AİHM içtihatlarında ve Avrupa Konseyi ilkelerinde Orta ve Doğu Avrupa Devletleri’ndeki post-komünist "arındırmaların" cezalandırma, karşılık veya intikam olarak kullanılamayacağı belirtilmektedir.
AydınlarHapis SuçlularÖzgür
2-AYM'nin "Arındırma"ya dayanak yaptığı AİHM'in Polyakh ve Diğerleri/Ukrayna kararında başvuruculara uygulanan tedbirlerin geniş kapsamının, bu tedbirlerden bazılarının daha önceki hükümetlerle bağlantılı olan kişilere karşı kindarlıktan ileri geldiği ++
3-ihtimalini ortaya koyduğuna değinilerek, eğer durum böyleyse, "arındırma" tedbirlerinin, demokratik yönetimi koruma amacını gütmek bir yana, kamu hizmetinin siyasallaştırılması ile tam da bu yönetime zarar veriyor olarak görülebileceği belirtilmiştir.
4-KHK ihraçlarının (önceki bölümde belirtilen) özellikleri, tedbirlerin çok kısıtlayıcı, kapsamı itibarıyla çok geniş ve ömür boyu oluşu, bu tedbirlerin cezalandırma ve yok etme amacı güttüğünü, kin ve intikam aracı olarak kullanıldığını göstermektedir.
5-Süreçteki gelişmeler bu tespiti net olarak kanıtlamaktadır.
Siyasi iktidarın Gülen Cemaatini 17-25Aralık'tan sonra düşman ilan etmesi, iktidarın ve 17-25 Aralık'tan sonra ittifak kurdukları Ergenekon yapılanmasının tek hedeflerinin Cemaati bitirmek olduğu herkesin malumudur.
6-KHK ihraçları, 15 Temmuz darbe girişimi bahane edilerek ilan edilen olağanüstü halin gerektirdiği tedbirler olmayıp, gerçekte AKP/Ergenekon ittifakının Gülen Cemaatine karşı kin ve intikama dayalı cezalandırma ve yok etme (soykırım) amacının bir ürünüdür.
7-Buna ilişkin kanıtlardan birkaçı şöyledir:
Erdoğan'ın: "Bu örgütün içinde yer alanların A'dan Z'ye bedelini ödemesi lazım.(28.4.2015)"; "Ya bu devletin varlığını kabul edecekler ya yok olacaklar.(29.4.2015)" sözleri..
(Ayrıca bkz
8-Bu sözlerin KHK'lardan en az 15 ay öncesine ait olduğuna dikkatinizi çekerim.
Erdoğan'ın bu sözleri ve ekli flood'da bir kısmına yer verilen diğer söylemler siyasi iktidarın cezalandırma ve intikam amacını çok açık bir şekilde yansıtmaktadır (soykırım suçunun özel kastı).
9-Erdoğan'ın “KHK olmasaydı kapatamazdık”; Balyoz Davası sanığının "Çocuklarına varıncaya kadar aç kalacaklar"; önceki Adalet Bakanı Bozdağ'ın "Suçları olmasa da ihraç ettik" sözleri; 15 Temmuz öncesinde 3 yıl boyunca listeler hazırlanması, ++
10-HSYK'nın ihraçlar için yeni bir mevzuata ihtiyaç olduğu görüşü ve HSYK Başkanvekili M.Yılmaz'ın "Bu KHK daha önce yoktu ki hepsini birden ihraç edelim." sözleri, KHK'ların cezalandırma, intikam alma, yok etme aracı olarak kullanıldığını göstermektedir.
11-İktidarın KHK'lardan yıllar önce bir grup yargı mensubu ile birlikte "Gülen Cemaatine karşı mücadele ve bu yapıyı yok etme" amacıyla Yargıda Birlik Platformu adı altında bir yapılanma oluşturduğunu ve bu amaçla yargıyı dizayn ettiğini de hatırlayalım
12-Pek çok kişi hakkında yakınlarına atfedilen benzer faaliyetler gerekçe gösterilerek, kendileriyle ilgili olmayan iddialarla suç ve cezanın şahsiliği ilkesine aykırı şekilde ihraç işlem yapılarak "kolektif cezalandırma" yapıldığını da ekleyelim.
AydınlarHapis SuçlularÖzgür
14-Gülen Cemaatini cezalandırmaya ve yok etmeye yönelik kendi siyasi ajandasının bir ürünüdür; 15 Temmuz ve OHAL gerekleriyle ilgili değildir. Aksine iktidar 15 Temmuz ve OHAL'i bu amaçlarını gerçekleştirmek için fırsat olarak kullanmıştır ("Allah'ın lütfu").
13-Bütün bu delil ve tespitler karşısında AYM'deki (ve diğer) rejim yargıçlarının görmek istemedikleri gerçek şudur:
KHK tedbirleri, iktidarın 17-25 Aralık'tan sonra düşman ilan ettiği, "birinci gündem" ve "beka/istiklal" meselesi olarak gördüğü ++
AydınlarHapis SuçlularÖzgür
15-İktidar, KHK'ları, Erdoğan'ın 28.4.2015'te beyan ettiği üzere Cemaat ile ilişkili olan herkese A'dan Z'ye "bedel ödetme", yani cezalandırma ve intikam alma aracı olarak kullanırken aynı eylem ve faaliyetlere karışan kendi yandaşlarını korumuştur. Bkz
AYM'nin C.A.(3) kararına dayanak yaptığı AİHM'in Polyakh ve Diğerleri/Ukrayna kararı KHK'lılar lehinedir.
AYM'nin aksi yöndeki kararı yapılan zulmü ve soykırımı kamufle etmeye yöneliktir, keyfi ve maksatlıdır.
BuSuça OrtakOlma
2-AİHM Ukrayna'da başvurucuların "Arındırma Yasası" ile kamu görevinden ihracını AİHS m.8'deki "özel hayata saygı" kapsamında incelemiş ve ihlal kararı vermiştir.
3-i)AİHM başvurucuların demokratik yönetimi, hukukun üstünlüğünü, ulusal güvenliği, savunmayı veya insan haklarını zedeleyen belirli eylemlerde bulunduklarına ilişkin herhangi bir iddianın bulunmadığını belirtmektedir.
1-Adalet Bakanının "Temizlik hareketi" olarak nitelediği Gülen Cemaatine yönelik soykırım AYM'nin C.A.(3) kararıyla "ARINDIRMA İŞLEMLERİ" olarak tarihteki yerini aldı.
Oybirliği ile verilen kararla AYM'nin faşizmin kalesi olduğu da tescillenmiş oldu.
DahaNe Bekliyorsunuz
2-AİHM bir ihraç başvurusu ile ilgili olarak AKP Hükûmetine "kişinin ihracının ARINDIRMA kapsamında olup olmadığını" sormuştu.
AYM C.A.(3) kararıyla AİHM'den aldığı bu pası gole çevirerek kamudan ihraçlara dönüş yolunu neredeyse tamamen kapattı.
DahaNe Bekliyorsunuz
3-Başvurucu C.A. belediyede temizlik işçisi olarak çalışmaktadır. 667 s. KHK ile kapatılan Akdeniz Çalışanları Derneği'nde Denetim Kurulu üyesidir.
Bu nedenle "FETÖ/PDY" ile iltisakı ve irtibatı olduğu gerekçesiyle iş sözleşmesi bildirimsiz ve tazminatsız şekilde feshedilmiştir.
1-Darbeyle alakası olmayan, ama darbecilerden bile önce açığa alınan, tutuklanan ve ihraç edilen yüksek yargı mensupları Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yargılanıyor ve temyiz incelemesini de Yargıtay Ceza Genel Kurulu yapıyor. Davaların çoğu karara çıktı.
2-Suçüstü hali yok, özel soruşturma usulü uygulanmadı ve bu nedenle yargılama görevleri de yok. AYM'nin konu ile ilgili AİHM kararlarına (Alparslan Altan, Hakan Baş) uymayacağını açıklamasıyla birlikte elbirliğiyle hukuksuzlukların üzerini kapattılar.
3-Bunlardan biri de Danıştay eski üyesi Bülent Olcay kararı.
CMK hükümleri, AİHM kararları, adil yargılama ve diğer evrensel ilkeleri anayasal hakimlik teminatı ve yasal haklar ihlal edilerek siyasi intikam niteliğinde bir kararla 13 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
AYM'nin, AİHM kararına karşı fiilen direnç gösterdiği ve uymadığı ikinci husus, tutuklama için aranan suç işlendiğine ilişkin "makul şüphe" nin ilk tutma anında mevcut olması gerektiği konusudur. @ECHR_Press
YargıPaketi AdilOlsun
2-AİHM'e göre "Makul şüphe, yakalama ve ilk tutuklama anında mevcut olmalıdır" (Alparslan Altan/Türkiye, § 130). AYM, Alparslan Altan'ın tutukluluğa yönelik başvurusunu (2016/15586) incelerken tutuklamadan sonra dosyaya giren iki gizli tanığın ve eski AYM raportörünün ifadeleri,+
3-üçüncü kişiler arasındaki ByLock mesajları ve diğer olguları nazara alarak ihlal bulunmadığına hükmetmiştir (§ 25).
AİHM kararında ise, AYM kararının bu delillere dayandığı (§ 137) ancak bu delillerin, başvuranın başlangıç tutukluluğunun çok sonrasında toplandığı (§ 138), ++
Son 6 yıldır adalet binası çok hasar gördü, içinde oturulamaz hale geldi. Hasarı makyajlayıp binayı sağlam gösterme görevi de Anayasa Mahkemesine kaldı. AYM'nin eski hakim Mustafa Özterzi ile ilgili ihlal kararı bunun son örneği.
2-AYM başvurucunun tutuklanmasının hukuki olmaması nedeniyle ihlal kararı verdi. Ancak AYM'nin gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemesi nedeniyle bu karar göz boyamaktan öte bir anlam ifade etmemektedir. Temel hukuka aykırılıklar ve AİHM kararı görmezden gelinmiştir.
HukuksuzAYM
3-AYM, AİHM'in Alparslan Altan/Türkiye kararını 2 temel noktada ihlal etmiştir. Belirtmek gerekir ki, hakim olan başvurucu Özterzi, AYM eski üyesi Alparslan Altan ile aynı tarihlerde, aynı koşullarda ve aynı/benzer delil durumu ve gerekçeye istinaden tutuklanmıştır.
HukuksuzAYM
1-Ankesör soruşturmalarında hakimler baskı altında mı, bağımsız ve tarafsız karar verebilmeleri mümkün mü?
ByLock konusunda yargıya nasıl müdahale edildiğini, resmi görüşe aykırı karar veren hakimlerin sürüldüğünü, ++
YargıPaketine 314Eklensin
2-nihayetinde Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin 2015/3 Esas sayılı kararıyla hakimlerin önüne "Yargıtay içtihadı" konularak resmi görüşe aykırı kararların önüne nasıl set çekilmiş olduğunu şurada yazmıştık:
3-Ankesör konusunda gerekçesi 29.4.2019'da basına yansıyan bir beraat kararında "ardışık aramaların terör örgütü üyeliği suçunun oluşumu için maddi ve manevi unsurları kapsamında olduğuna dair dosyada somut ve hukuki bir delil bulunmadığı" belirtilmişti: ahvalnews-com.cdn.ampproject.org/c/s/ahvalnews.…