Thread by @AhmetyozgatDD

3. Malum, “Faiz-Dolar Savaşı, ortalığı toz dumana boğmuş durumda. Bu anlamda muştuyu sona saklamayalım ve en başta verelim: Türkite’nin 21. Yy’ına çökmeyi kafaya koymuş olan Alman Ekolü, görünenin aksine savaşı, bir kez daha kaybetti. Ama çok kolay kaybetti be abi!

4. Zaten Çapulcuların sokağa dökülmesi, bu mağlubiyetin öfkesiyle son bir çırpınış olarak okunmalı.
Erdoğan; bu sefer savaşı “ters köşe”den saldırarak kazandı. İlginç bir zafer! Bu nedenle anlaşılması zor…

5. Anlayan anladı tabii ki. Ve anlayanlar, halk tarafından henüz gerçek anlaşılamadan “Erdoğan İstifa” çığlıkları atarak, giderayak umudu diri tutmaya çalışıyor/çalışacaklar.

6, Konuyu, “DD Düşünce Sistematiği”ni en iyi anlayanlardan biri, belki de birincisi olarak tanımladığımız, Dostumuz Sevgili Recep Özbay’la konuştuk. Can alıcı cümle olarak dedi ki Özbay; “Bu ekonomik saldırı, 15 Temmuz’un rövanşı olsa gerek abi!”
***

7. Bizce de… Tespit doğru! Bilindiği gibi 15 Temmuz'u, Frankfurtçular (Yani Federalistler... Almanya’daki Binyılcı Amerika…) yaptı, diyegeliyoruz.
Şöyle k,... 2016 Temmuz’unun ilk haftasında; Amerikan ve Alman Binyılcıları; NATO Zirvesini, Varşova'da topladılar.

8. Amaçları, ölmüş “Sovyet Kızıl Ordu'su”nun müktesebatı üzerinde, “Binyılcı NATO’su” planlamaktı. Planladı ve oluşturdular da. Bu yeni NATO'nun, ilk Operasyonu Türkiye’de 15 Temmuz Darbesi ve İşgaliydi.
Malum, başarısız oldular.

9. Yani “Frankfurt Federal Alman NATO’su” bir hafta içerisinde, yandı-söndü ve geçersiz oldu.
O günden beri, NAZİST Almanlar ve Türkiye’deki Alman Ekolü Devşirmeleri, burnundan solumakta.

10. 15 Temmuz başarısızlığı üzerine; Fransız Tapınakçıları, “Avrupa Ordusunu kuralım!” diye konuşmaya başladılar. Hala konuşuyorlar.
Ama Alman Tapınakçılarından yüz bulamıyorlar çünkü onlar Amerikan Tapınakçılarına (Küresel Binyılcılara) beyinden bağlanmış durumdalar.

11. Ve Türkiye’den alacakları “15 Temmuz İntikamı” ve 21. Yy. Siyasetini Bavyera’ya bağlamak hedefi var.
Nasıl olursa olsun!

12. Peki, şimdi soru şu: Neden Binyılcı Amerika ve Binyılcı Almanya'nın ortaklığı olan “Frankfurt Ekolü” 2016’da, bir “Yeni NATO” inşa etmek istedi?
İstedi çünkü “Varşova Zirvesi”nden iki sene önce (2014’te) Kraliçe, Siyasi Sahaya inme kararı aldı.

13. Bu kararla Londra'da bir NATO Zirvesi toplayarak; bu Askeri Paktın dizginlerini ele geçirdi ve Orduyu, “İngiliz NATO”su haline getirdi.
NATO, hala İngiliz NATO’su. Ve Danimarkalılara emanet. (Ti...)

14. Ancak birkaç ay önce, Brüksel'de toplanan Zirvede Kraliçe; NATO'ya Papa’yı, Yüzyılcı Amerika'yı ve Türkiye'yi ortak etti.

15. Ve Türkleri, “NATO Görevi"yle Afganistan'a Yani Asya'nın ve Dünyanın Merkez Çatısına gönderdi.
Türkiye de oradan başlattığı yürüyüşle arkasına, Türk Devletlerini takıp İstanbul'a geldi.

16. Ve 12 Kasım’da NATO'yu, “Türk NATO’suna çevirmek için bir “İmparatorluk Temeli” attı "Türk Devletleri Teşkilatı"nı hayata ve Tarihe geçirerek.

17. İşte bu hamle, Alman ve Amerikan Binyılcılarının Dijital İttifakı tarafından hiç hoş karşılanmadı.
Bu nedenle Düşük Şansölye Merkel, Ankara'ya yollanarak Erdoğan, ikna edilmek istendi: “Sen de bize katıl!” denilerek.

18. Fakat Erdoğan reddetti, bu daveti.
Hatta Ziyaretin arkasından da Afrika'daki Alman Sömürgelerini fethe çıktı.
Bu tavır ve hamle karşısında Almanlar son kez çıldırdı. Ve de Dolar üstünden, Operasyona geçtiler.

19.Gelin görün ki... Bu sefer de Erdoğan çıldırdı.
Ve her zaman olduğu gibi Savunmada kalmadı. Ve “Ters Köşeden” saldırıya geçti; yükselen Dolara karşı Faizi düşürerek...

20. Böylece Siyaset ve Siyasi Mücadele Savaşa dönüştü. Gün itibariyle Binyılcı Federal Almanya ve Amerikan Binyılcılarınca (ve de Seferadlarlarca oluşturulan) Dijjital İttifak, Türkiye'ye savaş açmış durumda.

21. Bu sefer, Türkiye de “Kısasa kısas!” diyerek onlara açtı karşı savaşı. Savunmadan, saldırıya geçti.
Kısaca... Alman Dünyası ve Amerikan Binyılcılarıyla savaşıyoruz.

22. Peki ne olacak Türkiye'nin hali?
Dolar yükselecek, Faiz düşecek.
Doların yükselmesi, bir anlam ifade etmiyor/etmeyecek. Zira Türkiye, düşen Faizle “Üretim Ekonomisi”ne geçip kendi Dolarını kendi alın teriyle ve helalinden kazanmak ve boyunduruktan kurtulmak istiyor.

23. (Hatta “Türk Malı” Dolarını üretip kendi parası üzerinden kazanç temin etmek ve mazlumlara da kazandırmaya kararlı.)

Bu arada yani “Savaş Esnasında” oluşan zararı doğrultmak için devrede olanlar var… Mesela Kraliçe...

24. Bu çerçevede; Londra’nın görevlendirmesiyle (daha düne kadar, ABD Binyılcılığının kulu olan) Abu Dabi Emiri Zayed, (Bir işaretle) Dolar getiriyor bugün.

Ve Almanlar, /tabii, ABD Binyılcıları dahi) bir daha çıldırıyorlar

25. Ve “Alman Ekolü Çapulcuları”nı sokağa sürüyorlar kaybetmenin öfkesiyle. Çapulcular da "2023'ü garantilemişken, Erdoğan'ın Faiz iğnesini dürtmesiyle bir anda sönen balonlarının ellerinde patlaması nedeniyle ve öfkeyle) sokaktalar.

26. Recep Özbay dedi ki: Zaten abi! Bu durumu, Ekonomistler ve Medya Yorumcuları da anlamdıramıyorlar. Bir saldırı var da niye?! Dün bu saldırı, açık bir şekilde sahadaydı. Kurdaki oynaklık; tarif edilemez bir şekilde, Liranın değer kaybında kendini gösterdi.

27. Buna karşın; Merkez Bankası'nını piyasaya müdahale etmesi bir alışkanlıktı. Ama etmiyor. Ve Devlet, metanetini koruyor. Niye niye? Ve tabii ki yorumcular da bunu anlamdıramıyorlar. Olayın perde arkasını tam net bilmeyince, analiz etmeleri imkansız oluyor.

28. Bu imkansızlık içinde, herkes şaşkın. Fakat Derindünya Düşüncesinde/görüşünde olan Derindünya Ailesi, “Oyunun başını ve sonunu” bildiği için perde arkasını yazıyor, okuyor, görüyor, anlıyor Sevgili Ahmet abi…”

29. Kısa bir ara...

30. Geldik şükür! Devam edelim... Hamle, (ya da filim) her zamankinin aynısı… Türkiye'deki Almancı ve Amerikan Binyılcı Ekol, Piyasadan Dolar emip matematiği yükselterek başladı saldırıya.
Erdoğan, onlara yardımcı oldu bu konuda ve faizi düşürdü.

31.Dolar bir de bu sebepten pik yaptı. Almanik Mankurtlar;bu sefer heyecanlandı ve daha yüksek kurdan tekrar tekrar alım yaparak kısır döngüye girdi. Hala yüksek fiyattan, Dolar almaya devam ederek, ortamı körüklüyor. Bir kısım Halk mensubu da "tuz" alıp koşuyor Döviz bürolarına.

32. Bu sürecin sonuna doğru; Stokcu Ehlinin, Dolar alacak Paraları kalmadığında; tüm yatırımları en pahalı Dolara bağlanmış olacak.
İşte, o an Devletin amaçladığı ve beklediği an olacak.

33. Ve Türkiye, BAE’den gelen, (yetmezse Hazineden takviyeyle oluşturulan soğuk) Doları pompalayarak, bir anda piyasadaki fiyat ateşini düşürecek.
Ve aynı anda; (bu süreç zarfında tek tek tespit edilen) bu “Dolar Kara borsacısı” güruha operasyon çekilecek zannediyoruz.

34. Çoktan hak ettiler zati! Ve Böylece Devlet; Sanayie değil de Dolara yatırım yapan “Boğaziçi Baronlar”ı başta olmak üzere, (büyük küçük tüm) Karaborsa Dolarcıların hepsini iflas ettirmeyi amaçlamakta ve illa ki ettirecek de.

35. Ardından… Türk Devletleri Teşkilatının kararıyla ortak paraya geçilecek, Dijital Ortak Paraya... Afrikalıların da katılacağı bir “Dünya Parası” olacak bu.
İşte, bu parayla Türkiye'de yeni bir Maliye, yeni bir Hazine, yeni bir Sermaye oluşturulacak kanaatimizce.

36. Yani artık; Boğaziçi Dükalığı ve Binyılcı Aryanik Patronlar Devri kapansın istiyor Devlet. Hanif Patronlar ve Hanif Sermaye üzerinden yeni bir “Ekonomi Modeli” inşa edilecek gibi görünüyor yakın gelecekte... İnşallah Amin!

37. Recep Özbay: “Sevgili Ahmet abi, 10 Elçi Olayı gibi bu da ellerinde patladı desene… Esasında; zaten bekleniyordu. Süreci Galler, Kraliçe ve Erdoğan kendi hanelerine kullandı diyebilir miyiz?

38. Anlaşılan o ki... Büyük Devletimiz, her şeyin planını, her ayrıntıya kadar planlamış belli. Derindünya’nın bakışı da işte böyle bir şey oldu Sevgili Ahmet abi. Bakış açımızın genişlediği ve anlağımızın yükseldiğinden beri, olan biten her şeyi zorlanmadan anlıyor..........

39..... ve kolayca çözebiliyoruz. O halde... Derindünya Düşüncesi ve Ailesi; artık kabuğundan çıkarak satha yayılmalı. Bunun tam zamanı diye düşünüyorum. Hanif Türkler artık “savunma pozisyonunda” durmamalı ve Yeni Kızılelmalarına doğru atılmalı. İnşallah!”

40. Evet sevgili Recep katılıyoruz sana! Bizim anladığımız da o…
Kraliçe ve Erdoğan; “Şişen Dünya Siyaseti”nin bir savaşa dönmeden, Hırsından gözü dönmüş olan Almanları; bir kez daha, arkalarının üzerine oturtmayı başardı/başaracak gibi.

41. Zira bu sıkışıklık esnasında, Dolara karşı hamle yapan Erdoğan'ın başarısını gören Almanlar, acul bir ifadeyle Amerikan Binyılcılarından, derhal Dijital Şifrelerin kendilerine verilmesini ve bir üst seviyeden karşı hamleyi yapmak isteyeceklerdir.

42. Ancak Kripto Binyılcılığın buna yaklaşmayacağı kesin! İşte, o zaman anlaşılacak; Binyılcıların, bir kere daha Almanları kandırdığı... İşte, asıl o zaman çıldıracak Derin Alman Aklı ve Habsburglar.

43. Zira bu çöküş; 1. ve 2.’den sonra 3. Dünya Savaşının da üzerlerine devrilmesi anlamına gelecek ki… Bu enkazın altından, bir doğruluşun potansiyeli yok Alman Milletinde. Bu son doğruluştu, son çöküş olmakta! Hadi, geçmiş olsun! Artık Almaya, Gurbetçilerin yedinde…

44. Bu arada, yazıya şunu da eklemek lazım... (Her zaman olduğu gibi keskin burunlarınca kokuyu alan) Sefarad Yahudileri; gidişatın, Erdoğan ve Kraliçe lehine olduğunu, kısa bir süre önce anlayarak, Türkiye ile kontak kurdular.

45. Birkaç gün önce; İspanya Başbakanının, Ankara'ya Ziyaretinin (iki ipinden birini) buraya bağlamak lazım (diğer uç da Latin Türk İttifakıyla ilintili).

46. Ankara’da İspanyollarla ortak yatırım konuların konuşulması, Sefaradların; Türkiye’yle ittifak için yol aradığının bir işareti olarak algılandı tarafımızdan. Ve kanaatimizce Erdoğan; buna olumlu karşılık vermiş olmalı. Dijital İttifaktaki çatlağı gördüğü için…

47. Doların yükselişi konusunda; kendisi de müdahil olmuş olabilir. Yani sadece Faizi düşürerek değil, piyasadan dolar çekerek de diyelim. O nedenle Televizyon ekranlarından; kendine son derece güvenen ve yakın geleceği bilen hatta planlayan bir Erdoğan profili yansımakta.

48. Ve hatta bunu açık açık söyleyen bir Erdoğan var halkın karşısında; “Biz ne yaptığımızı biliyoruz! Ve biraz sabredin…” diyor o Erdoğan. Lakin anlayan az! Oysa Devlet adına Cumhurbaşkanı; kurulan oyuna hakim. Çünkü bizzat kendisi, her iki tarafta da oyuncu durumunda.

49. Hülasa… Bu sefer, Alman Ekolünün kökünün kazınacağını ima ediyor Başkan! Yani bu sefer tamam gibi İnşallah!

50. Ve bir başka hususta söylenecek söz şu... 2022 Ocak Ayı ile ilgili olarak, maaşlar da hiç kimsenin beklemediği bir atak yapabilir Erdoğan. Yani 2023'ü parasıyla satın alıp bir "Yeni Türkiye"nin inşası için girecek Seçime… Allahualem inşallah!

51. Bir süre önce veda ziyareti için Türkiye'ye gelen Merkel muhalefetteki dağınık ekollerin hepsini Alman ekolü çatısı altında toplamıştı. Şimdi bu devlete ve iktidara kolaylık sağlayan bir pozisyon olarak toptan çökertiyor.

52. Yani ekonomideki Alman ekolü ile siyasetteki Alman ekolünün sonu göründü. Bu hamlelerin devamı olarak medyadaki Alman ekolü topun ağzında... Yani bundan sonra Türkiye'de Almanların esamesi okunacak mı. derseniz. Tekin durursa... .

53. Ya yerli Alman Ekolü... Bir süt dökmüş kedimiz olacak bundan böyle...
Bu temizliğin bir yansımasının; Putin tarafından, Rusya'da da örnek alınacağı kanaatindeyiz. Ve dünyanın diğer ülkelerinde de...

54. Almanları ayartıp/kandırıp “Dijital İttifak”ta birleştirerek, “Karşı Kamp”ı oluşturan, Dijital Amerikan Binyılcıları; akılları sıra, Alman Dünyası Coğrafyasına (yani Avrupa'nın orta yerine) taşınarak, saklanmak niyetindeydi.

55. Amacı; Türkiye ve Rusya üzerinden açılan “İki Avrupa-Asya İmparatorluğu” kurup onların Siyaseti üzerine bina ettiği “Yeni Soğuk Savaş”la 21 Yy’ı ifsat edecekti. Yani Kuzey Türklerine karşı Güney Türkleri Gerilimi (gerekirse Savaşı)ydı amaçlanan. Ancak bu plan çöktü. .

56. (AB’nin Başkentindeki NATO Zirvesi Darbesiyle) Brüksel’i ele geçiren Kraliçe, Alman Dünyasında bir Binyılcı Sızıntıya engel oldu. Hamle bitmedi. Şimdi, NATO; Almanya’da da bir “Alman (Binyılcı) Ekolü” Operasyonuna başlayacaktır.

57. Operasyonun; “Alman Aklının Dinamiği” diyebileceğimiz “Hanedan Kuyuları”na da ineceğini tahmin etmek zor değil. Hatta “Bavyera Aydınlanmışlarını (yani İllüminati’yi de) hedef alacağını yazalım. Zira o, "Derin Masonlar" da saman altında...

58. Yani Habsburglar; sadece, Windsorlar tarafından bir kere daha yenilgiye değil ölüme koşturulacak gibi büyüyor Babilli öfkesi. Bu nedenle Avrupa'da Binyılcı Sürek Avı, her alanda en derin ine dahi ulaşmak zorunda.

59. Çünkü Binyılcılara; Avrupa'da da yer yok. İşte, bu nedenle bir kere daha sonlarını gören Binyılcı Aklın Ezoterikleri, yeniden Amerika'ya dönmüş gibiler.

60. Son 20 günden beri; Amerika'da yaşanan İsyan Olayları, Binyılcıların, tek umudunun yeniden, Amerika'yı ele geçirmek olduğu fikri sabiteye dönüşmesinin sonucu. Fakat Yüzyılcılaştırılmış olan Başkan Biden Ekolü’nün buna müsaade etmeyeceği kanaatindeyiz.

61.Buna karşı;Binyılcıların nihai fikri ülkeyi bölmek olacaktır. Lakin bu fikir, Galler Masasında nasıl bir yankı bulur, belli değil. Hemen yankı bulmaz demeyin. Zira “Binyılcı Akıl”ın,Britanik Hanedanlardan birinin “Yeddi Emin”liğine terkedilmesi de Masanın seçeneklerinden biri

62. . Yani artık “Özgür Binyılcılık Klasörü” kapanıyor dense yalan olmaz. Ama bunun yerine, “Göz ve Gözetim Altında” olacak bir Binyılcılıktan söz edebiliriz; ABD’nin birkaç Eyaletini kapsayan bir bölgede...

63. Son söz olarak… 2002-2023 Süreci genelinde, özellikle bugünleri/bu yılı bağlayan, 14 Haziran Brüksel NATO Zirvesi ile Glasgow ve 12 Kasım İstanbul Kengeş Zirvesi arasındaki dilim içerisinde, kımıldayan tüm yaprakların.............

64. Türkiye lehine yazıldığını ve hızlı bir şekilde, İstanbul'u; Dünyanın Siyaset, Finans ve Ticaret Merkezi olma haline doğru ittirdiğini söyleyelim.

65. Hülasa… Yine korkacak bir şey yok, Şükür! Devletimiz; Yeni Dünyayı Kurma Oyunlarının, tam göbeğinde ve kendi lehine ataklarla “Zafer”e doğru koşuyor.

66. Bunu; Devlet Bahçeli’nin, son bir hafta içindeki konuşmalarında görülen, son derece umutlu ve Hükümetin başarılarını, kendi başarısı sayan eğilimde de gözlemlemek mümkün. Oysa on gün kadar önce; “Esasında, biz Muhalefetiz!” demişti.

67. Kısaca; Düşük Şansölye Merkel’in; Zaferi ve Hezimeti yaşaması arasında, sadece on günlük bir zaman geldi, geçti. Erdoğan’ın, Hezimetten Zafere koşusu ise sadece üç günden ibaret oldu. Muhalefetin; Zafer ve Hezimet aralığı ise dünle bugün…

68. Ya Halkın tarifi? Algı Operasyonları ve Karartma Propagandalarının etkisi dün nasılsa bugün de öyle, diyelim. Müminleşmek/Hanifleşmek şart! Yoksa “Nankörler”den sayılabiliriz… Ve “Göçmen Kuşlar” uçar ve konar başka bir çayıra!
***

59. Efendim! Konuyu burada noktalayalım. Ve her zaman olduğu gibi diyelim ki… Fakir, yine bir Pinokyo masalı anlattık siz büyüklere. Oysa hakîkati, Aliym Olan Şanı Yüce Allah biliyor! Azze ve Celle…
***