Vaniköy Cami yangınında günümüzün konfor talebinden bahsettik. Tarihi camilerin nasıl ısıtıldığını soranlar oldu. Külliyenin hamamı varsa camiyi ısıtmak için hamamdan getirilen sıcak su, toprak künklerle cami tabanından geçirilebilirdi. Antalya Yivliminare Cami’deki gibi (1373) 
Antalya Yivli Minare Cami (1373). İnsan istiyor ki bu kadar restorasyon yapılıyor, bu sırada ülkesindeki 100.000 i aşkın makine mühendisinden biri, sadece bir tanesi tarihi camilerin ısıtma-soğutma (hamamın sıcak suyu/kar) sistemi olanları tespit etsin. Kitap yazsın. Aydınlatsın.
Tarihi camilerin bazılarının, yakınlarındaki hamamlar aracılığıyla ısıtılıp, suya kar atılarak soğutulduğunu biliyoruz. Ancak eser bazında tespit edenler de yazmadığı için hangilerinin bu sistemde olduğunu bilmiyoruz. Zaten bilinçsiz yapılaşma ile bu ilişkiyi ortadan kaldırıyoruz
Paşabahçe Rakı Fabrikası’nın buharı ile Paşabahçe Cami (tarihi eser değil) yıllarca ısıtılmış, bunun için döneminde Müftülükten fetva da alınmış. @kulturistan hatırlattı, detaylar burada; cumhuriyet.com.tr/galeri/bu-cami…
Mudurnu Yıldırım Bayezid Cami de (1382) külliyenin hamamından toprak künklerle getirilen sıcak su ile ısıtılırmış. Yol geçmiş. Çeşmelere, hamamlara su getiren tarihi su yollarını yok ettiğimiz gibi bu caminin özgün ısıtma sistemi de yok edilmiş. Bilgi için teşekkürler @mimaremin
Tarihi camilerde geçmişte “zemin seviyesindeki pencerelerde” doğrama yoktu. Bu büyüklükte cam bizde o dönem üretilemiyordu. Kışın camide ışık alabilmek ve aynı zamanda üşümemek için pencere boşluklarına yarı saydam muşamba geriliyordu. Bu konuyu Hocam Hüsrev Tayla araştırmıştı.
Tarihi camilerde, konutlarda büyük boyutlu cam üretilemediği için kışın ve akşamları bu kapaklar kapatılıyordu. Bazı camilerde bahsettiğim gibi ışık almak için saydam muşamba geriliyordu. Kırmızı ile işaretlediğim, büyük camlı doğramalar ise yakın zamanlarda camilere eklenmiştir.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
