1902 yılında Berlin’de Alman mimar Bruno Möhring tarafından tasarlanan Bülowstraße İstasyonu’nun yıllar sonra “Türksicher Basar” ismiyle bir kapalı çarşıya çevrileceği ve hatta içerisinde Öztürk Serengil ve Neşet Ertaş’ın dükkanlarının bulunacağı kimsenin aklına gelmezdi…
Bülowstraße İstasyonu, Berlin’deki 2 numaralı metro ağının bir durağı olarak Schöneberg semtinde inşa edilir. 2. Dünya Savaşı’nda büyük hasar görse de savaştan sonra onarılarak yeniden işler hale getirilir. Ancak Berlin Duvarı’nın inşasıyla birlikte istasyon hepten kapatılır.
1972 yılında Alman bir iş insanı istasyonu içerisinde mağaza ve dükkanların olduğu alışveriş alanına dönüştürmek ister ancak başarılı olamaz. Bir süre sonra Büyükelçiliğin tavsiyesiyle eski Yeşilçam aktörlerinden olan sonradan Almanya’da ticarete atılan Atalay Özçakır’ı arar.
Özçakır teklifi kabul eder. Rayların üzeri kapatılır, alana 40 dükkan ve 500 kişilik bir salon tesis edilir. İstanbul’dan giden Yeşilçam emekçisi, ressam Kemal Borteçin İstanbul Kapalıçarşı’nın motiflerini istasyona ustaca işler ve tepesine “Türkischer Basar” tabelasını asar.
Restorasyon 1 milyon 750 bin marka mal olur. Atalay Özçakır İstanbul’a giderek Kapalıçarşı esnafını Berlin’e davet eder. Kısa zamanda kuyumcu ve halı-kilim dükkanlarından çeyiz mağazalarına, gıda ve hediyelik eşya dükkanlarından lokantaya kadar birçok alanda dükkanlar açılır.
500 kişilik salon gazino olarak faaliyete geçer. Berlin ve civarında yaşayan Türklerin buluşma noktası haline gelen Türkischer Basar, Berlin’e renk katar. Özellikle hafta sonları çarşı dolup dolup taşar. Gazinoda yerel sanatçılar da sahne alır, Türkiye’den sanatçılar da gelir.
Öztürk Serengil ve Neşet Ertaş gibi sanatçılar çarşıdan dükkan kiralar. Çarşı altın çağını video-kasetçilerin açılmasıyla yaşar. Türk aileler önce Betamax ardından VHS video-kasetlerin kiralanıp satıldığı dükkanları hiç boş bırakmaz.
Birkaç günlüğüne kiralanan filmler, izlendikten sonra yenileriyle değiştirilir. Video-kasetler bir dönem evlerin en önemli eğlencesi olur; çarşı da böylelikle ayakta durmaya devam eder. Ancak 1989 yılında Berlin Duvarı’nın yıkılmasıyla birlikte çarşının kaderi de belli olur.
İki Berlin’in birleşmesinin ardından istasyonun yeniden faaliyete geçmesi 1993 yılını bulur. Türkischer Basar tabelası indirilir, dükkanlar kaldırılır, raylar yeniden ortaya çıkartılır. 21 yıl boyunca Berlin’in ortasında duran Türkischer Basar tarihteki yerini sessizce alır. 🌿

• • •

Missing some Tweet in this thread? You can try to force a refresh
 

Keep Current with DiasporaTürk

DiasporaTürk Profile picture

Stay in touch and get notified when new unrolls are available from this author!

Read all threads

This Thread may be Removed Anytime!

PDF

Twitter may remove this content at anytime! Save it as PDF for later use!

Try unrolling a thread yourself!

how to unroll video
  1. Follow @ThreadReaderApp to mention us!

  2. From a Twitter thread mention us with a keyword "unroll"
@threadreaderapp unroll

Practice here first or read more on our help page!

More from @diaspora_turk

1 Aug
❝12 işçi Köln’de bir pansiyonda kalıyorduk. Bizim pansiyonun en yaşlısı Muharrem abinin okuma yazması yoktu. Bir gün elinde mektupla geldi, ‘Yengen yollamıştır belki şunu bana okur musun Bayram?’ dedi. Bir kıyıya geçtik, mektubunu tane tane okudum. Yenge yollamıştı... Image
Hem dinledi, hem ağladı. Birkaç gün sonra ‘Bir de cevap yazalım Bayram’ dedi. Oturduk iki sayfa yazdık. Gel zaman git zaman bu iş benim üstüme kaldı. İki haftada bir mektup okuyup cevap yazıyorduk. Artık aileden biri sayılırdım, her şeylerini biliyordum.
Son mektupta Muharrem abinin hanımı ‘Sağ olsun bizim komşunun kızı Gülizar ne zaman istesem sana mektup yazıyor’ diye not düşmüş. Meğer yengenin de okuma yazması yokmuş, o da tanıdık birine yazdırıyormuş. Muharrem abi cevabi mektubunda şöyle yazdırdı:
Read 7 tweets
6 Jun
Yıl 1974… Hollanda’nın küçük bir kasabasında yaşayan Arie ve Diny van den Beukel çifti, sahibi oldukları domates serasında çalıştırmak üzere işçi aramaktadır. Bir tanıdıkları aracılığıyla Hollanda’da “turist” olarak bulunan Türk işçileri serada çalıştırmaya başlarlar.
O dönem resmi mukavelesi olmayan işçiler Hollanda ve Belçika gibi ülkelerde turist ya da kaçak işçi olarak anılmaktadır. Asıl mesleği hemşirelik olan Diny, işçilerin kalabilmesi için seranın bitişiğindeki bir kulübeyi pansiyon olarak hazırlar.
İlk başlarda el kol işaretleriyle anlaşırken Diny bunun çok zor olduğunu düşünerek işçilere her gün 10 kelime Hollandaca öğretir, kendisi de 10 kelime Türkçe öğrenir. Diny bir yandan da işçilere anne gibi davranmaktadır. Sürekli onlara öğüt vererek bir şeyler öğretmeye çalışır.
Read 11 tweets
24 May
1965 yılının ilk günlerinde Köln’deki Türk işçilerinin tatlı bir telaşı vardır. Yaklaşan Ramazan Bayramı için bayram namazını kılacakları geniş ve kapalı bir mekan aramaktadırlar. Düşünüp taşınırken akıllarına birden sürekli önünden geçip gittikleri tarihi Dom Katedrali gelir.
Hem yeterince büyük hem de en nihayetinde bir ibadethane diye düşünürler. Olurdu olmazdı derken inşası 632 yıl süren, Katolik dünyasının en önemli merkezlerinden biri olan Dom Katedrali’nde bayram namazı kılmak için girişimlere başlarlar. Hemen işçilerden bir heyet oluşturulur.
Katedrale giderek isteklerini iletirler ve çok geçmeden talepleri bir şekilde Kardinal Frings Denkmal’a kadar ulaşır. Katedral'de namaz kılınması fikri ilk başta şaşkınlıkla karşılanır, hatta tartışmalar çıkar. Aslında Türk işçiler arasında da bu fikri kabul etmeyenler vardır.
Read 8 tweets
10 May
Tüm annelerimizin Anneler Günü kutlu olsun... 🌼🌼🌼 #AnnelerGünü Image
❝Kırsalda yaşayanlar bilir, çöpünüzü gününde çıkarmazsanız o çöp iki hafta daha bekler. Yine öyle bir çöp gününde annem çıkarmayı unutmuş ve sabah çöp kamyonunun sesini duymuş. Birden pencereden feryat figan annemin o efsane cümlesi süzüldü: Ich bin Çöpp...❞ 😊 (Derya Kolenko) ImageImage
❝Babam Zürih’ten bir bant göndermiş, oradaki günlerini anlatıyor. En son diyor ki “Hanım arka yüzünü yalnızken dinle” Sonra herkes odasına çekiliyor. Gece annemin sessizce ağladığını duyuyorum. Babam anneme bir şarkı söylüyor: Bilsen uzaklarda kimler ağlıyor...❞ (Şilan Tirman)
Read 6 tweets
26 Apr
1964 yılında Almanya’ya işçi olarak giden Osman Kalın, yıllar sonra “Berlin Duvarı’na ev yapan adam” olarak anılacağını tahmin bile edemezdi. İlk yıllarda Stuttgart ve Mannheim’da çalıştık sonra 1980 yılında Berlin’e taşınmıştı Kalın ailesi.
Osman Kalın, bir süre sonra Berlin Duvarı’nın kıyısında küçük bir araziyi gözüne kestirmiş, burayı atıklardan temizleyerek meyve sebze ekmeye başlamıştı. Arazi aslında Doğu Almanya’ya aitti ancak duvarın inşası sırasında arazinin şeklinden dolayı bu bölüm batı kısmında kalmıştı.
Tünel kazdığını sanan Doğu Almanya askerleri çok geçmeden yanına gelmiş, onun ne yaptığını anlayınca da arkalarını dönüp gitmişti. Araziden çıkmasını isteyen Batı Berlin polisleriyle tatsızlık yaşasa da bir süre sonra iki taraf da durumu kabullenmişti. Osman Kalın devam ediyordu.
Read 11 tweets
11 Apr
2012 yılında Berlin’de bir kafede garsonluk yapan Avustralyalı Zoe Spawton’un, her sabah aynı saatte kafenin önünden geçen ve sıradışı kıyafetler giyen yaşlı adamı fark etmesi çok uzun sürmemişti.
“Star Ali” olarak bilinen Ali Amca o zamanlar 83 yaşındaydı ve 44 yıl önce Berlin’e gelmişti. Emekli bir doktordu ve 10 yıldır Berlin’de terzilik yapıyordu. Ali Amcanın yalnızca kıyafetleri değil kendine özgü “çalımlı” yürüyüşü de Zoe’nun dikkatini çekmişti.
Star Ali, kırmızı, mavi, yeşil ve hemen renkteki takım elbisesi, askeri kamuflajı, spor kıyafetleri, şapka, çanta ve takılarıyla farklı bir sokak tarzına sahipti. Soranlara kendine özgü ve içinden geldiği gibi giyinmeyi sevdiğini söylüyordu.
Read 6 tweets

Did Thread Reader help you today?

Support us! We are indie developers!


This site is made by just two indie developers on a laptop doing marketing, support and development! Read more about the story.

Become a Premium Member ($3/month or $30/year) and get exclusive features!

Become Premium

Too expensive? Make a small donation by buying us coffee ($5) or help with server cost ($10)

Donate via Paypal Become our Patreon

Thank you for your support!

Follow Us on Twitter!