1-Şimdi gelelim son günlerde kendisini milletvekili yapan kitleye adeta ihanet ederek #AKP’ye geçme hamlesi yapan Mehmet Ali Çelebi’nin cep telefonuna başka bir kişinin telefonundaki numaraların yüklenme meselesine…
2- Mehmet Ali Çelebi tutuklandığında daha yeni mezun olmuş yirmi yaşlarda bir genç askerdi.
3- Fakat bağlantıları ve #telefon trafiği oldukça ilginçti bu bağlantıların gündemden düşmesi gerekiyordu.
4- İkinci Ergenekon davasının 20 Eylül 2010’daki oturumunda Çelebi’ye “Telefonunda eşin ve kayınvalide diye kayıtlı kişiler var. Ancak sen bekarsın. Bu numaralar da #HizbutTahrir üyesi Mahmut Oğuz Kazancı’nın telefon rehberiyle aynı. Kazancı ile ilişkin nedir?” diye sordu.
5- Çelebi, Kazancı ve bu numaralarla ilişkisinin olmadığını belirtmesi üzerine mahkeme heyeti, cep telefonunun sinyal kayıtlarının #TİB’den alınması ve telefonun da bilirkişi tarafından incelenmesine karar verdi.
6- İlk tespiti yine #İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden davaya bakan birim yaptı.
7- Emniyet mahkemeye gönderilen tespit tutanağında, “Mahmut Oğuz Kazancı’nın telefonuna ait rehber bilgilerinin, Mehmet Ali Çelebi isimli şahsa ait sim kart ve #telefon çözüm tutanağında da bulunduğu görüldüğünü bildirdi.
8- Tutanağın devamında “Konu ile ilgili yapılan çalışmalar sonucunda Mahmut Oğuz Kazancı’nın telefonuna ait rehber bilgilerinin ‘sehven’ #MEHMETALİCELEBİ ’nin telefonuna ait rehber dökümlerinin içerisine eklenmiş olabileceği değerlendirilmiştir” denildi.
9- #HTS (Historical Traffik Search) kayıtlarında ise Kazancı ile Çelebi’nin birbirleriyle irtibatlarının olmadığı, dökümlere göre Kazancı da Çelebi de, Hizb-ut Tahrir üyesi olduğu iddia edilen Ergenekon davası sanıklarından Süleyman Solmaz ile görüştüğü ortaya çıktı.
10- Bu gelişme üzerine Çelebi’nin avukatı Hüseyin Ersöz Fatih #Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
11- Konu #medya ve siyasetçiler üzerinden köpürtülerek Mehmet Ali Çelebi’nin telefonuna yeni kayıtlar yüklenmiş gibi bir hava oluşturuldu.
12- Usta bir el konuyu cemaatçi polisler Çelebi’nin telefonuna sahte delil yüklediler noktasına getirdi.
Bu konu medyada TV’lerde öyle çok işlendi ki asıl sorulması gereken sorular sorulmadı.
13- Genç bir teğmenin Hizb-ut Tahrir üyeleri ile yoğun bir şekilde yaptığı görüşmelerin arka planı, Kemal ve Neriman Aydın kardeşlerin #TSK örgütlenme çalışmaları gereği gibi konuşulmadı.
14- #Emniyet Mehmet Ali Çelebi’nin Hizb-ut Tahrir üyeleriyle 90 kez görüşme kaydının bulunduğunu, 3 ayrı Hizb-ut Tahrir üyesiyle de görüntülü olarak tespit edildiği açıklamasına rağmen hiç kimse bu ne iştir diye sormadı.
15- Aslında emniyet 28 Şubat sürecinde #Aczimendiler üzerinden kurulan tezgahın AKP’ye Hizbut Tahir üzerinden kurulmasının önlemişti.
16- Ve avukatlar #ERGENEKON davası tutuklu sanığı Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin telefonuna "sehven" yükleme yapılmasına ilişkin görevli polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.
17- #HasdalCezaevi’nde tutuklu olan Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin avukatları Celal Ülgen, Hüseyin Ersöz ve Serkan Günel o günlerde sık sık basının karşısına çıktılar
18- #Istanbul Emniyet Müdürlüğünün "Hakkında kesinleşmiş bir yargı kararı bulunmayan müvekkil hakkında ağır ifadeler kullanıldığı bu basın açıklamasında görülmektedir" dediler.
19- Tam bu sırada İçişleri Bakanı Beşir Atalay, “Ergenekon tutuklusu aleyhine delil üretildiği iddiası” ile ilgili iki müfettiş görevlendirdiğini bildirerek, “Yanlış yapan varsa cezasını görür” dedi.
20- Mecliste gazetecilerin sorularını yanıtlayan #Atalay, ikinci “Ergenekon” davasının tutuklu sanıklarından Teğmen Mehmet Ali Çelebi aleyhine delil üretildiği iddialarına ilişkin soru üzerine, bu konuda iki müfettiş görevlendirdiğini ve konuyu incelettiğini söyledi.
21- Aynı zamanda ilgililerin de yargıya başvurduğunu belirten Atalay, “Hem yargı hem idari inceleme yoluyla takip ediyoruz. Sonucu, biz de önemli görüyoruz. Yanlış yapan varsa cezasını görür” diye konuştu.
22- Emniyet yüklemenin sehven yapıldığını açıkladı. Mahkemede Çelebi’ye cep telefonundaki numaralarla ilgili tutuklamaya sevk, tutuklama, #iddianame ‘de herhangi bir suçlama yapılmadı.
23- Fakat derin iktidarın desteklediği derin ve karanlık kalemler bunu hiçbir zaman #gündem yapmadıkları gibi Çelebi sanki bu telefon kayıtları nedeniyle tutuklanmış gibi yıllarca haber yapmaya utanmadılar.
24-Bu arada Teğmen Mehmet Ali Çelebi Ergenekon davasında 18 yıl #hapis cezasına çarptırıldı.
25- Fakat derin #medya derin iktidarında desteği ile sanki Mehmet Ali Çelebi’nin telefonuna dışardan kayıt yüklenmişte Çelebi bu yüzden ceza almış gibi haberler yapmaya devam etti.
26- Yapılan suç duyurusu üzerine o zaman teğmen olan Mehmet Ali Çelebi'nin soruşturma sırasında emniyette cep telefonuna bir başka kişinin telefonundaki numaraların yüklenmesiyle ilgili dava başladı.
27- #İstanbul 18. Sulh Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya sanık olan İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Öpaydın katıldı.
28- Yargılama sırasında suçsuz olduğunu belirten #polis memuru Hanifi Öpaydın ilk sözü kayıtların Mehmet Ali Çelebi’nin telefonuna nasıl geçtiğini bilmediğini söylemek oldu.
29- Duruşmada savunma yapan polis memuru, şikayetçi Çelebi’nin telefonunu kendisinin incelediğini söyledi.
30- Çelebi’nin telefonunu bilgisayara taktığını anlatan Hanifi Öpaydın sözlerini şöyle sürdürdü. “Telefondaki rehber ve #SMS kayıtlarını incelemek için böyle yapıyoruz. Çıktılarını alarak soruşturmayı yürüten birime teslim ettim. Benim görevim zaten bundan ibarettir.
31- Diğer kişi Mahmut Oğuz Kazancı’ya ait rehber bilgilerinin incelemesini ben yapmadım. Nasıl müştekinin telefonuna geçtiğini bilmiyorum.”
32- Sanık polisin avukatı Ali Çelik de, “Müvekkilimin kullandığı bilgisayardaki program herhangi bir ekleme veya çıkartma yapmaya müsait değildir. Bir demo programdır. Hiçbir şekilde müdahale edilemez. Tek bir özelliği vardır. Takılan telefonun SIM kartı ile ilgili döküm verir.
33- Müvekkilim, eline telefon geldiğinde onun kime ait olduğunu bilmez. #Operasyonun içeriğini de bilmez.
Müvekkilimin bu olay ile ilgili herhangi bir kusuru ve kastı söz konusu değildir.” savunmasını yaptı.
34- #Sanık polisin avukatı da söz konusu kayıtlarla ilgili Çelebi’ye hiçbir suçlamanın yapılmadığını, poliste, savcılıkta, mahkemede tek bir soru sorulmadığını, mağduriyetine neden olmadığını kaydetti.
35- Yapılan yargılamalar sonunda 26 Ocak 2011'de Fatih #Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılan suç duyurusu üzerine Savcı Seyfettin Atıcı tarafından hazırlanan iddianame ile açılan ve İstanbul 18. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen dava, 28 Kasım'da karara bağlandı.
36- Karar duruşmasında #CHP Genel Başkan Yardımcısı #BülentTezcan, CHP Tekirdağ Milletvekili Emre Köprülü ve CHP Çorum Milletvekili Tufan Köse de izleyici olarak yer aldı.
37- Mahkeme heyeti sanık polis memuru Hanefi Öpaydın, üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı belirtilerek beraat etti. #Beraat kararını veren mahkeme, gerekçesini açıkladı.
38- Bu arada o polis memurunun derin medyanın abarttığı gibi #telefon kayıtlarını planlı yüklemediğinin delilleri hiçbir zaman haberlere konu olmadı.
39- Örneğin Hanefi Öpaydın telefon kayıtlarındaki bu yanlışı ilk fark edip savcılığa giderek #tutanak tutan isimdi. Ve savcılık bu 129 kayıtla ilgili herhangi bir suçlama yöneltmemişti.
40- Çelebi’nin telefonuna 139 adet numaranın yüklendiğini iddia edenler NEDEN İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi'nin yargılaması sırasında 30/09/2010 tarihli celsede Üye #Hakim Sedat Sami Haşıloğlu’nun bir sorusu ile ortaya çıktığını duymadılar.
41- Hakim Haşıloğlu mahkemede Çelebiye “Buradaki bacanak, anneanne, #Bacanak, kaynana1, kaynana2, eşim vesaire kayıtları tetkik edildiğinde, bu telefonun Mahmut Oğuz Kazancı’ya ait olduğu tespit edildi. Bu konuda bir bilginiz var mıdır?” dedi.
42- Bu celseden sonra Çelebi’nin avukatları konuya balıklama dalarak bu konuyu davayı sulandırmak için fırsat bildiler.
43- Yıllarca cemaatçi polisler(onların tabiri) Teğmen Çelebi’nin telefonuna kayıt eklediler diye propaganda yaptılar ve insanları aldatılar.
44- Peki cemaatçi polislerin komplosunu yine onların cümlesi ise cemaatçi #Hakim Sedat Sami Haşıloğlu neden ortaya çıkarsın ki?
45- Ve ayrıca Çelebi’nin telefonuna yükleme yaptığı iddia edilen #polis neden olay daha ortaya çıkmadan savcıya gidip böyle bir yanlışlık oldu diye tutanak tutsun ki?
46- Birde şöyle düşünün 15 Temmuz sonrası binlerce insan devlet kadrosunda çıkarılırken neden cemaatçi olduğu için Çelebiye komplo kuran polis hala görevdedir.
47- Çok acıdır ki bu millete yıllardır yalanları, gerçek, katilleri, kahraman para peşinde koşanları derin devletin adamları diye pazarladılar. Ve hala da pazarlamaya devam ediyorlar.
48- Birde din tüccarları var ki hiç sormayın.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
1- Son zamanlarda attığı twitlerle savcıları harekete geçirmese de toplum vicdanı harekete geçiren #SedatPeker son paylaşımları ile Yeşildağ ailesini adeta duman etti.
2- Akşam, Güneş, Star, 24 TV, 360, TV 4, Alem, Platin, Alem Fm ,Lig Radyo, #Star Matbaacılık, TürkMedya Dijital elinde bulunduran Türk Medya’nın sahibi Yeşildağ ailesini sırları sadece Sedat Peker’in anlattıklarından ibaret değil.
3-Hakkında yakalama kararı bulunan #SedatPeker , kendisine ait Twitter hesaplarından biri olan “Deli Çavuş” hesabından yaptığı paylaşımlarda Hasan Yeşildağ adından ilk olarak bir ay önce bahsetmişti.
1-24 Mart 1976'da ordunun yönetime el koymasıyla Isabel Peron cumhurbaşkanlığından uzaklaştırıldı.
2-Jorge Rafael Videla, General Agosti ve Amiral Massera'yla birlikte oluşturduğu üç kişilik bir askerî cuntanın başı olarak #devlet başkanlığını üstlendi.
3- Videla'nın demir yumrukla #Arjantin'i yönettiği Kasım 1978’de Julio Simón liderliğinde federal polis, bebekli bir çifti dindar bir örgüte üye olmak gerekçesiyle kaçırdı.
📌 Sedat Peker 2021 yılında İran’ın başkenti Tahran’da yapılan Dünya İslami Uyanış Kurultayına Doğu Perinçek’in katıldığını hatırlatarak ateist bir insanın böyle bir toplantıya katılması gayretullaha savaştır dedi…
Çin ve Rusya’nın da katıldığı toplantıya Türkiye’den Doğu Perinçek'in katılması sosyal medyada gündem olmuştu.
Peker bugün bir başka noktaya dikkat çekerek “ateist bir insan nasıl böyle bir toplantıda Türkiye’yi temsil eder diye sordu.”
1- Rivayet eder ki bir çiftçinin ambarını kendisine yurt edinen fare ve ailesi bir gün, duvardaki çatlaktan bakarken çiftçi ve eşinin mutfakta bir paketi açtıklarını gördüler.
2- Sevinç ve merakla paketin içinden çıkacak kendilerinin de nasiplenmeyi düşündükleri yiyeceği beklemeye başladılar.
3- Kendi kendilerine "İçinde hangi yiyecek var acaba?" diye düşünerek beklerlerken gördükleri karşısında adete yıkıldılar.