1- Ünlü polis şefi #HanefiAvcı’yı tanımayan çok azdır. Şöyle ya da böyle Avcı’yı tanıyanlar acaba kimsesizler mezarlığına gömülen öğretmen Ali Uygur’u tanır mı?
2- İşte biz bu flodumuzda bir çuvalın içine -doğal sorgu yöntemi gereği - elleri kelepçeli bir şekilde kediyle birlikte konulan ve başına vurularak öldürülen #AliUygur’un hikayesi hatırlatalım, hatırlatalım ki unutulmasın istedik.
3-Bazı dikkatli okurlarımızın işkencede öldürülen öğretmen ile televizyonlarda üst perdeden akıl veren Hanefi Avcı ile ne alakası var dediğinizi duyar gibiyim.
4- Haydi birlikte okuyalım flodumuzu ve bakalım nasıl bir alakası varmış #Avcı’nın Ali Uygun ile…
5- O yıllar Hanefi Avcı’nın #Mersin Emniyeti Müdürlüğü’nde 1. Şube müdür yardımcısı ve #Devrimci Yol Masası sorumlusu olarak görev yaptığı, doğal sorgu yöntemi ile teşkilat içinde tanındığı yıllardı.
6- 1 Temmuz 1980 ‘de bir gün sonra Mersin Emniyeti 1. Şube Müdürlüğü personeli Mithat Nisan, Mahir Keçeci, Özcan Fedakar ve öğretmen Ali Uygur’un #jandarma tarafından gözaltına alındığı bilgisi ile heyecanlandı.
8- 1978 yılının şubat ayında #Aydınlık Hareketi'ne mensup DGB'li gençlerle Devrimci Yol çizgisindeki Dev–Genç taraftarları İstanbul İTÜ'de, Ankara SBF'de, Konya başlayan kavgalarda Perinçek grubuna rest çeken isimler olarak biliniyordu.
9- Emniyet açısından gözaltı işleminin çok #sessiz gerçekleşmesi, dikkat çekmemesi önemliydi.
10- Gerçekten de #gözaltı işlemlerinden ailelerin haberleri yoktu.
11- Avcı ve ekibi ilk olarak Jandarma ile irtibat kurularak yürüttükleri bir soruşturma ile ilgili şahısların ifadelerinin alınacağını ve kendilerine teslim edilmelerini istedi.
13- #Jandarma talebe olumlu cevap vererek bu isimleri Mersin Emniyet Müdürlüğü Mersin Terörle Mücadele Şubesi görevlilerine teslim etti.
14- Uygun ile birlikte #gözaltına alınan üç kişi ifadelerinin arkasından savcılığa sevk edildi.
15- Savcılığa çıkarılan arkadaşları ailelerine ve arkadaşlarına #İngilizce öğretmeni Ali Uygun’un da kendileri ile gözaltına alındığını söylemesi çocuklarından günlerdir haber alamayan ailenin yüreğine ateş gibi düştü.
16-Bir oğlunu hastalıktan kaybeden ve diğer oğlundan bir haftadır haber alamayan anne #Hatice Uygur’un içine düşen şüphe her geçen gün biraz daha büyüyordu.
17-Uygun’un gözaltına alınmasının üzerinden dokuz geçmesi ve herhangi bir haber alınması üzerine aile önce Mersin #Cumhuriyet Başsavcılığına başvurdu.
19- #EmniyetMüdürlüğü yetkilileri kendilerine ilk defa başvuran aileye Uygur’un arkadaşlarının aksine göz altına alınmadığı söylemesi aileyi oldukça tedirgin etti.
20- Aileye asıl tedirgin eden gelişme ise emniyetteki
-kimliği ortaya çıkmayan- bir yetkilinin Ali Uygur’un annesine söylediği “Biz de yok! Ama keşke ölmüş olsa!” sözü oldu.
21- Ali Uygur’un ailesinin ve arkadaşlarının tepkileri yetkileri daha ciddi bir cevap vermeye sevk etti.
22- #Kamuoyu gözaltında değil açıklamasına inanmıyordu.
23- İlk görüşmeden bir gün sonra Emniyet Müdürlüğü yetkililer aileye “Oğlunuz #Demirtaş Mahallesi’nde bir operasyon sırasında yer gösterirken kaçtı. Bu durum tutanaklarda mevcut” açıklaması yaptı.
24- Bu açıklama ailenin endişesini daha artırdı.
25- Emniyetin cevabı üzerine aile 6 . Kolordu ve Sıkıyönetim Komutanlığı’na başvurarak oğullarını ilk jandarmanın gözaltına aldığını ve akıbetini sormaları üzerine Jandarma “kayıtlarımızda böyle bir gözaltı olayı olmamıştır” dedi.
26-Tekrar Başsavcılığa dilekçe vermek için gelen #Uygun ailesinin dilekçesini savcılık bu sefer almadı.
27- Emniyet “yer gösterirken onlarca #polisin arasından kaçtı.”
28- Jandarma “böyle bir gözaltı olayı hiç olmadı.”
29- Başsavcılık “jandarma ve #emniyete sorun” derken aslında ÇOK ŞEY olmuştu.
30- #İngilizce öğretmeni Ali Uygur işkenceden geçirilmişti.
31-Arkadaşları ile birlikte #HanefiAvcı’nın müdür yardımcısı olduğu şubeye teslim edilen öğretmen Ali Uygur’un kedi ile birlikte bir çuvalın içine elleri kelepçeli bir şekilde konulduğunu ve kafasına sert bir cisimle defalarca vurulduğunu anlattı olayın görgü tanığı Haşim Arslan
32- Dönemin Mersin #ÜlküOcakları Başkanı Habib Küçük o günlerde emniyetin nezaretinde #gece bekçisi olan bir görevliden “Hanefi Avcı'nın öğretmen Uygur’u bizzat ayakkabısının ökçesiyle öldürdüğünü” duyduğunu söyleyecekti.
33- Küçük isimde veriyordu “Sarışın bir #Tayyip isminde polis memuru vardı. O polis, Hasan Çevik ve Hanefi Avcı üçü işkence yaparken öldürüyorlar.” beyazgazete.com/haber/2010/10/…
34- #Öğretmen Ali Uygun’un başına gelenlerden aslında Mersin’deki bütün görevlilerin haberi vardı.
35- #Hükümet tabibi Mustafa Serpil ise aileye Uygur’a benzeyen birinin gece yarısı emniyet görevlileri tarafından getirildiğini, bu kişinin beyin kanamasından öldüğünü söyledi.
36- Mersin #DevletHastanesi morgu nöbetçi memurları doktorun bu sözlerini doğrularcasına Uygun’un gece yarısı morga getirildiğini, sabaha karşı tekrar morgdan alındığı ifade etti.
37- Aile çocuklarının acısını yüreklerin de hissediyordu fakat ortada cesedin olmaması az da olsa umuttu. Ama o da kısa sürdü.
39-Mersin #Kimsesizler Mezarlığında 19 ada 33792 Nolu mezarın açılması ve yapılan teşhisle son bulur.
30- Eldeki #resmî belgeye göre mezarda yatan kişi Ali Bütün adında bir gençti. Sarışındı ve denizde boğulmuştu.
31- Anne #Hatice daha ölen kişinin yüzünü göremeden ve ağır kokuya aldırmadan bu benim Ali’m diyerek sarıldı cesede…
32- Hatice Uygun’un teşhisine rağmen #devlet bu konuda ne yaptı dersiniz?
33- O cesedin öğretmen Ali’ye ait olduğunu #resmi olarak kabul etmedi.
34- Bu sebeple devlet kayıtlarına göre #AliUygur hâlâ kaçak olarak gözüküyor.
35- Erbil Tuşalp kitabında anne Hatice Uygur'un oğlunun cansız bedenine sarılmış fotoğrafının o günkü gazetelerde yayınlandığını ama bunun bile devlet katında kimseyi ilgilendirmediğini yazdı.
36- Devlet "#resmi olarak 'yer gösterme sırasında kaçtı, biz de arıyoruz" şeklinde yaptığı açıklama yalanına sonuna kadar sürdürmeye devam etti.
37-Hatta devlet görevlileri Ali Uygun #asker kaçağı olduğu gerekçesiyle zaman zaman aileye "Asker kaçağı oğlun nerede?" diye haberlere konu oldu…
38- Ali Uygun öğretmenin ailesi bütün #mücadeleyi yalnız yürüttü.
39- Bir el bu ölüm ile #Perinçek'e karşı çıkan kadroyu yok etmekle kalmadı.
40- #Mersin emniyetinin de o dönem görev yapan isimlere adeta zırh giydirdi.
42- Ailenin şikayetleri Uygun öğretmenin arkadaşlarının yıllarca devam eden #mücadelesi sonuç vermedi.
43- Mersin emniyetinde bir süre daha görev yapan Hanefi Avcı’nın gözaltına alınan isimlere “Bu ayakkabıların sahibini tanıyor musun? Kendi öldü ayakkabıları kaldı. Ayakkabılarının burada kalmamasını istiyorsan” diyerek psikolojik işkence yaptığı iddia edildi.
44- Öğretmen Ali Uygun'un emniyette kalan ayakkabıları yıllarca #psikolojik işkence malzemesi olarak kullanıldı iddiasında bulunanların sayısı hiçte az değil.
44- Hanefi Avcı, yıllar sonra o günlerin gündeme gelmesi o döneme ait birçok ifade ve tutanakta adı olmasına rağmen üniversite okuduğu için sınavlara gittiğini ve bu olayı hatırlamadığı söyledi.
45- Gazeteci Metin Göktepe,1995’te Gazi Mahallesi olayları sonrası gözaltına alındıktan sonra cesedi bulunan öğretmen Hasan Ocak, 15 Temmuz sonrası göz altında ilaçları verilmeyerek öldürülen öğretmen Gökhan Açıkkollu Mersin’de açılan bu yolun kurbanları olarak geçtiler kayıtlara
46- Ünlü #polis şefi Hanefi Avcı Mersin Emniyet Müdürlüğünde görev yaptığı dönem yaptığı işkenceler sebebiyle yapılan yargılama sonunda 1 yıl ağır hapis üç yıl memuriyetten men cezası aldı. Fakat aldığı ceza Askeri Yargıtay tarafından bozuldu.
47- Sevgili #canlar erenler, Hanefi Avcı çok yönlü bir polis şefi bu sebeple bir floda sığmayacak kadar renkli bir hayatı VAR…
49- Bir örnek verelim #Diyarbakır Siyasi Şube 8 Ocak 1985 günü İstihbarat Şube´den Hizbullah´ın Diyarbakır ili ve çevresindeki faaliyetleriyle ilgili bilgi talebinde bulunur.
50- 15 gün sonra 23 Ocak 1985 tarihinde Diyarbakır´da baş komiser olan ve İstihbarat Şubesi Müdürlüğü´ne vekalet eden Avcı kelimesi kelimesine şu yazıyı imzalar.
51- #Hizbullah örgütü ile ilgili olarak ilimizde yapılan inceleme ve araştırma sonucu bahse konu örgütün ilimizde legal veya illegal herhangi bir faaliyetinin tespit edilemediğini bilgilerinize arz ederim.
52- Oysa ki bu yıllar Hizbullah'ın temellerinin atıldığı militanlarının özel seçilmiş isimlere eğitildiği yıllardır.
53- Kim ne der bilmem ama #HanefiAvcı çok yönlü bir adam Mehmet Ağar konuşulur ama Avcı sessiz ve derinden iyi yol çizer yöntem belirler.
54- Türkiye'nin son 40 yılında meydana gelen bir çok olayda Hanefi Avcı'nın izini ve gölgesini görmek mümkün...
55- JİTEM´i ve Hizbullah´ı ben kurdum? diyen Arif Doğan, Avcı´yı JİTEM´e transfer ettik? derken doğruyu söylüyordu diyenlerin sayısı hiçte az değil.
56- "Küçük" işleri de var tabi...
57- Devamı ilginize bağlı canlar erenler. Bakalım kim güçlü yaz diyenler mi yazılmasını istemeyenler mi? Yaz diyorsanız gücünüzü gösterin. Beğeni RT ve takip önemli...
58- Son not: Bazı maddelerde soyadı olarak Uygun yazıldı ama doğrusu "Uygur"
#SedatPeker'in iddialarının odağındaki isimlerden Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu'nun 8 Ocak 2019'den bu yana Erdoğan'a danışmanlık yapıyormuş....
Mine Tozlu akıllı çıktı...
Peker'in deşifre ettiği hırsızlık ve rüşvet ağını doğruladı.
"SPK başkanıyla görüşmek için talep ettiğim her görüşmeyi reddedip malum rüşvet kanalına yönlendirdiler.
Hangi şirketin sermaye artırımı 8 ay bekletildi? Rüşvet vermedim diye yatırımcılar cezalandırıldı"
🔴 } Abdurrahman Dilipak'tan savcılara Gülşen tepkisi geldi.
💥Dilipak "Türkiye'nin tek gerçeği bu mu? SPK iddiaları, vurgun, ya da Fuhşiyat, uyuşturucu baronları ile ilgili iddialar ne oluyor… Huuu, sesimi duyan savcı var mı!"
🔴 } Savcıların adaletin cenaze namazını kılıyor.
#SONDAKİKA Şarkıcı Gülşen Bayraktar Çolakoğlu ya da sahne adıyla Gülşen hakkında tutuklama kararı verildi.