1. Günümüzün tartışmalı dinî meseleleriyle ilgili fikir beyan edilirken gördüğüm çok temel bir yanlış şu: Bir çok kişi şahsi görüş ve değerlendirmeleriyle, dinin hükümlerini birbirine karıştırıyor. Daha da acısı kendi indi görüş ve mülahazalarını “din” olarak takdim edebiliyor.
2. Elbette her insanın kendi doğruları olabilir ve o, hayatını bu doğrulara göre yaşayabilir. Devletle, siyasetle, aileyle, kadınla, sanatla, eğitimle, ahlakla ilgili bir kısım yaklaşımları rasyonel ve mantıki bulabilir ve savunabilir. Kimsenin buna diyeceği bir söz olamaz.
3. Günümüz insanlığının problemleriyle ilgili herkes yetiştiği kültür ortamına, aldığı eğitime, sahip olduğu dünya görüşüne, bilgi ve birikimine göre farklı yaklaşımlar ortaya koyabilir. Başkaları da bunları değerlendirir, alınacak kısmını alır, atılacak kısmını da atar.
4. Fakat eğer biz muayyen bir meseleyle ilgili dinin hükmünü yani o konudaki ilahi maksadı ifade edeceksek bu kadar rahat hareket edemeyiz. Öncelikle Allahın murad ve maksadını bizlere bildirdiği ayet ve hadislere müracaat etmek ve oradan hareketle bir neticeye varmak zorundayız.
5. Bu demek değildir ki bir metodolojiye bağlı olarak nasslardan çıkarılan hükümler mutlak olarak Allah katındaki doğruyu ifade eder. Bilakis Efendimiz, içtihadda hata ve isabet olabileceğine işaret eder. Çünkü naslardan hüküm çıkaran insan aklıdır. İnsan ise masum değildir.
6. İşte bu sebeple hiçbir içtihat başkaları için bağlayıcı değildir. Zan ifade ettiği için objektif bir bilgi kaynağı olarak görülemez. İçtihat sadece müçtehidin kendini bağlar. Başkaları isterse onunla amel edebilir. Klasik tabirle içtihatta ilzam değil, iltizam söz konusudur.
7. Bununla birlikte Peygamber Efendimiz içtihat edip isabet edenin iki sevap, hata edenin ise bir sevap kazanacağını beyan etmiştir. Çünkü hata eden kimsenin maksadı da Kur’an ve Sünnet’ten hareketle doğruyu bulmaktır. Dolayısıyla onun bu çabası karşılıksız bırakılmaz.
8. Dini anlamak, yorumlamak ve ondan yeni hükümler çıkarmak hiçbir kişinin ve hiçbir zümrenin tekelinde değildir. İslam’da Hıristiyanlıkta olduğu gibi sözü hüccet olan ve masum sayılan din adamları sınıfı yoktur. Liyakat ve ehliyeti olan herkes içtihat edebilir.
9. Fakat bu demek değildir ki, önüne gelen herkes kendi indi ve şahsi görüşlerini “dinin hükmü” olarak insanlara sunabilir. Bilakis kişinin Kur’an ve Sünnet’in maksatlarını çok iyi anlaması, onlara bütüncül bakabilmesi ve her sözünü şeri bir delile dayandırması gerekir.
10. Beşeri kanaat ve yaklaşımlarla dini hükümleri (içtihatları) birbirinden ayıran da bunların ehlinden sadır olup olmadığı ve şeri bir asla dayanıp dayanmadığıdır. Bu yüzden ulema hüküm istinbat edilecek kaynakların üzerinde hassasiyetle durmuş ve “delile” çok önem vermişlerdir.

• • •

Missing some Tweet in this thread? You can try to force a refresh
 

Keep Current with Yüksel Çayıroğlu

Yüksel Çayıroğlu Profile picture

Stay in touch and get notified when new unrolls are available from this author!

Read all threads

This Thread may be Removed Anytime!

PDF

Twitter may remove this content at anytime! Save it as PDF for later use!

Try unrolling a thread yourself!

how to unroll video
  1. Follow @ThreadReaderApp to mention us!

  2. From a Twitter thread mention us with a keyword "unroll"
@threadreaderapp unroll

Practice here first or read more on our help page!

More from @yukselcayiroglu

10 Dec 21
LGBTQ Konusuna Dair Bir Kaç Söz
1. Toplumlarda her geçen gün daha da yaygınlaşan ve dünya kamuoyunda gittikçe resmiyet ve meşruiyet kazanan LGBT konusu kafaların çokça karışık olduğu konulardan biri. Dindarlar bu meseleye nasıl yaklaşacaklarına dair ciddi kafa karışıklığı içinde.
2. Birçok ortamda konuyla ilgili sorular soruluyor, cevaplar veriliyor. Fakat görebildiğim kadarıyla bu konu, bazı alt başlıklara ayrılmadan tartışıldığından herkes meselenin farklı bir yönüne eğiliyor, kendince önem verdiği yere odaklanıyor ve işin içinden çıkılamıyor.
3. Öncelikle şuna karar vermeli: Konunun hangi yönünü tartışıyoruz? Cevabını aradığımız soru tam olarak nedir? Bunun dindeki hükmünü mü? LGBT’lerle nasıl bir ilişki kuracağımızı mı? Onların sorularına nasıl cevap vereceğimizi mi? Nasıl bir söylemle kamusal alana çıkacağımızı mı?
Read 31 tweets
10 May 21
Kuran Hükümleri Tarihsel mi Evrensel mi?
1. Modern zihnin kodlarıyla ve popüler kültürün hayat görüşüyle çatışan, mevcut şartlarda uygulama imkanı oldukça zor olan, uygulandığında tartışma ve çatışmaları tetikleyecek olan dinî hükümler “tarihsel” olduğu gerekçesiyle reddediliyor.
2. Peki, işin aslı nedir? Gerçekten Kur’an ve Sünnet’te tarihsel hükümler var mıdır? Yüce Kitaptaki bir kısım ahkam Kur’an’ın nazil olduğu dönemin sosyo-kültürel yapısıyla alakalı olabilir mi? Daha doğrusu bu hükümlerin günümüzde geçerliliğini kaybettiğini iddia edebilir miyiz?
3. Ya da şöyle soralım: Dinin; sosyal, siyasal, iktisadi ve hukuki hayatın inşasında ve düzelenmesinde referans kaynağı olmaktan çıktığı modern zamanlarda, mevcut konjonktürle çatışma hâlinde olan dini hükümleri “tarihsel” diyerek terk etmek gerçekten bir çözüm olabilir mi?
Read 93 tweets
8 May 21
Kadının Şahitliği
1. Moderniteyle birlikte dinin çağdaş akla ve modern değerlere aykırı görülen bazı hükümleri sorgulanmaya ve tenkit edilmeye başladı. Kadın meselesi bunların başında geliyor. Son günlerde tatışma konusu yapılan kadının şahitliğini kısaca izah etmek istiyoruz:
2. “İçinizden iki erkeği şahit tutun. İki erkek bulunmazsa, o zaman doğruluklarından emin olduğunuz bir erkek ile, biri unutur veya yanılırsa diğeri hatırlatabilir ümidiyle iki kadının şahitliğini alın. Şahitler çağrıldıklarında, şahitlikten kaçınmasınlar.” (Bakara, 2/282)
3. Bu ayet-i kerimede Cenab-ı Hak, borçların yazılması esnasında ya iki erkek şahidin ya da bir erkek ile iki kadın şahidin tutulmasını emrediyor. Dolayısıyla bir erkeğin yanında iki kadın şahidin istenmesiyle ilgili hüküm, çoğunluk ulemaya göre borçlar hukuku alanında caridir.
Read 23 tweets
6 May 21
1. Evrimi tamamıyla bilimsel bir mesele olarak gören veya dinle arasını uzlaştırmaya çalışan ya da İslâm’dan ve İslâm tarihinden hareketle evrime dinî temeller arayan ilahiyatçıların yaklaşımları iyi niyetli olsa da ilmi, mantıki ve realist değildir.
tr724.com/15-yazi-evrimi…
2. Onların Darwinizm hakkındaki sübjektif kanaatleri gerçeği değiştirmeye yetmez. Neticede bir buçuk asırdır ortaya konulan ciddi bir literatür ve birikim vardır. Darwinizm denildiğinde herkesin zihninde canlanan tanımlar, izahlar, mekanizmalar ve sonuçlar vardır.
3. Peki, evrimi din açısından bu ölçüde tehlikeli kılan nedir? Çünkü evrim, kâinatın veya canlı varlıkların ortaya çıkışında hiçbir şekilde yaratmaya, tasarıma, hikmetli  ve şuurluca yaratılışa yer vermez. Her tür teolojik ve metafizik izahı itina ile teorisinin dışına iter.
Read 5 tweets
3 May 21
Huneyn ve Günümüz
1. Asr-ı Saadette yaşanan olaylar, kıyamete kadar yaşanacak olayların özeti gibi. 23 yıla o kadar çok şey sığdırılmış ki! Bu hadiseleri arka planlarıyla birlikte değerlendiren bir kişi, günümüzde takip edilecek yol haritası adına dünya kadar prensip bulabilir.
2. Kur’an'ın çok sayıda ayeti de Asr-ı Saadette yaşanan olaylarla ilgilidir (sebeb-i nüzul). Dolayısıyla Kur’ân’ı iyi anlamak biraz da Siyer-i Nebi’yi iyi bilmeye bağlıdır. Pek çok âyet-i kerime sahabeden misaller vermek suretiyle kıyamete kadar gelecek müminlere ders verir.
3. O dönemin en önemli olaylarından biri Hendek gazvesidir. Ahzab suresi detaylı olarak bunun üzerinde durur. Hendek, tam bir imtihandır. Çok zorlu bir mücadele verilmiştir. Öyle ki Allah Resulü açlıktan karnına taş bağlamış, namazlarını kaza etmek zorunda kalmıştır.
Read 31 tweets
2 May 21
Dine yöneltilen çoğu itiraz ve eleştirinin temelinde, onun ne için vaz olunduğunun anlaşılamaması, ideal ve hedeflerinin kavranamaması var. İlahi iradeye teslim olamama, vahye tam anlamıyla güvenememe, dini “edilgen” kılma ve “nesne” konumuna düşürme de bu konuda önemli sebepler.
Maalesef pek çok kişi samimi bir gönülle ve katıksız bir imanla Kur’an ve Sünnete yönelip murad-ı ilahiyi, makasıd-ı sübhaniyeyi anlamaya çalışmak yerine farklı ad ve ünvanlarla kendi anlayış ve fikirlerini dine yamamaya çalışıyor ve reform iddialarını dillendiriyor.
İslam, İslamdır. Onun Şarii, Peygamberi, kaynakları, itikat esasları, hükümleri, talepleri, maksatları bellidir. Nasslarda açıkça ve bağlayıcı bir üslupla emredilen veya yasaklanan muhkem hükümleri kıyamete kadar bakidir. Bunları değiştirme çabası reform değil tahrif olur.
Read 7 tweets

Did Thread Reader help you today?

Support us! We are indie developers!


This site is made by just two indie developers on a laptop doing marketing, support and development! Read more about the story.

Become a Premium Member ($3/month or $30/year) and get exclusive features!

Become Premium

Too expensive? Make a small donation by buying us coffee ($5) or help with server cost ($10)

Donate via Paypal

Or Donate anonymously using crypto!

Ethereum

0xfe58350B80634f60Fa6Dc149a72b4DFbc17D341E copy

Bitcoin

3ATGMxNzCUFzxpMCHL5sWSt4DVtS8UqXpi copy

Thank you for your support!

Follow Us on Twitter!

:(