Thread by @hocca_official

FARKLI BİR ALBERT EINSTEIN PORTRESİ: POLİAMORİST BİR HİPERSEKSÜEL

Dünya bilim tarihinde,ortaya attığı fikirlerle olmazları olduran, dünyanın en meşhur diline sahip olan, milyonlarca insanın ölmesine neden olan atom bombasını yapması için ABD'ye tavsiye veren; İsrailin ilk cumhurbaşkanı öldüğünde,İsrailin Washington başkonsolosu

Abba Eban tarafından kendisine yazılan bir mektupla İsrail cumhurbaşkanlığı teklif edilen ve bunu nazik bir dille geri çeviren 14 mart 1879 tarihinde doğan kişi;herkesin az çok tanıdığı Albert Einstein'dan başkası değildir.

Peki dünyanın en meşhur diline sahip bu adam bilim adamlığı kimliğinin dışında nasıl bir kişiliğe sahipti? Aile hayatı nasıldı? Kadın erkek ilişkilerine bakışı nasıldı? Kafanızdaki o bilim adamı şablonunu yıkmaya ne dersiniz. Birlikte şaşıralım mı?

Einstein'ın ilk aşk macerası henüz 16 yaşındayken İsviçre'de bulunan bir ailenin kızı olan Marie Winteler(sol altta) ile başladı. Çocuksu ve saf bir ilişki olarak başlayan bu birliktelik Einstein'ın okul hayatı için şehirden ayrılması ile son buldu.

Ama bu son, çılgınca bir ilişki silsilesin başlangıcı olmuştu. Tarih Einstein'ın aşk hayatını yazacaktı.

Sıradaki sevgilisi kendisi gibi matematikçi biri olan Mileva Marić idi.Mileva oldukça çalışkan bir kadındı. Mileva'nın not ortalaması 4.7 iken Einstein'ın ki 4.6 idi. Sanırım Einstein notlarını kıskandığı Mileva'yı gözüne kestirmişti.

Zavallı Mileva bu çılgın fizikçinin başına neler açacağını nerden bilebilirdi ki?  Einstein, evlilik merakı olamayan bir adamdı.Kendisini toplumun kurallarına göre sınırlamıyordu. Mileva ile, evlenmeden 2 çocuk sahibi oldu.

İlerleyen zamanda evlenen çiftin ilişkisi,tanınırlığı artan Einstein'ın hareketleri karşısında despot karekterdeki Mileva'nın tavırları ile sarsılmaya başlamıştı.Bu arada Einstein öz kuzeni olan Elsa ile görüşmeye başlamış ve evli iken kendi öz kuzeni ile bir aşka yelken açmıştır

Einstein bu ilişkiye başladıktan sonra Mileva'nın yanında kalmasını bazı şarta bağlamıştır. Tabi buna biz kölelik sözleşmesi mi demeliyiz? Sözleşme şunlardan oluşuyordu.

1)Giysilerimin ve çamaşırlarımın düzenli olduğundan emin olacaksın.
2)3 öğün yemeğimi odama getireceksin
3)Yatak odamla çalışma odamın düzenli olduğundan, çalışma masamı benden başkasının kullanmadığından emin olacaksın
4)Evde seninle birlikte oturmamı talep etmeyeceksin

5) Seninle dışarıya ya da seyahate çıkmamı istemeyeceksin.
6) Benden fiziksel yakınlık beklemeyeceksin
7) İstediğim anda benimle konuşmayı keseceksin
8) Yatak odamdan ve çalışma odamdan istediğim zaman ayrılacaksın

Bir süre bu kurallara uyan Mileva daha fazla dayanamayarak 1914 yılında çocuklarını da alarak Zurih'e gider ve 1919 yılında da boşanırlar.

İçinizden Einstein da ne adammış diyor musunuz? Bu kadar yaşanmışlık sonrası feminist kadınların Einstein'ı protestosunu bekliyorum. Bence Einstein adını bilim tarihinden çıkarttırmalılar:) Ama sizce de tüm suç Mileva'nın değil mi?

Okuldayken sen nasıl olur da not ortalamasında Einstein'ı geçtin:) Atomu parçalayacak adam sana neler çektirir hiç düşünmedin mi?

Mileva'dan boşanmasına neden olan teyze kızı Elsa ile evliliği ikinci ve son evliliği olacaktı. Ama bu sizi yanıltmasın. Einstein uslanmayacaktı. O meşhur dilin hakkını verecekti:)) Elsa ile evliyken de rahat durmayan Einstein'ın aşk hayatı dolu dizgin gidecekti.

Bizim Albert, Elsa ile evliyken bir yandan da sekreteri Betty Neumann ile yasak bir ilişkiye çoktan başlamıştı. Hatta ve hatta Einstein bir mektbunda Elsa'ya Betty ile beraber yaşama fikrini önermiş fakat Elsa kabul etmemiştir. yuh artık Einstein dediniz mi?

Modern poliamorinin temellerini Einstein mı  atmış yani?  Einstein bunların basit küçük kaçamaklar olduğunu ve Elsa'ya olan duygularını etkilemediğini söylemiştir. Kadınların dediği gibi her erkek aynıdır galiba:) Zaten Elsa ile de sadece 4 ay evli kaldılar.

Einstein bu konuda aldatılmış bayan arkadaşlarına akıl vermekten de geri durmuyordu. Aldatılan kadınlara " eşinin günahlarına bir gülümsemeyle karşılık verip bundan bir savaş çıkarmamalısın" diyerek yol gösteriyordu.Bizim Albert fazla çakal sanırım:)

Mektuplarının birinde avustralyalı sevgilisi Margarate Lebach'ı (sarışın bir Avustralyalı) dilinden düşürmüyordu. Tüm kadınlar arasında sadece ona bağlı olduğunu dile getiriyordu. Einstein bir yerde şu fikrini ifade etmiştir.

"Bir adam kendini tek eşli olmaya zorladığında  durum,dahil olan herkes için acı tatlı bir meyveye dönüşür."Benim buradan anladığım erkek yapar sen de bir eş olarak görmezden gel yoksa ikimizde uğraşırız.Atamu parçalayacağım sizi de parçalarım ayağınızı denk alındiyor resmen;)

Ve ve ve devam ediyoruz. Bu kadar mı sandınız yoksa?

Yine mektuplarından öğrendiğimiz kadarı ile Toni Mendel ve Bayenc adında pek bilgi sahibi olmadığımız ilişkiler yaşadığından bahsetmektedir.
Yine çok fazla detaylı bilgimizin bulunmadığı Ethel Michanowski(Berlin sosyetesinden) ile de ilişkisi olduğunu öğreniyoruz.

Estella Katzenellenbogen( zengin iş kadını) ismi ise bu aşk hayatına eklediğimiz isimlerden bir başkası. Resimlerden gördüğümüz kadarı ile Elsa ile aynı fotoğraf karesine girmiş. Eh be Einstein eşini yine yanı başındaki kadınla mı aldattın?Acaba Elsa ile Estella arkadaş mıydı?

Bence bu olay tam olarak Müge Anlı tarafından aydınlatılması gereken başlı başına gündem yaratacak bir konu.

Bu yaşlı adam hiç mi hiç rahat durmamış. Hayatının son demlerine doğru rus ajanı olduğunu sonradan öğreneceğimiz Margarita Konenkova ile de bir ilişki yaşamıştır. Einstein sanırım bu bayana da tutkuyla bağlanmış.

Bu işin yaşı maşı yok. Bu ajanın Einstein'dan neler öğrenebildiğini ise malesef bilemiyoruz.Hayatının son deminde ise 1929 yılında tanıştığı ve 1940 da ilişkilerinin başladığı Johanna Fontova ile birliktelik yaşıyordu.

Fontova,Einstein'dan 22 yaş küçüktü. İlişkileri Einstein ölene kadar devam etti. Hayatındaki en uzun ilişki idi. Sanırım artık yaşlandığını ve kendisine olan ilginin azaldığını gördüğünden ortada kalmamak için çapkınlık turlarına son verdi.

Tabi bu bildiğimiz. Belki de bu uzun birliktelikte de neler neler yaşamıştır.Einstein ne çapkınlıklar yapmış:)
O meşhur dilinin hakkını vermiştir.🙈

Tüm bu ilişkilerini incelediğimizde Einstein için hiperseksüel bir erkek diyebilir miyiz? Ya da toplumumuzda karşılık olarak sapık diyebilir miyiz:) Kendi cinsel dürtülerinden geri kalan enerjiyi atomu parçalamada mı kullanmış?

Ya atomu parçalamasaydı neler yaşardık düşünmek bile istemiyorum? Allah korumuş insanlığımızı.Allah korumuş dünya kadınlarını:)

Tüm bu bilgiler ışığında insanların kişilik ve karakterleri ile toplumsal ve kişisel ilişkileri hakkında şu çıkarımları yapabiliriz. İster  bilim adamı olsun ister saygın bir siyasetçi ister bir din adamı ya da bir sporcu. Bu örnekleri çoğaltabiliriz.

Karşınızdaki kim olursa olsun insan olduğunu,yaptığı işin özel hayatına ve duygularına kesinlikle bir sınırlama getiremeyeceğini, getirse bile en fazla bir süre baskılayacağını ve olmadık bir yerde ve zamanda ortaya çıkacağını unutmayın.