Alman sosyolojisinin erken dönem isimlerinden ve sosyolojinin kurucu isimleri arasında zikredilen Georg Simmel’in toplumsal düşüncesinin en önemli eserlerinden bir tanesi “Paranın Felsefesi” başlıklı kitabıdır. Simmel paraya dair nasıl bir felsefe geliştirmiş birlikte bakalım.💵
“Paranın Felsefesi”, fragmanlar şeklinde yazan Simmel’in en sistematik ve bütünlük arz eden eseridir. 1900 yılında yayımlanmışsa da bu eseri müjdeleyen bir ders ve ders notlarından yola çıkarak hazırlanan bir makale 1889 tarihini taşımaktadır: “Paranın Psikolojisi”.
Kitap iki ana bölüme ayrılmıştır: analitik ve sentetik. Analitik bölümde, “Değer ve Para”, “Bir Töz Olarak Paranın Değeri”, “Amaçlar Sıralamasında Para”; Sentetik bölümde ise, “Bireysel Özgürlük”, “Kişisel Değerlerin Para Eşdeğeri” ve “Hayat Tarzı” altbölümleri yer almaktadır.
Analitik kısım, parayı yaşamdan; sentetik kısım ise yaşamı paradan yola çıkarak ele alır. Para ekonomisinin (Geldswirtschaft) modern hayatın manevi boyutları üzerindeki etkilerini konu alan çalışmasını Simmel, “tarihsel materyalizme bir alt kat çıkma çabası” olarak nitelendirir.
Simmel girişte, kitabın tek bir satırının bile ekonomik olarak yorumlanmaması gerektiğini söylemişse de bu uyarı, “salt” ekonomik yorumlanmaması gerektiği yolunda bir ikaz olarak okunmalıdır.
Simmel’in modernlik analizinin merkezinde toplumsal bütünlük değil, hayatın tesadüfî fragmanları yer almaktadır. Zira “Paranın Felsefesi” kitabının girişinde de “[h]ayatın ayrıntılarını ve yüzeyselliklerini onun en derin ve temel hareketleriyle ilişkilendirmek mümkündür” der.
Simmel’e göre takasın hakim olduğu geçmiş mübadele ilişkileri içerisinde toplumsal kısıtlamaların aşırı belirleyiciliği bireyselliğin peşinden gitmeye engel teşkil etmekteydi.Aynı şekilde üretim de yerel düzeyde kaldığından tüketim için hayli sınırlı ürün yelpazesi bulunmaktaydı.
Bu bağlamda hem yerel hem de tarihsel bir tınıya sahip modern öncesi tüketim/mübadele ilişkisi, uzun soluklu ve kişiselliklerin damga vurduğu bir etkileşim türüydü.
“Paranın Felsefesi”nde ise Simmel paranın bu mübadele ilişkisini kısa süreli, akışkan ve gayrişahsî bir havaya büründürdüğünü öne sürmektedir. Buna göre para, gayrişahsî ilişkilerin hem bir amili hem de örnek bir sembolüdür.
Simmel, paranın [o zamanın teknik imkânlarının sunduğu tahayyüle göre] alacağı son şekil olan kâğıt para sayesinde tüm sosyal ve kültürel yüklerinden kurtulup en soyut ve en gayrişahsî şey haline geleceğini iddia eder.
“Değer ve Para” başlıklı ilk altbölümde tarihsel olarak değil felsefî bir değer kategorisi ve soyut bir mübadele aracı olarak ele alınan para, öznel talebin dışa yansıtılmış/ilan edilmiş değeri olarak nesnelleşmektedir.
“Bir Töz Olarak Paranın Değeri” başlıklı ikinci bölüm, paranın işlevini yerine getirmesi için yapıldığı maddenin değerli olup olmaması konusunu ele almaktadır. Simmel için önemli olan “para”nın yapıldığı madde değil, yerine getirdiği işlevdir.
Hatta maddî özellik, sembolik anlamda saf para fikrine zarar veren bir niteliktir. Paranın evrimi, maddeden gitgide vaz geçen doğrultuda olmalıdır. Para, keyfî olarak sayılan, bölünen ve çeşitli amaçlarla ötekilere aktarılan bir standardize değer ve potansiyel mülkiyettir.
“Amaçlar Sıralamasında Para” başlıklı üçüncü altbölümde bütün amaçlara yönelebilen bir araç olarak paranın mesafe, birebir ilişki, hız gibi kısıtları paramparça ettiği ve bireye tüketimde yerel kısıtların da ötesinde bir benlik inşası imkânı sunduğu öne sürülmektedir.
Bu itibarla para, toplumsal bağların gevşemesine ve her şeyin değerini belirlemekle de ahlakî yozlaşmaya neden olur. Simmel’e göre para, tabiri caizse, yoğunlaşmış mülkiyettir. Öyle ki bu mülkiyet paranın satın alabileceği her şeyin sahipliği anlamına gelir.
Paranın aslî niteliklerinden birisi de nicelik olarak arttığında nitelik değiştirmesidir. Tek elde toplanmış çok para, birçok elde bulunan aynı miktar paradan başka bir şeyi ifade eder. Bu nedenle saf araç olmaktan çıkan para bazı durumlarda amaç haline gelebilmektedir.
Bu noktada karşımıza Simmel’in para ekonomisi içerisinde önemli negatif tiplemelerinden olan “cimri” ve “savurgan” tipleri çıkmaktadır.
Örneğin cimrinin elinde para araçsal işlevini, yani mübadeleye standart değişim değeri olarak dahil olma işlevini gerçekleştiremediğinden sağladığı sınırsız haz imkanları dokunulmamış olarak belirsiz bir geleceğe ertelenir.
Yine savurganlık da “[g]erçek varlıklardan hoşlanma yerine, sınırsızlığa uzanan, kısıtlanması için hiçbir dışsal ya da içsel nedeni olmayan soyut olanın peşinde koşa[n]...aşırı para hırsını” karakterize etmektedir.
Modern para ekonomisinin negatif tiplerinden başka Simmel, çileci yoksul, sinik ve bezgin tiplerini de ele almaktadır. Sinik, modern hayatın rasyonel zihniyetini benimseyip istikametini muhafaza eden, paranın hesap edilebilir niteliğini kabullenip bunun tadını çıkaran kişidir.
Bezgin kişi ise, mübadele ilişkilerindeki hesap edilebilirliği idrak etmiş ancak bunu kabullenememiş kişidir. Bezgin, modern hayatın değerden ari doğasına uyum sağlayamamakta ve çoğunlukla aşırı tatminin neden olduğu bir tatminsizlik hissi ile intihara meyletmektedir.
“Hayat Tarzı” başlıklı son bölümde para ve kültür, hayat tarzı bağlamında modern hayatın ritmini ve değişkenliğine işaret eder biçimde bütünleşmişlerdir. Simmel’in en sosyolojik tespitlerini yaptığı bu bölüm, para ekonomisinin modern metropol hayatında somutlaşmalarını ele alır.
Nitekim Simmel de amatör okuyucularına kitaba son bölümden başlanabileceği tavsiyesini verir.Simmel’e göre tüm o çözümlemeler ve soyutlamaların ortaya koyduğu üzere tüketime odaklanan zihin ve etkileşim, paranın modern hayatın tam da merkezinde yer almasıyla kol kola gitmektedir.
Son bölümde Simmel, hem şehir hayatının doğurduğu sonuçların büyük ölçüde para ekonomisinin genişlemesinden kaynaklandığını hem de bu ekonominin en çarpıcı sonuçlarına metropolde tanık olabileceğimizi göstermeye çalışmıştır.
Para ekonomisinin hakimiyeti altındaki metropol yaşamında nesnellik de öznellik üzerinde bir hakimiyet kurar. Mübadelede paranın üstlendiği bu araçsal nesnellik, gevşeyen toplumsal bağları da hesaba katınca belli bir kayıtsızlık oluşturur.
Son olarak Simmel için para:
“hareket halinde olmayan başka her şeyin bütünüyle tüketildiği bir hareketin aracından başka bir şey değildir... [O] verili bir noktadan sürekli öz-yabancılaşma içinde yaşar ve böylece bizatihi bütün varlığın karşıtını ve doğrudan inkarını oluşturur.”
“Paranın Felsefesi” 2014 yılında Türkçeye de çevrilmiştir. Eser yeniden okunmak ve yorumlanmak üzere yeni okuyucularını bekliyor.
Simmel, Paranın Felsefesi paylaşımını arkadaşımız Muhammed Fatih KARAKAYA @zinderud hazırladı.

Çok teşekkür ederiz.

• • •

Missing some Tweet in this thread? You can try to force a refresh
 

Keep Current with İstanbul Sosyoloji

İstanbul Sosyoloji Profile picture

Stay in touch and get notified when new unrolls are available from this author!

Read all threads

This Thread may be Removed Anytime!

PDF

Twitter may remove this content at anytime! Save it as PDF for later use!

Try unrolling a thread yourself!

how to unroll video
  1. Follow @ThreadReaderApp to mention us!

  2. From a Twitter thread mention us with a keyword "unroll"
@threadreaderapp unroll

Practice here first or read more on our help page!

More from @iuefsosyoloji

27 Aug
📝Edebiyat ve Sosyoloji Dersleri 101:

Edebi metinleri sosyolojik gözle nasıl okuruz? Sosyoloji, edebiyata düşündüğümüzden daha yakın olabilir mi? Yazar ne söyler, okur ne anlar, metnin asıl anlamı nedir?

Edebiyat ve sosyolojinin kesişiminde, Türkçede hangi kaynaklar mevcut?👇
Edebiyat ve sosyoloji, birbirine düşünüldüğünden daha da yakın iki alan belki de. Yazarın tarihsel toplumsal koşullarda yeniden anlam kazanması, değişen okur pratikleri, kitabın üretim-tüketim zincirindeki yeri vb. konular edebiyat kadar sosyolojide de önemli bir yer kaplıyor.
Bu ve benzeri konulara ilgi duyanlar için hem edebiyat sosyolojisinin hem de kültürel çalışmalar gibi disiplinler arası alanların sınırlarına girecek pek çok kaynak mevcut Türkçe literatürde. Bunlardan birkaçını birlikte hatırlayalım.
Read 18 tweets
23 Jul
Okumaya Giriş 101: Kitapların sonsuzluğu karşısında sınırlı insan ömrü nasıl örgütlenmeli?📚

İşte "Kitapları nasıl seçmeli?", "Nasıl okumalı?" ve "Okuma deneyimini nasıl zenginleştirmeli?" sorularına cevap veren, Türkçede yayımlanmış eserler.😎
"Okuma bir dostluk biçimidir. Ama en azından dostluğun samimi bir biçimidir. Bir ölüye, olmayan birine yönelik olması ona çıkarsız, neredeyse dokunaklı bir hava verir."
📍Marcel Proust'un kişisel okuma deneyimlerini ve okumaktan duyduğu hazzı anlattığı "Okuma Üzerine".
"Nereden başlayacağız? Bu devasa kaosu nasıl düzene sokup okuduğumuz şeyden alabileceğimiz en derin ve geniş hazzı alacağız?"
📍Virginia Woolf, 1926 yılında Britanya'daki bir okulda sunmak üzere kaleme aldığı "How Should One Read a Book?" yazısında bu sorunun peşine düşüyor.
Read 12 tweets
17 Jul
“Sanayi sonrası toplum”, “ideolojilerin sonu” gibi kavramları sosyal teoriye kazandıran, kendisini “ekonomide sosyalist, siyasette liberal ve kültürde muhafazakâr” olarak tanımlayan Daniel Bell’i yakından tanıyalım. Image
Daniel Bell 10 Mayıs 1919’da New York şehrinin doğu yakasında dünyaya gelir. Ailesinin büyük çoğunluğu fasılalarla Polonya-Belarus sınırındaki Bialystok şehrinden göç etmiştir. Yahudi kökenli aile, askeri hizmetten kaçmak için Bolotsky soyadını kullanmaktadır.
Babası, Daniel henüz 8 aylıkken ölür ve çocukluğunun geri kalanını annesi ve kardeşleri ile birlikte akrabaları yanında geçirir. 11 yaşından itibaren yasal vasisi amcası Samuel Bolotsky olacaktır.
Read 50 tweets
9 Jul
📝🔎
“İnsanoğlunun yaptığı her şey, var olan her şey, insan ruhunun bir parçasını içerir. Bu soylu ruh, bilimde ve her şeyden çok sanatta yaşar. Ve bu ruh en açık, en belirgin ve en güzel biçimde yalnızca kitaplar aracılığıyla konuşur.”
Maksim Gorki
(28 Mart 1868-18 Haziran 1936)
Aleksey Maksimoviç Peşkov, bilinen adıyla Maksim Gorki, 1868’de doğar. Annesi Varvara Kaşirin, gençliğinde çok çalışıp yaşlılığında rahata eren esnaf Vasili Kaşirin’in kızıdır. Varvara, babasının bütün telkinlerine rağmen alt gelir grubundan Savatiyeviç Peşkov ile evlenir.
Gorki’nin babası Savatiyeviç Peşkov, nakliyecilikle uğraşan bir adamdır. Ölü doğan üç çocuğun ardından gelen Aleksey Maksimoviç, babasının işi sebebiyle bulundukları Astrahan’da koleraya yakalanır. Kendisi kurtulsa da bulaştırdığı hastalık babasını hayatından eder.
Read 81 tweets
19 Jun
Uzaklar yakınlaştı, hem saha teknikleri hem de taşıdığı malzemenin zenginliğiyle antropoloji sosyal bilimlerin her alanında kaçınılmaz bir başvuru kaynağı haline geldi.🏹

🪶İşte sosyal (kültürel) antropolojiyle ilgilenmek isteyenler için Türkçede yayımlanmış başlangıç kitapları!
1-Conrad P. Kottak'ın oldukça kapsamlı "Antropoloji: İnsan Çeşitliliğinin Önemi" kitabı; uygulamalı antropoloji, biyolojik antropoloji, arkeoloji, kültürel çeşitlilik ve dünya sistemi başlıklarında disiplinin görüş alanına giren bütün konuları ayrı ayrı ele alıyor. @BilgiYay
2-Thomas Hylland Eriksen ve Finn Sivert Nielsen'in "Antropoloji Tarihi" ise disiplinin ortaya çıkışından 2000'li yıllara kadar olan serüvenini genel hatlarıyla anlatan temel bir kaynak.
Read 17 tweets
1 Jun
🔎
Bir ömür boyu bilimsel adanmışlığın örneklerinden, dünyanın en çok atıf alan araştırmacılarından ve siyaset biliminin “gerçek devlerinden biri” olan Ronald F. Inglehart (5 Eylül 1934 - 8 Mayıs 2021) geçen hafta aramızdan ayrıldı.
👇👇
Günümüzde pek çok sosyal bilimcinin aşina olduğu Dünya Değerler Araştırması’nın da kurucusu olan Inglehart’ı yakından tanıyalım.
Inglehart, 1934’te Wisconsin’de dünyaya geldi. Çocukluğu Büyük Buhran’ın son yıllarına denk geliyordu, İkinci Dünya Savaşı’nı haber veren koşullar altında büyüdü. Avrupa’daki değişim rüzgarlarına erken dönemde şahit olmuştu ve bu değişim uzun süre zihnini meşgul edecekti.
Read 45 tweets

Did Thread Reader help you today?

Support us! We are indie developers!


This site is made by just two indie developers on a laptop doing marketing, support and development! Read more about the story.

Become a Premium Member ($3/month or $30/year) and get exclusive features!

Become Premium

Too expensive? Make a small donation by buying us coffee ($5) or help with server cost ($10)

Donate via Paypal Become our Patreon

Thank you for your support!

Follow Us on Twitter!

:(