1- #Türk ve #Rus devlet başkanları arasındaki son görüşmeden basına yansıyan detaylar, #S400 teslimatlarına ilişkin bir değişiklik olmayacağı yönündedir. Ayrıca, Rus basını, farklı silah sistemlerinin de gündemde olduğunu belirtmektedir.
2- Şu aşamada kesin bir değerlendirmede bulunmak spekülatif olsa da, tahminlerimiz #Pantsir alçak-orta irtifa hava savunma sistemlerine ilişkin bir alımın #S400'ler için gerekli SAM konfigürasyonunu oluşturmak adına bir sonraki adım olabileceği yönündedir.
3- Nitekim, bilinen modern hava savunma planlama esasları ve #Rusya Federasyonu'nun #S400 konuşlandırma paternleri de Pantsir seçeneğini güçlü kılmaktadır. Açıkçası, bilgi eksikliği ve War Studies (harp çalışmaları) disiplininin henüz istenen seviyede gelişmemiş olmasından ötürü,
4- #Türkiye'de #S400 stratejik SAM sistemi alımının gerekliliğinden söz eden kişilerin dahi, sistemin Batılı muadillerine olan gerçek üstünlüklerinden haberdar olmadığı gözlemlenmektedir. S-400 sisteminin en önemli niteliği caydırıcı bir A2/AD unsuru olmasıdır.
5- Aynı sistem içinde farklı füze seçeneklerinin olması (48N6 ve 96M6 türevleri, *400km menzillli 40N6 füzeleri bilindiği kadarıyla #Türkiye export portföyüne dahil değildir), #S400'e kendi içinde derinlik ve operasyonel esneklik kazandırmaktadır.
6- #S300 ailesinin diğer üyelerine göre karşı-elektronik harp kapasitesi daha güçlüdür, bu nedenle düşman tarafından radarlarının elektronik harp yöntemleriyle körleştirilmesi daha zordur. Dahası, #S400 (ve birçok #Rus SAM sistemi) son derece hareketlidir.
7- Transatlantik strateji çevrelerinin bazı prestijli yayınları, iyi eğitilmiş S-400 hava savunma personelinin lançerleri 10 dakika içinde yer değiştirmeye hazır hale getirebileceğini;
8- S-400'ün doğru bir radar yönetimi ile bu avantajın bir hava sahasını düşman penetrasyonu için çok tehlikeli hale getirebileceğini belirtmektedir.
9- Dolayısıyla, #S400'ün balistik füze savunma kapasitesi, söz gelimi güçlü bir mimari ile desteklenmiş THAAD ve Patriot PAC-3 MSE kompozisyonu ile kıyaslanamayacağı gibi, sistemden esas beklenti de balistik füze savunma değil stratejik hava savunma ve A2/AD kabiliyeti olmalıdır
10- Mevcut parametreler ile #S400'ün tam performans ile #balistik füze savunma görevleri icra etmesi olası görünmemektedir.
11- @EdamOrg tarafından daha önce birçok mecrada altı çizildiği üzere, 'ideal bir dünyada' #Türkiye savunma planlaması için en iyi seçenek, #S400'ün hava savunma odaklı bir stratejik SAM sistemi olarak alınması, #ABD ile #Patriot projesinin
12- füze savunma öncelikleri gözetilerek sürdürülmesi, bir yandan da milli Hisar / Siper ailesinin hem milli envanter hem de ihraç vizyonu ile geliştirilmesi ve #EUROSAM ile işbirliğinin teknoloji transferi vizyonu ile ilerletilmesi;
13- bunlar yapılırken hava kuvvetlerinin 5. nesil yeteneklerinin #F35 ve #Türkiye - Birleşik Krallık işbirliği ile geliştirilecek #MilliMuharipUçak üzerine inşa edilmesidir.
14- Daha uzun erimli bir planlama da insansız sistemlerde gelinen çok başarılı noktanın yapay zeka yatırımları ile birleştirilmesi suretiyle 6. nesil uçak projelerinin kritik bir unsuru olacak olan insanlı-insansız platform entegrasyonuna odaklanılmasıdır.
15- Bununla birlikte, dünya ideal değildir. Stratejik silah sistemleri yalnızca harp sahasında değil, uluslararası ilişkiler kapsamında da yüksek düzeyli etki üretme kapasitesine sahip, jeopolitik sonuç üreten değerlerdir.
16- Bu nedenle #S400 alımının Türkiye'nin jeopolitik kimliği üzerinde kaçınılmaz etkileri olacaktır. Her ne kadar #Pantsir alımı kadar kuvvetli bir olasılık olmasa da, #Su57 ve bir ihtimal #Su35 savaş uçaklarına ilişkin savunma işbirliği portföylerinin gündeme gelmesi mümkündür.
17- Öte yandan, #Su57 kapsamında, #Rus Hava-Uzay Kuvvetleri'nin envanteri için dahi sınırlı üretim yapılmaktadır. Türkiye için bir acil alım çözümü olması mümkün görünmemektedir, #Su35 ise 5. nesil bir platform değildir.
18- Rus askeri havacılığı dizayn felsefesi, avcı uçaklarının ve multirole platformların kinematik avantajlarını ve süper manevra kabiliyetlerini ön plana çıkarmaktadır.
19- Bununla birlikte, modern harp trendleri, 4. nesil platformlar etrafında şekillenen hava üstünlüğü anlayışının yerini 5. nesil platformların enformasyon üstünlüğü ve ağ-merkezli harekat fonksiyonlarına bıraktığını göstermektedir.
20- Ayrıca, düşük görünürlük nitelikleri (stealth) sayesinde tehlikeli hava sahalarına penetrasyon da önem kazanan bir husustur. Açık-kaynaklı literatür, Su-57 ve Su-35 gibi platformların hava-hava harbindeki önemli avantajlarına karşın,
21- #F35'in beraberinde getireceği ağ-merkezli harekat ve harp sahasına ilişkin enformasyon üstünlüğü sağlamalarının imkansız olduğunu göstermektedir. Zira, F-35, bir savaş uçağı olmanın ötesinde, 'uçan bir C4ISR merkezi' niteliğindedir.
22- Dolayısıyla #F35'lerin teslim edilmemesi ile doğacak boşluğun, farklı 5. nesil platform arayışlarına girerek kapatılması gerçekçi değildir.
23- Ayrıca, #ABD'nin #CAATSA yaptırımları çerçevesinde mevcut #F16 envanterinin harbe hazırlık seviyesinin olumsuz etkilenmesi, benzer şekilde kara havacılık yeteneklerini teşkil eden döner-kanatlı bazı platformların da yaptırımların hedefinde olması mümkündür.
24- Ek olarak, #TCGAnadolu'nun bir mini-uçak gemisi olarak kullanılması için yakın gelecekte mümkün görünen tek seçenek #F35B'dir.
25- Yaptırımların boyutlarının genişlemesi, daha birçok projeyi ve sistemi etkileyebileceği gibi, krizin bazı Avrupalı savunma devleri ile olan işbirliklerine dolaylı olarak uzanması da teknik açıdan mümkündür.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
