük bir süreç yatmakta..
2-) Bugün 1997 asya finansal krizinden başlayarak, 2001 yılında Türkiye'de yaşadığımız büyük finansal krize kadar yaşanılan olaylar silsilesine göz atacağız..
Tüm dünya'yı derinden etkilemiş en büyük ekonomik krizler hakkında bilgiler vereceğiz..
1-) Ekonomik krizler yapılan ekonomik hataların bedelini halkların ödediği bir çıkmaz dönemdir. Ekonomik krizler, bazı kişiler ve firmalar için bir fırsat olarak nitelendirilse de halk için bir felaket olmuştur.
2-) Hatta bazı ekonomik krizler Dünya savaşını bile doğurmuştur. Örneğin, Adolf Hitler, Büyük Buhran sebebiyle Almanya'da bir kurtuluş olarak görülmüş ve başa getirilmiştir.
Şimdi Dünya tarihini değiştiren bu bunalımları gelin yakından inceleyelim..
1-) Takvimler 1986'yı gösterdiğinde Konya'nın bereketli ovalarının kenarında durmuş düşünen ve burada tarım dışında yatırım yaparak da para kazanılabileceğini kurgulayan bir yüksek kimya mühendisi vardır.
o genç mühendisin adı Haşim Bayram'dır...
2-) Haşim Bayram muhafazakar bir kişiliktir Konya'nın belirli iş çevrelerinde ve özellikle muhafazakar çevrelerde sevilmektedir. 1986 yılında başlayan farklı bir modelle para kazanma fikri 1988 yılında tamamen yerine oturmuş, Haşim Bayram organizasyonu kafasında şekillendirmiştir