İstiklal Caddesi, Ravouna binası, muhteşem art nouveau detaylara sahip -eski- antika dükkanı ❤️
Ravouna binasının zemin katında yer alan bu mağaza, Markiz pastanesi ile birlikte, Beyoğlu’nda üst kalitede Art Nouveau detaylarına sahip iki iç mekandan biridir.
Ravouna binasının mimari tasarımlarına mimar C.P. Kyriakides, 1894’de başlamış. Zaman içerisinde mimar Alexandre D. Neocosmos Yenidunia da bu projede çalışmış ve bina 1906 yılında tamamlanmış. Zemin kattaki art nouveau antika mağazası iç mekan tasarımı da mimar Yenidunia’ya ait.
1905 yılına ait Goad haritasında Ravouna Apartmanı’nı görebiliyoruz. Hemen yanında fotoğrafçı Joaillier (1), birkaç bina ilerisinde de fotoğrafçı Phebus (2) var. Acaba bu meşhur fotoğrafçılar komşu binadaki muazzam mağazayı fotoğraflamış mıdır? Arşivlerine o gözle bakmalı.
Ravouna Apartmanı ön cephesinde; Sanâyi-i Nefîse Mektebi (MSGSÜ) mezunu iki mimar arkadaş, Yenidunia ve Kyriakriakides’in adları yer alıyor. İtalyan müteahhitler de “G & Alf Micheli Enterpreneurs” olarak kaydedilmiş.
İstiklal Caddesi’ndeki bu nitelikli art Nouveau yapıyı inşa ettiren “Ravouna Family” nin baş harfleri olan, “R ve F”; 1. kat cumbası üstünde, iç içe geçmiş olarak silmeye işlenmiş.
Ravouna ailesinin izini 1889-90 ticaret yıllıklarından, 1922 yıllıklarına kadar takip edebildim.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Sarayburnu ve henüz sahil yoluna kurban edilmemiş surlar
Mimar-arkeolog Albert Gabriel’in, çoğunlukla 1920-30’larda çektiği İstanbul ve Türkiye fotoğraflarından oluşan koleksiyonu erişime açıldı.
Hep güzel çalışmalara imza atan mimar Büke Uras, arşivin tespit ekibinde yer almış.
Edirnekapı Mihrimah Sultan Cami (~1908-1934)
Ülkemizi çok seven mimar-arkeolog Albert Gabriel’in mirasçıları ve Fransız hükümeti arasında yapılan anlaşma ile, Gabriel’in ülkemizde kaydettiği 5000 fotoğraf çevrimiçi erişilebilir hale geldi. Çok güzel haber. Teşekkürler Büke Uras.
Narmanlı Han (📷 1908-1934). Botter Han’ın olduğu taraftan çekilmiş fotoğrafta Narmanlı Han’ı görmesek, olduğumuz yeri anlamak çok kolay değil. Oryantalist üslupta büfe, güzel bir saçak, sokak lambası ❤️
1925 yılında yayınlanmaya başlayan;
“Amelî Elektrik” dergisi, Türkiye’de posta ile gönderilen ilk dergi olmuş. Elektrik abonelerine gönderilen ve abonelere elektrikle ilgili ürünlerin tanıtıldığı derginin her sayısının kapağında incelenmeye değer illüstrasyon yapılmış.
Osmanlıca ve Fransızca yayınlanan “Amelî Elektrik” dergisinin üçüncü sayı kapağını da çok seviyorum. Güzel bir sokak lambası, Galata Köprüsü, İstanbul’un vapuru ve yine Tarihi Yarımada’yı görüyoruz.
*İkinci sayı kapağı ile üçüncü sayı kapağı, ufak ayrıntılar dışında aynıdır.
Ayasofya ve onu aydınlatan ay-lamba.
Amelî Elektrik dergisi, ülkemizde, “piyasada satılmayıp abonelerine posta ile gönderilen ilk dergi” olmalı. Katkısı için kıymetli @fahmethilmi ye teşekkürler
Yapı tescilli idi ancak tarihi eserin cephesinin, yıkılarak kaybolduğu düşünülüyordu. Altta özgün cephenin durduğunu fark ettim. Bir gece sabaha kadar çalışarak, kaplamayı söktük, özgün cepheyi ortaya çıkardık.
Tarihi eser, onarılmak yerine kaplanmıştı. Özgün tuğlalara metal kaynatılmış ve cephe kaplamaları taşıtılmıştı. Bir gece -izinle- sabaha kadar bu kaplamaları söküp,ertesi gün bu konudaki başvurumuza ekledik. Cephe ve özgün süslemeleri koruyarak yapıyı güçlendirdik. @SemaOzenToth
Tarihi eserin cephesindeki süslemeler de neredeyse hapsedilmiş, gün ışığından uzak kalmışlardı.
Alındaki rozette; Esma’ül Hüsna’dan,
“Mâlikü'l-mülk” yazısı da cepheyi sökünce karşımıza çıktı.
Ecole des Beaux Arts’da eğitim görmüş mimar Constantin Pappa’nın tasarladığı bilinen yapılar arasında en görkemlilerden biri;
Elmadağ’da “Arif Paşa Apartmanı”
Mimar Constantine Pappa’nın Ecole des Beaux Arts’da eğitim gördüğünü özellikle vurguladım, çünkü 1793-1907 arasında Türkiye’den sadece 7 mimar bu okulda öğrenim görmüş; Farra, Pappa, Thadadjan, Vallaury, Vedat Bey (Tek), Zenop, Zipcy
Yıldız Sarayı’nda doktor olarak çalışmış Dr. Arif Paşa’nın 1902 yılında inşa ettirdiği “Arif Paşa Apartmanı”, Paşa’nın 1933 yılında vefatı sonrasında oğullarının adlarını alır.
Bu tarihten sonra yapının giriş kapısına;
“Sarıcazade Abdullah & Osman Apartımanı” ibaresi eklenir.
Hacı Arslan Efendi oğlu Sadıkzade Ruşen Efendi tarafından Mimar Giulio Mongeri’ye inşa ettirilen ve 1925 yılında tamamlanan yapı;
Şişli’de “Mongeri Binası”
Şişli Mongeri Binası’nın tarihçesini anlatmaya başlamadan önce, yapıda geçen hafta açılan; “Fahrelnissa Zeid, Fırtınaya Doğru” sergisinden haberdar etmek isterim. Sergi, yapıyı gezmek için de güzel bir fırsat olabilir.
Ülkemizde önemli eserleri bulunan mimar Giulio Mongeri’nin babası Dr. Luigi Mongeri, 1865 kolera salgınında İstanbul’a gelmiş, salgının yayılmasını önlemeye çalışmış, İstanbul’da vaka görülen yerleşimlerin işaretlendiği bu haritayı oluşturmuştu. arkitera.com/gorus/19-yuzyi…
Mimar Sinan’ın tasarladığı bu türbenin kubbesi çift cidarlıdır, yani bu kubbenin üstünde bir boşluk vardır onun üstünde bir kubbe daha vardır. İçeriden bakanlar başka kubbe, dışarıdan bakanlar başka bir kubbe görür. İki kubbe arasını görebilen şanslı insanlardanım.
II. Selim Türbesi’nin iki kubbe arasına dair bu fotoğrafta; solda dış kubbe, sağda ziyaretçilerin gördüğü, iç kubbe görünüyor. Kırık dışlık pencerelerinden sadece kuşların girebildiği çok huzurlu bir mekandı.
II. Selim Türbesi’nin dış kubbesi yerden ~ 19 mt yükseklikte. İç kubbe ise iç mekandan ~ 16 mt yükseklikte. Dışarıdan görkemli tek bir kubbe iç mekanda istenmeyen bir görüntü yaratabilirdi (kırmızı), iç mekanda istenen kottaki kubbe kenarlara eriştiğinde basık olabilirdi -yeşil-