1/18- Para çarpanı modası geçmiş bir kavram demişler ve bunu tahvil alımları sonucu oluşan fazla rezerv ve yeni para politikası operasyonel çerçevesine bağlamışlar. Yazının büyük kısmına katılmakla birlikte bazı eksiklikleri olduğunu düşünüyorum.
2/18- Rezerv para bildiğiniz gibi banknot ve bankaların merkez bankasındaki mevduat hesaplarından oluşuyor. Modern sistemde merkez bankaları rezerv para elde etme maliyetini yani faizini belirliyor. Bu faizin piyasa faizlerine yansımasını bekliyor.
3/18- Bu şekilde genel finansal koşulları etkileyerek, harcama ve yatırım kararlarını etkilemeyi umuyor. Fazla rezerv denilen şey ise bankaların zorunlu karşılık yükümlülüklerinin üstünde merkez bankasında tuttuğu fazla mevduatı ifade ediyor.
4/18- Bu kısa hatırlatmadan sonra fazla rezerv öncesi dönemde Fed ve ECB’nin para politikası çerçevelerini özetleyeyim. Fed hedef bir faiz aralığı açıklıyor. Bu faiz piyasada, bankalar arasındaki borç verme faizidir (fed funds rate).
5/18- Bankalar birbirlerine ödeme yaparken merkez bankası parası yani merkez bankasındaki mevduat hesaplarını kullanırlar. Fed geçmişte bu hedef faizi nasıl tuttururdu? Açık piyasa denilen işlemleri yaparak.
6/18- Kısaca bankalar arası piyasada gecelik faizler Fed’in belirlediği hedef değerin altındaysa rezerv paranın bol olduğu anlamına geliyordu. Bu durumda Fed tahvil satardı, rezerv parayı çekerdi ve azalan rezerv para ile birlikte faizler hedefe doğru yükselirdi.
7/18- Burada önemli bir husus var. Fed’in açık piyasa işlemlerindeki faizi sabit değildi, piyasadaki faizler geçerliydi. Bu önemli bir ayrıntı. İşte burada ECB ile devam edeyim.
8/18- ECB ise daha farklı bir operasyonel çerçeveye sahip. ECB politika faizi olarak temel yeniden finansman oranı diye bir sabit oran açıklar (main refinancing operation). Bu bizim haftalık repo ihalelerine benzer.
9/18- ECB bankaların ihtiyaç duyduğu rezerv parayı Fed’in aksine faizi sabit olmayan piyasa işlemleri yerine ihale ile sabit faizle karşılar. ECB’nin bir de bize benzer gecelik borç alma ve verme faizleri vardır. Bunlar da sabittir. Buna koridor denir.
10/18- Böylece piyasadaki bankalar arası gecelik faizler temel yeniden fonlama oranına yakın ve belirlenen koridor içinde hareket eder (Bizim ise buna ilave olarak bir de limitsiz BİST sabit faizli kotasyonlarımız var).
11/18- Fed’in de bu tip hazır imkanları var ama orada bankalar Fed’den bu şekilde borçlanmak istemez. “Discount window” iskonto penceresi denilen imkanla piyasadan borçlanamayan bankalar doğrudan Fed’den borçlanır. Burada kabul edilen teminatlar daha geniştir.
12/18- Bünyesi sağlam banka ile diğer bankaların oranları da farklıdır. Buna primary credit, secondary credit diyorlar. Bankalar dışındaki para piyasası fonlarına ulaşmak için repo imkanı da getirmişlerdir.
13/18- Tahvil alımlarıyla şu anda ABD’de bankalarda fazla rezerv vardır. Fazla rezerve faiz ödenmektedir. İşte bu sabit belirlenen faiz şu anda politika faizi işlevi görüyor. Bu faiz ve ters repo faizi sayesinde piyasadaki fed funds oranları belirlenen hedef civarında oluşuyor.
14/18- Yazıda artık fazla rezerv sistemi var, fazla rezerve faiz ödeniyor, bu faiz sabit, bu nedenle para çarpanından bahsetmek anlamsız deniliyor.
15/18- Halbuki bu uzun açıklamalardan anlatmak istediğim husus sistemde fazla rezerv olmadığında da ECB’ye benzer bir operasyonel bir çerçeveye sahipseniz belirlediğiniz sabit oranlarla piyasadaki rezerv para maliyetini etkileyebildiğinizdir.
16/18- Para çarpanının modern merkez bankacılığında yine çok bir anlamı yoktur ama bunun fazla rezervle alakası yoktur. Bankalar kredi verirken rezerv parayı zaten kullanmaz. Rezerv para bankaların birbirlerine ödemelerinde ve zorunlu karşılık yükümlülüklerinde kullanılır.
17/18- Bankalar merkez bankasından teminat karşılığı sabit bir oranla ihtiyaç duyduğu rezerv para elde edebilir. Bu maliyet piyasadaki faizleri, kredi taleplerini ve para yaratımını etkiler.
18/18- Son söz şu olsun; madem para çarpanı çöpe gitti, Fed’in eski sisteminden kalma şu sterilizasyon kavramı da bir hatıra olarak kalsın ders kitaplarında.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
1/10- GSYH, sanayi üretimi, kapasite kullanımı, ihracat artarken firmaların kredi kullanımının yavaşladığı görülüyor. Nedeni ne olabilir, olasılıkları değerlendirelim.
2/10-
Yeni borç =
+Net işletme sermayesi yatırımı
+Duran varlık yatırımı
+finansman gideri ve anapara borç ödemesi
+temettü ödemesi ve hisse geri alımı
-(FAVÖK-vergi)
-yeni hisse senedi ihracı
- nakit mevcudu
3/10- Eşitlik bize şunu söylüyor: İşletme sermayesi ve duran varlık yatırımı, finansman gideri ve anapara borç ödemesi, temettü ödemesi ve hisse geri alımı azalırsa; faaliyet karı ve hisse senedi ihracı artarsa, dönem başındaki nakitler kullanılırsa yeni borç ihtiyacı azalıyor.
1/4- Kur etkisinden arındırılmış kredilerin yıllık artış oranı %10’lara düştü. Hazine nakit açığının GSYH’ye oranı geçen yıl sonunda %3,6 iken Mayıs’ta %2,3’e geriledi. Kur etkisinden arındırılmış M3 yıllık artış oranı %11 oldu. Yani parasal genişleme yavaşlıyor.
2/4- TCMB reel faizi gerçekleşen enflasyona göre +2,4 puan, beklenen enflasyona göre +6,9 puan. Bununla birlikte risk primi yüksek (371 puan), Türk lirasının reel değeri tarihi dip seviyelerde. Enflasyon beklentileri de yükseliyor (yıl sonu %14,5, 12 ay %12,1).
3/4- Neden? Emtia fiyatları, maliyet baskıları artıyor. Üretici fiyatları yıllık artış oranı %38,3’e çıktı. Gelişmiş ülkelerdeki enflasyon endişeleri ve faiz artışı gelişmekte olan ülkelere finansal kanaldan önemli bir risk. Tamponlar önemli ölçüde tüketilmiş durumda.
1/9- 31 Mart’ta %1,74’e yükselen ABD 10 yıllıkları %1,58’e geri çekildi.
2/9- Halbuki 10 yıllık başabaş enflasyondaki yükseliş devam ediyor. Başabaş enflasyon %2,49’a yükseldi. Başabaş enflasyon, enflasyon beklentisi ve enflasyon belirsizliğini içeriyor.
3/9- Petrol fiyatları da yönünü tekrar yukarıya çevirdi.
1/16- Firmaların satış yapıp kar elde edebilmesi için i. ihracat yapmalı ii. tüketici kredileri artmalı ya da iii. kamu harcamaları artmalıdır. Yurtiçi borçluluk yaratmayan birincisi. Basitleştirerek anlatmaya çalışayım.
2/16- Üretici bankadan üretim maliyetleri için 100₺ kredi kullansın. Ürettiği malı 200₺’ye satmak istesin. 50₺’si faiz gideri, 50₺’si kar olsun. Firma kredi kullandığında hesabına 100₺ geçer.
3/16- Firma harcama yaptıkça kendi mevduat hesabı azalacak vatandaşın mevduatı artacak (üretim maliyetinin emekten oluştuğunu düşünelim). Firma malını 200₺’ye satacak ama vatandaşın hesabında 100₺ var. Açık nasıl kapanacak?