Thread by @1881MKA1283

Kadir Mısıroğlu'na özenen tarikatçı Abdullah Sazoğlu, Vahdettin'in İngilizseverliğini anlatan ünlü tarihçi Sinan MEYDAN'a (@SMEYDAN) bir vidyoyla kafa tutmuş. Hiç tarih bilmiyorsunuz demiş iyi mi❗

Kadir Mısıroğlu'nun peşinden devam eden bu arkadaş Atatürkün Mimber gazetesinde yazdıklarını Atatürk'ü koruma kanunundan dolayı açıklayamıyormuş!
Nedense Atatürkün annesine küfür etmekten çekinmeyenler mevzu belge göstermek olunca bu kanundan çekiniyor.

Bir kere o kanunun ismi Atatürk'ü Koruma kanunu değil. Atatürk aleyhinde işlenen suçlar kanunudur. Kanun Maddelerinde hakaret etmek, iftira atmak suçtur yazar. Belge göstermek yasak yazmaz ama adamlar türlü türlü iftiralarla hakaretler etmekten hiç çekinmez.

Sonra da sıkıştıklarında ellerinde belge varmış da kanundan dolayı gösteremiyormuş gibi gizem yaratırlar.

Kadir Mısıroğlu'nun devamı olan bu arkadaş, bahsettiği belgeyi göstermeye korkuyorsa biz gösterelim o zaman. Hem de üstadı Kadir Mısıroğlu'nun yazdığı kaynaklardan gösterelim ki belgeyle oynadılar muhabbeti yapmasınlar..

17 Kasım 1918 tarihinde Mimber gazetesinde çıkan bir haberden bahsediyor kendisi...
Mustafa Kemal gazete çıktığında halen bir osmanlı bir subayıydı. Haber çıkmadan 3 hafta önce Osmanlı Devleti ingiltere önderliğindeki itilaf devletleri ile Mondros anlaşması imzalamıştı. ++

++3 gün öncesinde de itilaf devletleri 60 gemi ile istanbulu işgal etmişti.

M. Kemal 17 Kasım 1918 tarihinde kendi parasıyla çıkardığı “Minber” gazetesinde yayımlanan söyleşisinde şöyle demiş:
“Bu harpte İngilizlerle Arıburnu, Anafarta ve Filistin cephelerinde karşı karşıya bir çok muharebeler verdim… ++

+Kalbimde kin ve düşmanlık hissiyatı yer bulmamıştır. İngilizlerin Osmanlı milletinin hürriyetine ve devletimizin bağımsızlığına riayette gösterecekleri hürmet ve insaniyet karşısında yalnız benim değil, ++

+bütün Osmanlı milletinin Ingilizlerden daha hayırhah (iyiliksever) bir dost olamayacağı kanaatiyle etkilenmeleri pek tabiidir.”
Fesligiller bu söyleşiden Atatürkü İngiliz ajanı ilan etmişler iyi mi!
Türkçe dilbigisi kurallarını bilmek önemli tabi.

Atatürk gelecek kipi içeren koşullu cümle kullanmış farkettiyseniz eğer!
Hürriyetimize ve bağımsızlığımıza gösterecekleri hürmet karşısında diye koşul koymuş..

Yani demek istiyor ki İngilizler Türk milletinin hürriyetine ve bağımsızlığına hürmet ve insaniyet gösterseydi Türk milleti İngilizleri hayırsever dost olarak görerek etkilenmeleri pek tabii olacaktı (etkileneceklerdi). Ama beklendiği gibi İngilizler hiç insaniyet göstermedi.

Atatürk de bunun Karşılığını İngilizlere fazlasıyla verdi..

Atatürk'ün konuşmasını farkettiniz mi bilmiyorum çok muhteşem diplomatik bir dil kullanmış.

Vahdettin gibi "babam Sultan Abdul Mecid'den İngiliz milletine karşı güçlü bir sevgi ve hayranlık miras kaldım. Ülkem ve Büyük Britanya arasındaki eski dostane ilişkileri yenilemek ve güçlendirmek için elimden geleni yapacağım.(sözde) ++

+Ermeni Soykırımını aydınlatacağıma dair söz veriyorum " demedi.

Vahdettin Bu açıklamayı Aralik 1918de yaptı. Hemen hemen Atatürk'ün söyleşisi ile aynı tarihlerde..

Vahdettin ile Atatürk arasındaki vizyon farkına bakın. Atatürk'e düşmanlık yapmak için karşısına Vahdettin'i koymaları Atatürk'e hakaret valla..

Vatanı işgal eden güçlere karşı savaşan Kuvayi Milliye'cileri sözde ermeni soykırımına sebep oldu diye yakalatıp astıran Vahdettin'e laf etmeyip dönemin koşulları böyleydi diyeceksin. Hatta üstüne Vahdettin Han hazretleri diyip onu yücelteceksin.

Ama diger taraftan vatanı işgal güçlerinden kurtaran Atatürk için İngiliz ajanı,hain gibi ithamlarda bulunacaksn!
Başka bir ülkede herhangi biri ülkesinn kurucusu hakkında böyle hakaret etse haddini bildirirler de dua etsinler de iyi kötü Cumhuriyet ile yönetilen bir ülkedeler.

Düzeltme: Soyisim klavye hatasından dolayı eksik olmuştur. Doğrusu Abdullah Kalınsazlıoğlu'dur.