GÜNEŞ SİSTEMİ İÇİNDE YENİ BİR ASTEROİD GÜZERGAHI KEŞFEDİLDİ..

UC San Diego araştırmacıları, Güneş Sistemi içinde daha önce bilinenden çok daha hızlı hareket etme imkanı veren yeni bir süper 'otoban' keşfetti. Image
Bunu birden fazla şehir merkezini birbirine bağlayan geniş çevre yollarının veya otobanların kesişimleri ve birleşmesinden oluşan otoban ağı gibi düşünebiliriz.
Güneş Sistemi dahilindeki gezegenlerin aralarında ve asteroid kuşaklarını da birbirine bağlayarak sürekliliğini sağlayan bu ağın, sistem içindeki kütleçekiminin ve konumlanmaların bir sonucu olarak ortaya çıktığı düşünülüyor ve şimdiye kadar sanılandan çok daha hızlı biçimde,
irili ufaklı tüm gök cisimlerinin yolculuk etmesine olanak veriyor.

Bahsi geçen tipte rotaların, kuyruklu yıldızların ve asteroidlerin Jüpiter yakınlarından Neptün uzaklıklarına sadece 10 yılda gitmesine olanak verirken,
100 astronomik birim mesafeyi yüzyıldan daha kısa sürede kat etme şansı yaratıyor. Bir astronomik birim ise Dünya ve Güneş arasındaki uzaklığın birim değer olarak ifadesidir. Peki bu keşfedilen yeni rotaların insanlar için nasıl bir uygulamada kullanımı olabilir?
Uzay gemilerini ve keşif araçlarını sistemimizin en uzak köşelerine belki daha önce girip gözlemleyemediğimiz noktalarına daha hızlı biçimde ulaştırıp, özellikle Dünya'nın yakın çevresinde ve en yakın asteroid kemerinde gezegenimizi ne gibi tehlikelerin beklediğini
araştırmamıza çok faydası olacağı düşünülen yeni keşif, Science Advances'ta yayımlandı.

Kütleçekimin etkisi ile yay biçiminde yollar halinde birbirine bağlanan bir dizi güzergâhın dinamik yapısını keşfeden ve inceleyen araştırmacılar,
Asterodi kuşağından Uranüs'ün de ötesine kadar ulaşan uzay manifoldunun, Güneş Sistemi'ni karakterize eden yüzbinlerce hatta milyonlarca yıldır süren dinamiklerine karşın son birkaç on yıldır dinamiklerin belirleyicisi olduğunu öne sürüyor.
Elbette bu cisimlerin bir kısmının Jüpiter ile çarpışması da Güneş Sistemi'nden dışarıya atılması da aynı biçimde mümkün. Güneş Sistemi dahilindeki milyonlarca farklı boydaki cismin yörüngelerine ait sayısal verileri inceleyen araştırmacılar,
şu ana kadar bilinen uzay manifolduna nasıl uymakta olduğunu anlamaya çalışıyordu. Şimdi ortaya çıkan yoların, insanların uzay gemilerini ve keşif araçlarını göndermek için nasıl kullanabileceklerini anlamak, Dünya etrafında bu tip manifoldların nasıl bir etki yaratacağını,
bu ağda yolculuk etmekte olan meteor ve asteroidler ile karşılaşma ihtimalimizi tespit etmek için verilerin daha detaylı ve ileri analizlerinin şart olduğu belirtildi.

• • •

Missing some Tweet in this thread? You can try to force a refresh
 

Keep Current with İkarus

İkarus Profile picture

Stay in touch and get notified when new unrolls are available from this author!

Read all threads

This Thread may be Removed Anytime!

PDF

Twitter may remove this content at anytime! Save it as PDF for later use!

Try unrolling a thread yourself!

how to unroll video
  1. Follow @ThreadReaderApp to mention us!

  2. From a Twitter thread mention us with a keyword "unroll"
@threadreaderapp unroll

Practice here first or read more on our help page!

More from @ikarus_deadalus

12 Jun
İKTİDAR HIRSI KATLİAMI

III. Murat 1595’de öldü. Ayasofya Camisi avlusundaki türbede 54 kişi yatmaktadır. Bunlardan 20’si oğlu, 23’ü kızıdır. Türbede yatan oğulların yaşı küçüktür, hatta altı aylık olanları bile vardır ama hepsinin ölüm tarihi 1595’tir. Image
Peki 1595’de ne oldu?..
Saraya kıran mı girdi?..
Hayır, salgın da olmadı, kıran da…

III. Murat öldükten sonra oğlu III. Mehmet tahta çıktı ve ilk işi de kardeşlerinin hepsini boğdurmak oldu.

Babasının tabutu saraydan çıkarken gerisinden 39 tabut daha geliyordu.
III. Mehmet, 19 erkek kardeşini ve 20 kız kardeşini öldürtmüştü!

Bununla yetinmemiş babasının gebe eşlerini öldürtmüş ve ergenlik çağındaki iki kardeşinden gebe kalmış yedi cariyeyi denize attırmıştı.
Read 7 tweets
12 Jun
NEDEN ATOMİK SAATLER ZAMANI DAHA DOĞRU ÖLÇÜYOR?

Temelleri 1879’da Lord Kelvin tarafından atılan atomik saatler artık hayatımızda yer almaya başladı. Temelleri 1879’da atılmasına rağmen, ilk atom saati 1949'da U.S National Bureau of Standards, NBS’de yapıldı. Image
İlk isabetli atom saati ise, sezyum-133 atomunun rezonans ölçümüyle 1955 yılında İngiltere Ulusal Fizik Laboratuvarı'nda, Louis Essen tarafından yapıldı.
Atom saatinin geliştirilmesiyle artık zaman akışının neredeyse tam anlamıyla doğru ölçülebilmesi sağlanmış oldu. Çünkü, atomların rezonans frekanslarını sayarak zamanı ölçen atom saatinin 3 milyon yılda 1 saniye hata yapma ihtimali yalnızca %22,522.
Read 6 tweets
12 Jun
"MADALA BOZONU"

Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Johannesburg kentinde bulunan Witwatersrand Üniversitesi'nin Yüksek Enerji Fiziği (HEP) Grubu bilimcileri, evrendeki karanlık maddenin anlaşılmasına yardımcı olabilecek yeni bir bozonun varlığını ortaya attı: Madala bozonu. Image
CERN'de 2012 yılında Higgs bozonunun keşfini ve incelenmesini sağlayan bir dizi deneyden elde edilen veriyi kullanan ekip, Madala hipotezi adını verdikleri bir varsayıma ulaştı. Buna göre tanımladıkları bozona da Madala bozonu adını verdiler.
Deney, Büyük Hadron Çarpıştırıcısı'nın (LHC) 2,5 yıllık tatilinin ardından, 2015 ve 2016 yıllarında yinelendi. 2016 deneylerinden raporlanan LHC verileri, Madala hipotezinin ilk tetikleyicisi olan verileri destekliyor.
Read 14 tweets
11 Jun
Odysseus orduya dahil olduktan sonra kendisine savaşmaktan kaçan ve saklanan Akhilleus'u arama görevi verilir. Yanına birkaç kişi alarak, Akhilleus'un saklanabileceği düşünülen yerleri ziyaret eder.
Bu sırada Akhilleus, İskiri adasında Lykomedes'in sarayında genç bir kız kılığında saklanmaktadır...

Çünkü Tanrıça annesi Thetis O'nu kaybetmekten deli gibi korkuyordu. Yarı Tanrı Kral Peleus'tan doğurduğu Akhilleus'u ölümsüz kılmak için uğraşırken neredeyse delirmişti.
Akhilleus'un da bu yüzden başına gelmeyen kalmamıştı. Henüz bebekken O'nun ölüm tohumlarını yok etmek için ateşte bile yakmıştı. En sonunda kahinlerin verdiği akılla Akhilleus'u ölüler diyarının Styks ırmağına batırıp çıkarmıştı. İçi rahat etmiş miydi? Tabi ki hayır.
Read 9 tweets
10 Jun
KUANTUM FİZİĞİNE GÖRE GERÇEKLİK "NESNEL" OLMAYABİLİR

Yeni bir kuantum fiziği deneyi, akıl bulandıran bir iddiaya yeni bir kanıt sağladı: Doğru koşullar altında aynı olayı gözlemleyen iki kişi, iki farklı olayın gerçekleştiğini görebilir ve bunların her ikisi de gerçek olabilir. Image
ArXiv’de yayımlanan araştırmada, Heriot-Watt Üniversitesi’nden fizikçiler ilk defa, klasik bir kuantum fiziği düşünce deneyini gerçekleştirerek iki farklı kişinin farklı gerçeklikler deneyimleyebileceğini gösterdiler.
Deney, iki kişinin tek bir fotonu gözlemlemesini içeriyor. Foton, ışığın farklı koşullarda ya bir parçacık, ya da dalga gibi davranabildiği ölçülebilir en küçük birimidir. Foton bu durumlardan birinde bulunabilir fakat hangi durumda olduğu ölçülene kadar
Read 8 tweets

Did Thread Reader help you today?

Support us! We are indie developers!


This site is made by just two indie developers on a laptop doing marketing, support and development! Read more about the story.

Become a Premium Member ($3/month or $30/year) and get exclusive features!

Become Premium

Too expensive? Make a small donation by buying us coffee ($5) or help with server cost ($10)

Donate via Paypal Become our Patreon

Thank you for your support!

Follow Us on Twitter!

:(