Discover and read the best of Twitter Threads about #Alıntı

Most recents (11)

YOL PARASI
Yıl 1977 Burdur otobüs garajı.
Köylülerimizden birisi babası ile garajda dolaşıyor, ben yaşlarında olan çocuk ağlıyordu. Ben haftalığımı almış köye dönecek, anamın babamın yanında epeydir görmediğim kardeşlerimle hasret giderecektim.
İçim içime sığmıyordu. Image
O zamanlar köye gelip gitmek şimdiki gibi kolay değildi.
Çavdır'a tek araba vardı.
O arabada burunlu 309'du ki, yol yakın zaman da bitmezdi.
Çavdır'a varınca da köye gitmek cabasıydı ya, ne edersin ki, hasretlik tak etmişti cana.
Ustamdan üç günlük izin almıştım.
"Dördüncü günü burda olcen len kerata!" diyerek güç bela izin alabilmiştim.
"İnşallah otobüs gitmemiştir." diye dualar ederek otobüs garajına geldiğimde burunlu 309'u görünce keyfimde yerine gelmişti.
Tam yazıhanenin oradan bilet alacakken benim köylüyü gördüm.
Read 19 tweets
SİZE İHTİYACIMIZ VAR ….

Bu yazıyı 50 yaş altı "gençler" okumasın!..
"Neden" diye sorarsanız, söyleyeyim: Sıkılırsınız...

Çünkü bu yazıya konu olan "abileri, amcaları ve ablaları" sizler pek tanımazsınız... Image
Onlar bizim, yani yarım asırı devirmiş neslin "kahramanları"...
Haa, "bilmezsiniz" demiyorum...
Duymuşsunuzdur mutlaka babalarınızdan; hatta dedelerinizden...
Sadece yaşınız itibariyle pek bir şey ifade etmez bu isimler size...
Ama biz onları "siyah-beyaz"
televizyondan daha önce tanıdık...
Yani çok ama çok eski dostlar hepsi de...
Radyonun içinde "küçük adamlar" var sandığımız yılların kahramanları...
Koca mahallede sadece bir çocuğun bisikleti olduğu dönemlerin yıldızları...
25 kuruşa leblebi tozu ile gazoz aldığımız
Read 13 tweets
-Ülke faşizmin kuşatması altındaysa,tüm güçler birleşmelidir..
MAHİR ÇAYAN
”Hepinize özgür ve mutlu yaşam dilerim”ErdalEren-Biz Allah'a karşı değiliz,Allah'ın adıyla insanları sömürenlere karşıyız..İbrahimKaypakkaya
Hiçbir şeyden çekmedik,namuslu görünen namussuzlardan çektiğimiz kadar.
Kemal Sunal
-Emperyalizme, agalığa karşı nerde mücadele varsa, benim devrimci olarak görevim orda olmaktır..
Deniz Gezmiş

''Herkes birbirinin yaşamından habersiz bir yol tutturmuş gidiyordu, kimse kimsenin umrunda değil, kimse böyle bir çaba içindede değildi ''
Tarık Akan
Read 11 tweets
CAVIR ADAM
Bizim Bekilli'den iki kafadar arkadaş, (İsimleri bende kalsın, her ikiside rahmetli) başta İstanbul olmak üzere birkaç ili gezmişler. Son olarak Eskişehir'i de gezdikten sonra Denizli'ye dönmeye karar vermişler. Otogar'da birde bakmışlar ,, Image
her ikisinde de bir kuruş bile yok, tüm paralarını -farkına varmadan- harcamışlar. Yaşta küçük olan telaşlanmış: "Abi şimdi ne yapacağız? Bilet alacak paramız yok. Nasıl döneceğiz memlekete? Üstelik acıktık." Kendinden büyük ve deneyimli hemşerisi rahat ve sakin:
"Aman üzüldüğün şeye bak! Hallederiz. Hele önce bir karnımızı doyuralım, gel hele beni takip et" diyerek yoğun müşterisi olan gösterişli bir lokantaya doğru yürümüş. Öbürü hem arkadaşı gitmesin diye kolundan çektiriyor hem de söyleniyormuş. "Len akideş ben paramız yok diyon,
Read 10 tweets
ESMER EKMEK

1948 yılına kadar Ekmeğimiz esmerdi. Maya, ekşi maya olarak evde üretilirdi, organikti, doğaldı. Sofrada doyduğumuzu bilirdik.

ABD, Anadolu’nun 14 kromozomlu siyez buğdayı ve 28 kromozomlu kavılca buğdayının genlerini oynayarak 48 kromozomlu Image
“Cüce Buğday” türü geliştirdi.

Sapının kısalığından dolayı bu buğdayımsı “Cüce buğdaylar” Pakistan ve Hindistan’a da ihraç edildi; üretim rekoru kırıldı.
Dünyanın verimli tarlalarının, buğdayların kimyasal gübrelerle, zehirli ilaçlarla tanışma dönemi başladı.Tehlikenin farkında değillerdi. Buğdayın genetiğiyle sürekli oynandı; ortaya çıkan “buğdayımsı” bir şeydi! Kavılca ve siyez artık tanınmaz haldeydi…
Read 10 tweets
KARADUTUM ÇATALKARAM ÇİNGENEM’İN, H-ÜZÜNLÜ HİKAYESİ ÇOK HOŞUNUZA GİDECEK
“Adı, Mari Gerekmezyan’dı.. Türkiye’nin ilk kadın heykeltraşlarından biriydi.. Güzel Sanatlar Akademisi’nde misafir öğrenciydi.. Çok başarılıydı.. Okulda bir asistana aşık oldu..
Asistan ünlü bir ressam ve şairdi.. Üstelik de evliydi.. Delice sevdiler birbirlerini.. Dillere düştüler.. Sevdiği adamın büstünü yaptı.. Ünlü ressam da onun portrelerini çizdi.. Günlerce aylarca büyük bir aşk yaşadılar.. Birbirlerine seranat yaptılar. Mari’nin kaşı kara,
gözü kara, b-ahtı da karaydı.. Ailesi ve Ermeni toplumu onu terketti.. İ-tinayla y-alnızlaştırıldı.. Dönemin basını, Ermeni olduğu için Ankara’daki Resim Heykel sergilerinde üst üste aldığı ödüllerde adını bile geçirmedi.
Buna rağmen sevgilisini hiç t-erketmedi..
Read 13 tweets
.
.
DELİCE..

1951-1952 yıllarında İspanya Hükümeti, Türkiye’den çok yüksek miktarda odun kömürü satın almak istiyor. O güne kadar İspanya’ya yapılan ihracat kalemleri arasında yer almayan bu talebin bir de özel şartı vardı:
Kömürler İskenderun’dan Saroz Körfezi’ne kadar Akdeniz ve Ege sahillerinde doğada kendiliğinden yetişen *"delice"* ağacından elde edilmesi isteniyordu.❗
İstek dönemin Hükumeti tarafından yüksek getirisinden sevinçle karşılanıyor,
ülkemizde bol miktarda bulunan delice kömürü ihraç edilmeye başlanıyordu.
Görgü tanıklarının anlattıklarına göre, limanların üzeri gemi yüklemeleri sebebiyle kara bir bulut ile kaplanıyor göz gözü görmüyordu!
O yıllarda Ankara’da görev yapan ABD Ticaret Ataşesi,
Read 12 tweets
Çakalın biri aç kalınca kasabaya inmiş.
Sütçünün süt çanağını devirmiş, sütü de içmiş, Fırıncının tezgâhından ekmeği kapmış yemiş, nihayet bir kasabın vitrininden kocaman bir but kapıp bir güzel mideye indirmiş.
Çakalın ve etin kokusunu alan kasabanın tüm köpekleri toplanmış,
çakalı yakalamak için ardı sıra koşturmuşlar.
Çakal önde, köpekler de arkada, amansız bir kovalamaca koşuşturmaca başlamış ama bir süre sonra, sütçünün köpeği yorulup takibi bırakmış.
Bir müddet daha geçince de bu sefer fırıncının köpeği, çakalı takibi bırakmak zorunda kalmış.
En son, kasabanın çıkışına yakın bir yerde kasabın köpeği de pes etmiş ve yorgunluktan dili bir karış dışarıda geriye dönmüş.
Çakalın arkasında kala kala bir tek demircinin köpeği kalmış. Çakal önde demircinin köpeği arkada ısrarlı bir kovalamaca devam ederken ve kasabadan
Read 7 tweets
Eşim mühendis olduğundan; sabah altı gibi kahvaltı eder, akşam yedi gibi gelir, akşam sofrası hazırdır, yemeğini yer; biraz oturur, saat 22 gibi yatardı...

Bu arada bana "sen ne iş yapıyorsun, hiç iş yaparken görmüyorum", derdi...
Ben görevime eşimden sonra gider; o gelmeden,
eve dönerdim...

Bu yüzden çalışan kadın gözüyle bakılmazdım... Hep evdeyim zannederdi; neredeyse...Ben de öğretmendim ve iki çocuğumu kreşe bırakıp, okuluma giderdim...

Dersim bitince de servisle gelecek olan çocuklarımı erkenden alır, evime getirirdim...
Tabi okula gitmeden, ev toparlanır, yemekler yapılır, evden çıkılırdı...

Akşam da yine gece 24'e kadar sessizce, yapılacak işler bitirilirdi...Muhakkak iki üç çeşit yemek pişirirdim...
Ütü, çamaşır, bulaşık, yemek; evde eş olmadan yapılırdı...
Read 10 tweets
1•Polonya'lı Kadında Osmanlı Arması.
Dün Alanya'da işim gereği bir Banka şubesine gittim..Bir Kadın yaklaştı yanıma ve Almanca yada İngilizce bilip bilmediğimi sordu ve kendilerine yardımcı olmamı rica etti.
2•Bankadaki işi ile ilgili ona tercümanlık yaparken kolundaki Osmanlı Arması dikkatimi çekti.. çaktırmadan tekrar tekrar baktım yanılıyormuyum diye ama, yanılmadığımı gördüm..
3•Kadın Baktığımı fark edince İçimizdeki Osmanlı düşmanlarına inat gülümseyerek Ben Osmanlı'yı çok seviyorum dedi.. Bende dedim.. Pozitif bir iletişim oldu aramızda ve ona dedim ki Osmanlıya dair ne biliyorsunuz dedim..
Read 8 tweets
Cada noche, Hernán Asto prendía velas para iluminar su casa y continuar sus estudios escolares. En su pueblo, en Ayacucho, la electricidad era un sueño distante. Hoy, a sus 32 años, es fundador de #Alinti, startup que ha logrado crear un cargador usando energía biológica. HILO.
Utilizando la energía eléctrica generada por la fotosíntesis de las plantas, y de microorganismo electrogénicos (capaces de transferir electricidad), Asto desarrolló un cargador empleando una maceta de arcilla. Para potenciar la energía, utilizó un pequeño panel solar.
Su #Tecnologia funcionaba. Demostró que era posible utilizar la #energíabiológica para cargar pequeños dispositivos. Con su maceta de arcilla y un nombre desconocido, recorrió tocando puertas, buscando oportunidades para innovar con su tecnología, pero no lo consiguió.
Read 11 tweets

Related hashtags

Did Thread Reader help you today?

Support us! We are indie developers!


This site is made by just two indie developers on a laptop doing marketing, support and development! Read more about the story.

Become a Premium Member ($3.00/month or $30.00/year) and get exclusive features!

Become Premium

Too expensive? Make a small donation by buying us coffee ($5) or help with server cost ($10)

Donate via Paypal Become our Patreon

Thank you for your support!