Grup, optimum maliyet ve maksimum verimlilik ile 2021 yılında Türkiye ham çelik üretiminin %22’sini gerçekleştirmiştir. Kapasite kullanım oranları 2020 yılında Sıvı Çelik'te %90 2021 yılında %95, Ham Çelikte ise 2020'de %89, 2021 yılında %94 olarak gerçekleşmiştir.
TL bazında müthiş bir büyüme. Ancak Yassı ürün satışları 7.4m ton ile bir önceki yılın satışlarına göre %1.2 azalmış, Uzun ürün satışları %16 azalarak 846k ton, yurt içi uzun ürün satışları ise bir önceki yıla göre %11 azalarak 829k ton olarak gerçekleşmiş. Tonajlarda düşüş var.
2018 yılında kurdaki yükseliş döneminde satışlarda benzer bir daralma olmuştu. Bunun temel sebebi artan döviz kurundan dolayı müşterilerin bankalardaki kredi limitlerinin aynı miktarda ürün almaya yetmemesi olmuştu. Sonuçta stoklar artmış ve işletme sermayesi seviyesi yükselmiş.
3. çeyrekte 4mia TL artan çalışma sermayesi ihtiyacı 4. çeyrekte 13mia TL artış göstermiş.
(Ticari alacaklar + Stoklar – Ticari borçlar)
Döviz kurundaki volatilitenin düşmesi ve şirketlerin kredi limitlerindeki artışlar 1. Çeyrekte bu stokların erimesine neden olabilir.
Marjlara bakarsak, Brüt Kar Marjı, Favök Marjı ve Net Kar marjı bir önceki çeyreğe göre düşüş gösterirken, geçtiğimiz yılsonuna göre ciddi bir artış göstermiştir. TL bazında bakarsak, yıllık olarak Brüt Kar %330.7, Favök Marjı %297.1, Net Kar Marjı %369.2 artmıştır.
Gider tarafında ise; Genel Yönetim, Pazarlama Satış Dağıtım, Araştırma ve Geliştirme Giderleri'nin 2020'de toplam satışlara oranı %2.4 iken, 2021'de %1.6 olarak gerçekleşmiştir. Giderler TL bazında %40 artmasına rağmen satışlardaki artışa oranla iyi yönetildiğini söyleyebiliriz.
Toparlarsak; 2022 yılı artan enerji maliyetleri göz önüne alındığında Türkiye demir çelik sektörü için zor bir yıl olacak. Özellikle EAF (elektrikli ark ocağı) üreticileri ki sektörün %60'ını temsil ediyorlar maliyetlerindeki artışı nihai ürünlerine yansıtmaya çalışacaklar.
Az önce, Sevgili @KarakusOmur ile de konuştuk. Hem o hem ben bu durumun #EREGL, #ISDMR ve #KRDMD gibi entegre üreticiler için fiyat avantajı yaratacağını düşünüyoruz. Bundan dolayı da borcu düşük olan #EREGL'nin olumlu etkilenmesini bekliyoruz.
Özetle;
#EREGL 6.64 FK , 3.65 FD/FVAÖK ve 1.25 PD/DD ve %90'nin üzerinde kar payı dağıtım beklentisiyle %12-13 seviyelerinde bir temettü verimliliği yatırımcılar için gayet cazip olmayı sürdürüyor.
Pazar günlerini çok seviyorum. Pazar günü yuva demektir, ev demektir, aile olmak, bir olmak, kiminle ne yapacağını düşünmemektir. Aslında en özgür olduğumuz gündür, işte tam da bu yüzden birilerine kendimizi en adadığımız gündür.
Hayatın en çok paylaşıldığı gündür Pazar; hayatın en çok durduğu gündür. Zamansızdır. Saatin kaç olduğunun önemi yoktur, kimse koşturmuyordur, hiç acelesi yoktur. Öyle bir dinginliği vardır ki sokağa çıksanız havadaki sakinlikten, insanlardaki huzurdan pazar olduğunu anlarsınız.
Herkes en sevdikleriyledir. Herkesin yüzünde günlerin yorgunluğu; ama o günün mutluluğu vardır.
İşte bu yüzden bütün yalnızlıklar pazar günü hissedilir.
Kendiyle çok mutlu olan insanlar vardır ya pazar günü tek başına gördüklerimiz.
Sene başında herkes "büyük düzeltme" beklerken Mart/Nisan sonuna kadar bir sorun yok tertemiz yükseliş bekliyorum yazdım, duymadığım laf kalmadı.
Bunu yazarken baz aldığım basit bir tez vardı, "Bir ülkede GSYİH ve Enflasyon artıyorsa, o ülkenin sermaye piyasaları yükselir" idi.
"Mayıs'da sat tatile çık" gibi kalıplaşmış bir cümle yerine "Mayıs sonunda satın tatile çıkın, Ekim ayında görüşürüz" dedim, yine duymadığım laf kalmadı.
Bunu söylerken ki tezim ise büyümelerin yaz döneminde aşağı düşeceği enflasyonun yine artacağı yönündeydi.
Ekim ayında yazmaya başladığım andan itibaren de yılsonuna kadar ciddi yükseliş olur dedim. Evet bu yükseliş devam edecek. Ama ne zamana kadar?
"Zaten çok ucuzduk/ucuzuz tabiki yükselicektik ben biliyordum" nağraları atmak yerine makro ekonomik verileri takip etmekte fayda var.
#CIMSA'yı beğenirim. Satışlar qoq %11 düşerken, yoy %35 artmış. Faaliyet Kar Marjındaki %7.7'lik düşüşün %4.4'ü maliyet artışından %3.3'lük kısmı Genel Yönetim ve Diğer Faaliyet Giderlerin artışı kaynaklı. %37.3 Özkaynak Karlılığı, %33.1 ROIC gayet iyi parametreler.
ÇİMENTO'da en büyük maliyet enerji ve bu kalemler her gün zamlanıyor. Bir ton çimentonun içinde 207TL kömür, 86 TL elektrik maliyeti var. Torba kağıdı EUR ile alınıyor. Kağıt, hammadde, işçilik 106TL. KDV hariç bir ton çimentonun banttan çıkış fiyatı 340TL yani 3 USD.
Türkiye’de çimentonun tonu ortalama 35 USD’ye satılırken bu fiyat dünyada ortalama 70-100 USD arasında değişiyor. Dünyada Türkiye’den sonra en ucuza satan ülke Çin ve 70 USD’ye satıyorlar. Diğer pazarlar ortalama 100 USD. İç pazarda vade ortalama 90 gün.
#SASA Satışlar yoy %198, qoq %33.9 artmış. Yaklaşık %7 maliyet artışı kaynaklı hem Brüt Kar'da hem Favök marjında bir önceki çeyreğe göre daralma olsa da, marjlar geçtiğimiz yıla göre korunmuş/artmış. Net Dönem Karı bir önceki çeyreğe göre %43.8, Özkaynaklar %14.2 artmış.
Giderlerin (Genel Yönetim/Satış Pazarlama/Ar-Ge) toplam satışlara oranı %4 civarında. Bu oran son 3 yıldır neredeyse aynı. Buradan Giderlerin iyi yönetildiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Net Kar marjı %21, Özsermaye Karlılığı %54, ROIC %52, Aktif Karlılığı %13.5 ile gayet iyi 👏
7.75mia TL Net Borç bir önceki çeyreğe göre %15.8 artarken, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %30 artmış. Maddi Duran Varlıklar bir önceki çeyreğe göre %7, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %24 artmış. Net Borç/Favök 3.66. Bu rakam geçtiğimiz yıl 10'du.
Bu akşam kısa kısa yorumlayacağım sektörler aşağıdaki gibidir. Yarın ve muhtemelen ondan sonraki akşam diğer sektörler hakkında da fikirlerimi sizlerle paylaşacağım.
1- Beyaz Eşya 2- Otomotiv 3- Petrokimya 4- Demir Çelik 5- Boya 6- Cam
BEYAZ EŞYA; TÜİK’in tespit ettiği ortalama fiyatlara göre geçen yılın Eylül ayında evine buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, televizyon ve bilgisayar almak isteyenlerin cebinden 20 bin TL çıkarken; bu yıl ise bu rakam 28 bin TL’leri geçti.
Enflasyon sepetinde yer alan bu ürünlerin lüks tüketim maddesi olmaktan çoktan çıktığı da dikkate alındığında, artık evlerin temel ihtiyacı haline gelen bu 5 ürün için harcanması gereken tutardaki yıllık artış %40’ları aşmış oldu.
Dün ABD'nin borcunu temerrüde düşüreceği endişelerine rağmen, Amerika ve Avrupa piyasalarında yaşanan %1’e yakın yükselişin ardından, an itibariyle Asya (Çin tatil) ve Amerika vadelileri güne satıcılı başlıyor.
Yüksek enerji fiyatlarının Merkez Bankalarını artan enflasyona tepki vermek için faiz oranlarını daha hızlı bir şekilde yükseltmeye zorlayabileceği endişesi hisse senedi piyasaları üzerinde git gide ağırlık yaratmaya devam ediyor.
Normalleşme ile artan tüketicinin enerji talebine ek olarak üretim içinde artan doğal gaz talebi, kışa yetecek kadar doğal gaz stoku bırakmadı. Doğalgaz fiyatları 2008 yılından sonraki en yüksek seviyelerinde. @prideveteran1 ‘ın hep söylediği gibi kış gerçekten geliyor mu?