Thread by @GrigorySivkov

Ukrayna-Rusya savaşında, küresel medya/sosyal medya mecralarını kontrol eden ülkelerin bunu nasıl büyük bir avantaja dönüştürdüklerini de tüm çıplaklığı ile gördük. Twitter, Facebook, İnstagram vb., sahada atılan bombalardan daha fazla etkili oldular.

Örneğin; Rusya'nın Ukrayna'daki ilerlemesi gösteren haritalara ile sosyal medya mecralarındaki Ukrayna kayıplarına ilişkin video/bilgiler kıyaslandığında bir tutarsızlık olduğu ortada. Taymda akan Rus kaybını gösteren görsellere karşın Ukrayna kaybını gösterenleri göremiyorsunuz.

Yine benzer şekilde, Rusya'nın tank birliğinin önünde cesaretle duran Ukraynalıların videoları bolca düşüyor tayma. Ama bu sadece bir bakış açısı. Bunun diğer yandan okuması ise Rus ordusunun sivillere zarar vermekten ne denli kaçındığını bize gösterir.

Sadece Türkiye kamuoyuna değil, tüm diğer ülkelere de bakın, tarafsız-objektif değerlendirmeler karşısında büyük bir linç kültürü mevcut. İşte bu, medya ve propaganda araçlarının her bir ülkede ne kadar etkili olduğunun çıplak bir göstergesi.

Sonuç olarak; Türkiye dahil tüm ülkelerin bu mecraların gelecekteki savaşta kendilerine yönelmeleri durumuna karşı hazırlıklı olmaları şart. İlaveten kara, hava ve deniz gücü kadar önemli olan dijital propaganda ordularının önemi de gün be gün artıyor.

Küçük bir örnek olması açısından: Sosyal medyada Ukrayna savaşı üzerinden, Türkiye'nin boğazları kapatmaması, Rusya'ya yaptırım uygulamaması argümanını kullanarak karalama yapılan bolca tweet mevcut. Bu, Türkiye'nin Ukrayna'ya verdiği desteğin anlatılamadığını gösterir.

Yine geçmişte de yazdığım gibi, sayısız alanda Türkiye Rusya ile karşı karşı gelirken, yer yer çatışmalarda askerini kaybederken, Batı'nın yem ettiği ülkelere Türkiye destek olurken halen Rusya'ya yaptırım yapmamakla suçlanması da propaganda eksikliği.

https://twitter.com/GrigorySivkov/status/1319543631720701953

Her ülkeye, her kente, her mahalleye, her eve bir propagandacı, siyasetçi vb gönderemezseniz. Ancak bu mecralar üzerinden yapacağınız güçlü bir propaganda ile hemen her eve ve bireye ulaşabilirsiniz. Ne var ki bugün bize açık olan bu medyanın yarın kapanmayacağının garantisi yok.

Durum böyle iken bugün bu alanlar açıkken Türkiye'nin uluslararası camiaya dönüm en güçlü propagandayı yürütmesi, bununla birlikte gelecekte bu kapılar kapandığında kendisini anlatabileceği yeni araçlar bulması şart.

Bir de not düşmek istiyorum: Yukarıda yazdıklarım ışığında Çin'in neden durmadan sosyal medya mecraları ürettiğini de daha iyi anlayabilirsiniz. Trump'ın/ABD'nin TikTok'a neden takıldığını da.

BicTech üzerine yazdığım daha önceki yazımı da bu vesile ile burada paylaşmak istiyorum.

https://twitter.com/GrigorySivkov/status/1348584859330084864