Thread by @AhmetyozgatDD

4. Kanaatimiz, “Bir gün anlaşılacağız!” yönündeydi. Mart başında Papa’nın, Irak’a gidip “Yeni Babil’i kurmaya geldiğini söylemesi, bizi doğrulayan bir kanıt oldu.

5. Zaten son dilimde,“Jargonumuzu ve Terminolojimizi” kullanan ve dolayısıyla “Tezimiz” doğrultusunda yazıp çizenler epey çoğalmıştı. Papa Ziyaretinden sonra ve hızla “Derindunya Tezi”nin yorumcuların reddedemeyeceği aksine düşünce devşireceği bir harman olacak zannımızca. Olsun!

6. Bilginin cimrisi değiliz! Zira Bilgi Şanı Yüce Allah’ındır! Hakkımız helal!
İkinci not: Son bir hafta Facebook DD Sayfamız kapalıydı. Bir Rus Hacker’in saldırısına uğramıştık. Neyse ki Teknik Yönetmenimiz Sevgili Yusuf Kemal açtı.

7. Derindunya'nın Sevgili Kardeşlerinden, Bülent Beyaz dedi ki: "Ahmet abi, öncelikle elinize, emeginize sağlık! Yazılarınızı, büyük bir dikkatle ve heyecanla okuyorum. Sizden bir istirhamım olacaktı…

8. Yüzyılcılar ve Binyılcıları, bir şablon şeklinde veya madde madde yazar mısınız? Kimin Mısır, Kimin Babil Ekolünden olduğunu anlamak ve konuları daha iyi kavramak adına..."

9. “Vatikan’da neler oluyor?” başlıklı makalemizin Twitter paylaşımını takip eden Sevgili fatih33’de dedi ki: "Ahmet abi... Kafam çorba oldu. Binyılcı kim, Yüzyılcı kim? İngiltere ve Almanya hangi kategoriye giriyor?"
***

10. Zaman zaman “Derindunya YouTube Kanalı”mıza girdiğini öğrendiğimiz; Gazete ve Televizyonlarda Analiz yapan Popüler Yazarlardan bir muhterem zat; Derindunya'mızın İdarecilerinden olan Ssvgili Abdülhakim Ak aracılığıyla bize, Selam gönderdi.

11. Ve Binyılcılık,Yüzyılcılık kavramlarının ne anlama geldiğini öğrenmek istediğini ve Galler Masasıyla ilgili bilgi almak niyetinde olduğunu bize ulaştırdı. Biz de ona cevap olarak aşağıdaki mesajı yazdık.

12. Yani anladığımız o ki bizi, birkaç yıldan beri takip eden Ergüven felsefe müziği öğrenmek ve bundan sonraki yazılarını bu manada yazmak arzusunda. Bu güzel bir gelişme bizim açımızdan Zira Ergün ile birlikte Türkiye analiz ve yorum dünyasına da açılmış olacağız.

13. Yani bizi dinlemeyenler bizim düşüncelerimizi her gün üzerinden öğrenme fırsatını yakalamış olacaklar. Bu anlamda yorum Dünyası bizim şarbonumuz ve oluşturduğumuz terminolojik felsefe üzerinden anlayacak ve anlatacak. Şanı Yüce Allah'a ne kadar şükretsek azdır!

14. Zira şükür ki doğru olan yorumları yapmışız hamdolsun. Selam ve dua ile...

Kanaatimiz o ki Türk siyaset yorumcuları 20. Yüzyıl ezberleri ile konuştukları için 21. Yüzyıla dair yanlışa düşmekten kurtulamıyorlar.

15. Bu yorumcuların ortak noktasına göre; dünya Siyasetinde iki güç mücadele ediyor: Küreselciler ve Ulus Devletler...

İşte, yanlışlık burada başlamakta. Yani gömleğin yanlış iliklenen birinci düğmesi bu!

16. Yorumcuların “Küreselci” şeklinde işaret ettikleri güç ise aynı bedende “İki Amerikan Devleti”nden biri... “Kripto Amerika” ve “Ezoterik Amerika” veya “Sızıntı Amerika” ya da “Hayalet Amerika” hatta “Enternasyonal Fetöcü Amerika”da diyebiliriz buna.

17. Yahut “Dünya Amerika”sı da demek uygun düşer yapılanmaya.

(Ama "Derin Amerika" değil. Zira Amerika'nın biztihi kendisi bir "Derin Yapı" olarak formatlı... Kadim Mısır ve Babil'in Derinliği... Hanedanların ve Finans Kapitalin Derin Şirketi... )

18. Dönelim Kripto Amerika'ya... Bu hususta bilinmesi gereken malumatsa bu yapının; Amerikan Siyasetindeki temsilcisi, Demokrat Parti olarak karşımıza çıkıyor. Pentagon'un, ülke dışındaki orduları da bu saklı güce ait...Başta Ortadoğu'daki Cent-Com ve Avrupa'daki Euro-Com gibi...

19. İşte; biz fakir, bu Amerikan Devleti'ne “Binyılcı Amerika” diyoruz.

Diğer Amerikan Devleti ise “Beyaz Amerika” ve “WASP Amerika”sı diyebileceğimiz Devlet Formatı olup bu Yapı, Amerikan Siyasetinde, Cumhuriyetçiler olarak biliniyor.

20. Biz bunlara da “Yüzyılcı Amerika” adını vermekteyiz.

Garip ama bu “İki Amerika” savaş halinde, epey bir süreden beri.

Diğer Devletlerin Savaşları da bu "İki Amerika Savaşı"nın yan muharebeleri durumunda.

Kimse fark etmese de durum bu!

21. Mevzubahis Savaş , 2001'de İkiz Kuleler'in patlatılması ile günyüzüne çıktı.

İkiz Kuleler'in sahibi olan “Binyılcı Akıl” kendi kulesini patlatarak başlattı Savaşı. Ve taraflar, aynı ülkede var olmalarına rağmen, 20 yıldır savaşıyorlar.

Peki, niye savaşıyorlar?

22. Yerküreyi ele geçirmek için elbette! Tek Dünya Krallığı/Dünya İmparatorluğu/Dünya Devleti kurmak niyetindeler.

Bu nedenle her iki Amerika'da, "Küreselci" vasfını haiz.

23. Dendiği gibi... Bunlarla birlikte; Mücadele sahnesinde görünen devletler de bilerek ya da bilmeyerek; bu Binyıl-Yüzyıl Küreselci Savaşının taraftarları durumunda.

24. Başta İngiltere olmak üzere: Almanya, Türkiye, Rusya, Çin, Fransa...

Ve ikinci katmanda; Hindistan, İran hatta Arap Dünyası adına Suudiler ve Emirlikler ile Mısır ve de Yunanistan…

Üçüncü katmanda "2 Yahudi" Seferadlar ile Siyonist Aşkenaz İsrail, taraf durumunda.

25. Dolayısıyla bunların hepsi, aynı zamanda Küreselci Devletler olmakta...

Mesela; Türkiye'nin Küreselciliğinin adı, "Cihanşümul Türkiye Devleti” ya da “Cihangir Türkiye” olarak tarif edilebilir. Hem de MÖ 800'den beri... Saka Türkleriyle başlayan bir Cihangirlik bizimkisi.

26. Bu saydıklarımızın dışında etliye sütlüye karışmayan, iddiasız ülkelerin adına da Ulus-Devletler denmesinde bir mahsur yok!

Onlar bir kenarda Küreselcilerin mücadelesinin sonunu beklemekte çünkü.
***

27. Küreselcilik anlaşıldığına göre...

Şimdi, tekrar soralım: Binyılcılık ve Yüzyılcılık ne, ne zaman çıktı ve ne ifade ediyor?

Evvela şunu söyleyelim: Bunlar, Derindünya Felsefesinin ortaya attığı Yeni Kavramlar... Ama yeni durumlar değil! Tarihi arka planları var!

28. Malum, Teolojik anlamda dünya, Dualist/İkici Siyaset düzleminde ve iki aks üzerine oturtulmuştu ta başlangıçta: Adem ve Şeytan öznesinden hareketle “HAKK ve Batıl” diyebiliriz, bu Dualizm'e /İkici duruma...

29. Çağlarboyu tüm savaşlar; işte, bu “Hak ve Batıl”ın Mücadelesi olarak yapıldı. Tufan’dan öncesi dahil…

Tufan’ın eşiğinde; Batıl’ın değişimi ve kendi içindeki rekabeti sonucunda, dünyada iki güç ortaya çıktı: Rivayete göre, Atlantis ve Mu!

30. (Bu İsimler önemli değil. Mesele, iki karşıt ve "Kötüniyetli Güç"ün ortaya çıkması ve Kronik bir Katastrof Dönemi biteviyeliğiyle Dünyayı ifsat, insanlığı huzursuz etmesi…

31. Batılılar, bu iki güce, “Atlantis ve Mu Medeniyetleri” dedikleri için biz de aynı ifadeleri kullanmak durumunda kaldık. Bizim anlatmak istediğimiz çerçevede “İki Batıl” demek çok daha reel olsa gerek.
Her neyse!)

32. Dendiği üzre ve aslında, Atlantis ve Mu, “Hakk ve Batıl” değil; “Batıl’ın İki Gücü”ydü.

Ve bu iki Batıl gücün rekabeti, bir Nükleer (ya da benzeri ölçekte yıkıcı bir) savaşa varıp dayandığında; Hakk’ı temsil eden "3. Güç" ise Hazreti Nuh'tu.

33. Hazreti Nuh, savaşı engellemeye ve İnsanlığı Hakk’a davet etmeye çalıştı fakat başarılı olamadı. Bu nedenle bu İki Batıl Gücün tepesine, Tufan indi.

"Şanı Yüce Allah'ın Dünya Projesi"nin birinci perdesini kapattı. Aslında, "İnsanlı 1.0" oradaydı. Bitti...

34. İnsanlığın kökleri olarak Hz: Nuh ve İnananlar, olağanüstü bir gemiyle Tufan’ı yardı ve geçti bizim zamanımızda...

Ve fakire göre; "İnsanlık 2.0"ı başlattı.

Bir huzur ve sessizlik devresinin nihayetinde; Batılın İki Gücünün, bir biçimde, tekrar şekillendiğini görmekteyiz.

35. Ve tekraren başladı, “İki Batıl”ın savaşı ve devam etti geldi. Yazının olmadığı Karanlık Devirler derinliğinde.
Bunların somut hallerini Tarih; bize, “Mısır ve Babil” olarak yazmakta.
Babil ve Mısır'ın rekabeti, günümüzde hala devam ediyor: Binyılcılar ve Yüzyılcılar olarak.

36. Bunlara Binyılcı ve Yüzyılcı dememizin nedeni ise... Mısır Ekolü Ezoterik Gücün Komuta Karargahı, Dünya Küresel Planlarını biner yıllık yapmakta. Babilci Güçse Yüzer Yıllık Planlar dahilinde yürümekte Dünya Emperyaline.

37. Yukarıda; ABD içerisindeki “Amerikan Binyılcıları”ndan söz ettik ya... Bir de Avrupa Binyılcıları var. Günümüze yakın Tarih içinde; asıl Binyılcılığın kurucusu Avrupalılar olmuştu. Bunların bin yıl evvelki adı “Tapınak Şövalyeleri”ydi. İşte,Haçlı Savaşlarını, bunlar başlattı.

38. Papa"yı ve Fransız Hanedanını kışkırtarak başardılar 200 Yıllık “Hilal ve Haç” kavgasını. O zamanda, “Tanrıyı Kıyamete Zorlayan” da “Binyılcı Şövalye Gücü”ydü.

Dememiz o ki 1000 yıl evvelki “Kıyamet Savaşı” Haçlı Seferleri şeklinde cereyan etti.

39. Ve Şövalyelerin, “Bin Yıllık Planları” zamanın Selçuklu Oğuz Türkleri tarafından akamete uğratıldı.

Bunun üzerine; 2 Yüz sene sonra, “Şövalye Tapınakçı Binyılcılar” Fransa'ya geri döndüler. Ve Fransa ile Papalık'ı ele geçirmek için komplolara başladılar.

40. Lakin başarılı olamadı ve Fransız Kralı tarafından, “Molay Operasyonu”yla dağıtıldılar. Şövalyeler de Mason Localarına saklanarak; Molay’ın intikamını, 400 sene sonra Fransız İhtilali ile aldılar Capetian Hanedanından.

41. O günden beri Fransa, bir “Binyılcı Devlet” olarak varlığını sürdürüyor. İsviçre de Şövalyeler tarafından kurulan bir Binyılcı Devlettir.
Portekiz de Malta da…
Bir diğer Binyılcı Devleti'n de 1945'ten beri, “Amerika'nın Yarısı” olduğunu söyledik üstte.

42. 1993'te, Tiennenman Darbesiyle birlikte, Çin'in içine sızdırılanların kurduğu, “Liberal Çin Devleti”nin de Amerikan Binyılcılarının kontrolünde olduğunu yazalım burada.

(Korona'dan beri, Çin Siyasetinin karışık olduğunu da belirtelim. Ortam durulmuş değil hala.)

43. Gerek Amerika'nın ve Çin'in yarısında, gerek Fransa'da hak sahibi olan...
Bununla birlikte, 70 yıldan beri, dünyanın tüm Devletlerine sızmış ve yerel Fetöcüler şeklinde varlığını sürdüren Binyılcılık;
Din kökenli Ezoterik, Tanrıyı Zorlayan, Kıyametçi bir yapı olup…

44. Binyıl Ekolü olarak tarif edilebilir. Bunlar, köken itibariyle “Kadim Mısır Dininin, Karnak Tapınağının Rahipleri”ne intisaplıyorlar kendilerini.

Ve tabii, "Rahipoğulları"nın devşirdikleri: Yahudiler, Kriptolar, Masonlar, Mistikler vs.
***

45. Bunların dışında...
Dünyada, bir başka, “2. Versiyon Binyılcılar” daha var.

46. Onlar ise kendilerini Kadim Mısır'ın Firavun'una bağlıyorlar. Ve Mısır Kökenli Dünya Hanedanlıklarını oluşturuyorlar. Bu hanedanların en bilineni, Avusturya Habsburg Hanedanı olarak, Tarihte ağırlığını koymuş durumdaydı. Yeraltında ve sessiz olsa da hala ağır!

47. Bunun dışında; 1. ve 2. Dünya Savaşı'nda yenilen ve Devletleri elinden alınan Hanedanlıklar da bu kategoriden sayılmak durumunda. Yani Mısırcı!

Osmanlı'da, Rus Çarları da bu sıralamaya dahildi. Onun için kaybettiler savaşı.

48. Ve tabii; Fransız Capet Hanedanlığı, İtalyan Savoy Hanedanlığı… Daha öncenin düşük Hanedanlıklarından İskoçyalı Stuartlar, Fransız kökenli Britanya Hanedanlarından Tudorlar vs.

49. (Genel anlamda; Burbon hanedanlığı da Mısır Ekolünden. Ama günümüz İspanya Monarkları ve Lüksemburg Dükleri de Burbon kollarına mensuplar. Ama iktidardalar.

50. Hala İktidar oluşlarının nedeni, 2.D.Savaşı esnasında, Windsorları tercih ettikleri için oldu. Diyelim. Yoksa Mısır Ekolü Hanedanları, İki Dünya Savaşının mağlupları olduğu için düşük durumdalar ve ülkeleri Cumhuriyetle idare edilmekte.

51. Halen Monarşiyle yönetilen ve bu nedenle İktidarda olan Hanedanlar Babil Ekolünden ve Yüzyılcı…)

52. Anlaşıldığı üzere, Avrupa'daki Mısırcı Hanedanlar ve onların dışında kalan Babilci Hanedanlar. 1. ve 2. Dünya Savaşı'nı Kadim Mısır Ve Kadim Babil Savaşlarının (ki sonuncusu, MÖ 1260’daki Kadeş Savaşıdır.) rövanşı olarak yaptılar. Da…
Haberleri bile olmadı...

53. Binyılcıların Ezoterik olanları ve Seküler olanlarından söz ettik:
Ezoterik Binyılcılar, Mısır Rahiplerinin Tanrısoylu kalıntıları olup dünyada, doğru dürüst bir Devlet/Krallık sahibi olamadılar.
Bu durum, içlerinde bir ukte...

54. Kökenleri “Mısır Osiris Rahipleri”ne bağlı olduğu için asıl devletlerini Ötedünyada, “Cennetin Krallığı” olarak kuracaklarını zannetmekteler. Bu nedenle “İlla Kıyamet!” diyerek, “Tanrıyı Kıyamet’e Zorlamaktalar" bin yıllık Planlarla.

55. Seküler Binyılcılar ise Hanedan… Bunların Kökenleri, “Mısır Fravunları”na bağlı olduğu için Devletlerini Budünyada zaten kurmuş durumdalar. Bu nedenle “Asla Kıyamet!” istememekteler.

56. Binyılcıların Ezoterik olanları ile Seküler olanlarının arasındaki fark, Kıyametçi olmak ve olmamak şeklinde yansımakta ve bu da anlaşamamak için yeterli…. Meseleyi, her halde anlamış olduk.
***

57. Şimdi geçelim Yüzyıl Kampına: Peki, Yüzyılcılar kim?
Cevap kısa ve tek: Babil Ekolü Hanedanlar!
Bunların sınıf başkanı da Anglosakson Windsor...

58. 1. ve 2. Dünya Savaşı; Binyılcı Hanedanlar adına Habsburglar ile Yüzyılcılar adına Windsorlar arasında yapıldı. Ve her iki savaştan da Windsor Anglosaksonları galip çıktı. Bu nedenle Devletlerini korudular. Karşı taraf uçtu...

59. Yukarıda da dendiği gibi…
Günümüzde; Avrupa Devleti olan Hanedanlar, Yüzyılcı Hanedanlar olarak tarif edilmekte tarafımızdan. Çünkü 1700 Yılından beri; İngiltere'yi yöneten Alman kökenli Windsor Hanedanı, Hükmetme Planlarını, yüzer yıllık olarak yapmakta.

60. Bir başka şekilde; Yüzyılcılar Centurist,
Binyıcılar ise Milenyumist olarak isimlendirilebilir.

61. Tarihi Binyılcılar ve Yüzyılcılar arasında yapılan tüm savaşlarda; bu iki gücün derinliklerine sızmış olan “İki Yahudi"yi yani Seferadları ve Siyonist Aşkenazları da önemli iki etken olarak unutmamak lazım.
O da ayrı bir konu.
Ve tabii, "Üç Katmanlı Vatikan" da var.
***

62. Gelelim Galler Masası mevzuuna.

Yukarıda dendiği gibi her 1000 Yılın başında; Tanrıyı Kıyamete Zorlamak için Savaşı tetikleyen Ezoterik Binyılcılık; doğal olarak, 3. Bimyılın başı yani İkibin Yılında da uyandı. Ve İkiz Kuleleri patlatarak ortaya çıktı.

63. Bu sefer sondu ve işi kökten bitirmek niyetindeydi. İkiz Kule Olayınını gerçek manasını; sadece, Yüzyılcıların başı olan İngiltere Kraliçesi anladı.
Dünya, hala anlayabilmiş değil.
İşin ortasında olmalarına rağmen; Türkler de anlamış sayılmaz. Belki de tek anlayan Erdoğan!

64. Tarih boyunca Monarşik Hanedanları devire devire gelen Ezoterik Binyılcılık; bu Binyıl’ın (yani 3.Binyılı’ın) başında, dünyadaki tüm Hanedanları
ve Dinleri bitirmek niyetindeydi.
Yani Kraliçe Elizabeth, topun ağzındaydı.
Papalar da tabii. Özellikle Katolik olanı...

65. Onun üzerine Kraliçe, 1000 Yıl evvel, zamanın Tapınakçı Binyılcılarını yenmiş olan, Oğuzlu Türkmenlerin Devleti'ne müracaat etti: Türkiye’ye... 2006 Yılında; Kraliçe’nin Ankara'yı ziyaretinde, bu konu konuşuldu. Zaten, Erdoğan'da o konuşmada sezmiş olmalı durumu.

66. Böylece 3. Binyılın Kıyamet Savaşında da Türkiye, Binyılcılık’la savaşmaya başladı.
İşte, 15 Temmuz; böyle bir savaştı ve yine Türkler kazandı.
2006 Yılından, 2020 Yılına kadar; Türkiye"ye yapılan tüm negatif saldırıların arkasında Ezoterik Biryılcılık vardı.

67. Yine bu süreç içerisinde; Türkiye'deki tüm pozitif gelişmelerin arkasında, Ankara'yı kendisine müttefik edinen Kraliçe ve Yüzyılcıların desteğini görmek mümkün!

68. Aynı zamanda; Dijital’in sahibi olan ve Teknolojinin tüm, -mevcut ve gelecekteki- Dijital Şifrelerini elinde bulunduran Binyılcılar karşısında, Yüzyılcılar ile Türkiye'nin birlikteliğinin, yetmeyeceğini ve bir yere gelip tükeneceğini düşünen Kraliçe, ...............

69. ............. son 5 Yıllık süreç içerisinde birkaç atak daha yaptı. İngiltere Tarihinde yer tutmuş tüm Hanedanları, peyderpey kendi yanına çekti. Onlara; İngiltere'yi ve Dünyayı, onlarla birlikte yönetmeyi teklif ederek…

70. Ki bunlardan bir kısmı Yüzyılcı Hanedan, bir kısmının da Yüzyılcı Hanedan olduğunu söyleyelim.

71. Böylece bir araya getirilen “Britanik Hanedanlar Konseyi” karşısında, Binyılcı Mısır Hanedanları rahatsız oldular. Başta Habsburglar! Bir ara, Amerikan Binyılcılarıyla aynı kampa düştüklerini de söyleyelim.

72. Böylece Savaş, yeniden Habsburg+Windsor kapışmasına dönüşmek üzereydi. Hatta Pandemi’nin başlangıç günlerinde, Habsburg Prensinin, Covid kaptığı duyuruldu. Aynı günlerde Başbakan Boris Johnson da Covitli oldu. Bu iki durumun, birbirine bağlı ve şaibeli olduğunu kayda geçelim.

73. Yani işin arkasındakiler; BND ve MI6'nın içine sızmış olan, Binyılcı Ajanlardı kanaatimizce.

74. Bu olay üzerine; kraliçe, göz önünden çekildi ve Galler’deki Windsor Şatosuna kapandı. Tüm Britanik Hanedanları, yanında topladı. Ve böylece “Birleşik Hanedanlar Majestik Masası” kurulmuş oldu.

75. O günlerde medyada, “Dünya Hükümeti”nden söz edilmeye başlanmıştı. İşte, o Dünya Hükümeti, Galler’deki “Majestik Masadaki Prensler Konseyi”den başka bir şey değildi.

76. Habsburg Prensinin ve aynı anda İngiliz Başbakan Johnson’un, karşılıklı olarak virüs kapmasının, bir Windsor+Habsburg Savaşı Provokasyonu olduğunu düşünen Majestik Masa; en büyük kararını aldı: Mısır Ekolü, Habsburg Hanedanlar Grubunu da Yuvarlak Masaya dahil etti.

77. Kraliçe’nin en büyük atağı bu oldu işte. Böylece Britanya dışında kalan Mısır Ekolü Sülaleler de “Galler Mavi Masası Koalisyonu”yla birlikte hareket etme kararı aldılar.
***

78. Bu arada, Kraliçe’nin ilk ortağı olan Türkiye, ne yazık ki unutulmuştu. Tabii, Erdoğan; bundan hiç hoşnut olmadı. Ve kendi başına hareket etmenin yollarını aramaya başladı. İlk rotası, Orta Asya oldu.

79. Kardeş Türk Cumhuriyetleri ile oluşturulan, “Keneş Konseyi” işte bu sırada teşekkül ettirildi. Bununla sınırlı kalmadı Ankara'nın atağı: Ve Erdoğan; Binyılcılara da yeşil ışık yakmaya başladı. Bu anlamda, Şövalye Tarikatlarının başı olan Maltacılarla anlaştı

80. (Not; Bu anlaşmanın başlangıcı, iki yıl evveline, Malta Cumhurbaşkanının, Ankara'yı ziyaretine kadar gider.)
Bağlı olarak; İtalya da Türkiye'nin etrafında yer alacağının imzasını attı.

81. Erdoğan'ın, Keneş/Kengeş atraksiyonu ve Latin Dünyasıyla ittifak düşüncesi, Kraliçe’yi kendine getirmeye yetti. 2020 Yılı biterken, Galler Masası, Türkiye'yi de ittifakına dahil etmiş görünüyordu.

82. Hatta “Galler Dünya Düzeni”nin bir Blokunum Türkiye'nin başkanlığı altında teşkil edeceği hususunda anlaşmaya varılmış gibi gelişmeler yaşanmaktaydı.

83. Bu pozisyonun sağlanması için Türkiye'nin, dünya çapında bir atak ve kahramanlık yapması gerekiyordu. Ankara, bunu Covid günlerinde 104 ülkeye yaptığı yardımla başlatmıştı.

84. Şimdi, bu adımın ikincisi geliyor: Dünyada, Korona Salgınını yenen ve uluslar arası pazara aşı satmaya hazırlanan ülke olmak... Aşı satmak mı? On gün adar önce; Türkiye, Bosna'ya ilk aşı kargosunu gönderdi. Tabii ki hediye...

85. 2021’in yarısından itibaren, böyle bir Türkiye ile karşılaşacağımızı söyleyebiliriz. Allahualem!
***

86. De...
Gerek 2020 ve gerkse içinde bulunduğumuz 2021'in ilk yarısındaki Türkiye; Pandemi'ye hazırlıklı yakalanışı nedeniyle mühim bir performans göstererek, sıçrama yaptı.

87. Galler Masası ve Binyılcılar ve Bağımsız Emperyaller kısaca 70 Düvel'in hepsi, bu durumu; "Başına buyruk, bağımsız ve Dünyanın kutbuna oynayan Yaramaz Türkiye" olarak yorumladılar. Zaten öyleydi.

88. Doğal olarak hazzetmediler bu resimden. Bir konsolidasyona daha gireceklerdi ki bunun işareti Papa'nın Babil çıkışı oldu... Bu durumda; Ankara, "Hodri Meydan" dedi.
Kartlarını herkesten önce açtı.

89. Merkez Bankası'nda ve İstanbul Sözleşmesinde. Sözleşme, (İmzası olmamasına rağmen, Lutiliğin Merkezi durumunda olan) Binyılcı Kripto Amerika'nın yüzüne; Merkez Bankası Operasyonu da Galler Masasının yüzüne çarpılmış görünüyor.

90. Zaten Ayasofya, geçen yıl çarpılmıştı Vatikan'ın Babilci Papasının suratına; cevabı rötarlı gibi ama tam vaktinde geldi aslında.

91. Hülasa Türkiye, Gemileri yaktı; 70 Düvel de Limanları yakmayı kafaya koymuş. Tesadüfe bakın ki dünki habere göre: Türkiye, Brezilyadan uçak gemisi aldı.Yani Latinlerin en büyüğünden. O halde, 70 Düvelin içinde Latin Dünyası yok mu acaba? Rusya hala ikircikli yani yanar döner.

92. Dualarla bitirelim paylaşımımızı: Şanı Yüce ve Kadir Olan Allah, Devletimize, Milletimize, Dostlarımıza ve tüm Mazlumlara hayırlı mali zenginlik, Teknolojik üstünlük, Bilgi ve Bilim serveti versin... İnşallah!

93. Kahraman Kızılelmacılarımızın korkusu dağlasın düşman yüreklerini, İnsanımıza kabul olan dualar etmeyi lutfetsin. Ve halkımızı Münafıklaşmak, Aryanlaşmak ve kafirleşmekten korusun. Dünyanın zirvesini nasip etsin bize Adaletten ayırmasın! Birlik ve beraberliğimizi tamamlasın!

94. Dua bizden, "Amin ve İnşallah!" demek de sizden olsun!

95. Efendim! Konuyu burada noktalayalım. Ve her zaman olduğu gibi diyelim ki… Fakir, yine bir Pinokyo masalı anlattık siz büyüklere. Oysa hakîkati, Aliym Olan Şanı Yüce Allah biliyor! Azze ve Celle…
***