2-AYM, başvurucunun derece mahkemeleri önünde buna ilişkin açık bir itirazının bulunmadığını, bu nedenle derece mahkemelerince bu konuda ayrıca bir inceleme yapılmamış olmasının güvenceler için tek başına aykırılık oluşturmayacağını belirtiyor (P. 129).
4-Örneğin "FETÖ ile irtibatı/iltisakı nedeniyle KHK ile kapatılan kurumda SGK kaydının bulunduğu" iddiası varsa, özellikle sanığın bu yerde çalıştığı tarih itibariyle kurum hakkındaki "irtibat/iltisak" iddiası araştırılmalı, belge ve deliller getirtilmelidir.
5-Bu yapıldığı takdirde söz konusu kurumlar hakkındaki iddianın da aynen kamu görevlilerinde olduğu gibi fişlemeye dayandığı, "irtibat/iltisak" iddiasını doğrulayacak yasal bir belge ve yargı kararı ortaya konulamadığı görülecektir.
7-olduğuna ve terör suçu oluşturan faaliyetlerde bulunduklarına ilişkin bir yargı kararı varsa şayet, bunun tespitinden sonra ancak ilgili kişinin suç kastı sorgulanabilecektir.
Yani öncelikle kurum hakkındaki iddianın ispatı gerekir.
8-Ancak bunun ispatı da tek başına sanığın cezalandırılması için yeterli değildir. Sanığın suç kastının varlığını kabul için, üyesi olmayı istediği örgütün (çalıştığı kurumun değil) “suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgüt olduğunu” bilmesi ve “suç işlemek amacı” ile bu örgüte ++
9-üye olması gerekmektedir. Aksi takdirde yasal bir faaliyetten dolayı, yani yasal bir kurumda çalışmak, derneğe üye olmak, terör suçu işlediğini bilmediği kişiyle görüşmek gibi iddiaların, o kişinin terör örgütü üyesi olduğunu kanıtlaması mümkün değildir.
AYM, Yargıtay ve derece mahkemeleri "Suçüstü hali" konusunda verdikleri kararlar ile hem hukuku katlettiler, hem de çok sayıda meslektaşlarının ve aile fertlerinin ölümlerine neden oldular. @ECHR_CEDH@hrw@amnesty@UN@coe
BuSuça OrtakOlma
2-Hakimlik teminatının bir gereği olarak yargı mensupları "ağır cezalık suçüstü hali" bulunmadığı sürece özel soruşturma usulüne tabi olduğu halde 15 Temmuz ve sonrasında binlerce yargı mensubu hakkında bu hükümler kasıtlı ve planlı olarak askıya alındı.
BuSuça OrtakOlma
3-Rejim hakimleri "Örgüt üyeliği mütemadi suçtur, kişinin yakalanması ile temadi kesilir, hakim-savcılar yakalandıkları anda suçüstü hali vardır" şeklinde lise talebesi düzeyinde bir mantık önermesiyle hüküm kurdular. Suçüstü hali kesinlikle yoktu. Bkz
AİHM içtihatlarında ve Avrupa Konseyi ilkelerinde Orta ve Doğu Avrupa Devletleri’ndeki post-komünist "arındırmaların" cezalandırma, karşılık veya intikam olarak kullanılamayacağı belirtilmektedir.
AydınlarHapis SuçlularÖzgür
2-AYM'nin "Arındırma"ya dayanak yaptığı AİHM'in Polyakh ve Diğerleri/Ukrayna kararında başvuruculara uygulanan tedbirlerin geniş kapsamının, bu tedbirlerden bazılarının daha önceki hükümetlerle bağlantılı olan kişilere karşı kindarlıktan ileri geldiği ++
3-ihtimalini ortaya koyduğuna değinilerek, eğer durum böyleyse, "arındırma" tedbirlerinin, demokratik yönetimi koruma amacını gütmek bir yana, kamu hizmetinin siyasallaştırılması ile tam da bu yönetime zarar veriyor olarak görülebileceği belirtilmiştir.
AYM'nin C.A.(3) kararına dayanak yaptığı AİHM'in Polyakh ve Diğerleri/Ukrayna kararı KHK'lılar lehinedir.
AYM'nin aksi yöndeki kararı yapılan zulmü ve soykırımı kamufle etmeye yöneliktir, keyfi ve maksatlıdır.
BuSuça OrtakOlma
2-AİHM Ukrayna'da başvurucuların "Arındırma Yasası" ile kamu görevinden ihracını AİHS m.8'deki "özel hayata saygı" kapsamında incelemiş ve ihlal kararı vermiştir.
3-i)AİHM başvurucuların demokratik yönetimi, hukukun üstünlüğünü, ulusal güvenliği, savunmayı veya insan haklarını zedeleyen belirli eylemlerde bulunduklarına ilişkin herhangi bir iddianın bulunmadığını belirtmektedir.
1-Adalet Bakanının "Temizlik hareketi" olarak nitelediği Gülen Cemaatine yönelik soykırım AYM'nin C.A.(3) kararıyla "ARINDIRMA İŞLEMLERİ" olarak tarihteki yerini aldı.
Oybirliği ile verilen kararla AYM'nin faşizmin kalesi olduğu da tescillenmiş oldu.
DahaNe Bekliyorsunuz
2-AİHM bir ihraç başvurusu ile ilgili olarak AKP Hükûmetine "kişinin ihracının ARINDIRMA kapsamında olup olmadığını" sormuştu.
AYM C.A.(3) kararıyla AİHM'den aldığı bu pası gole çevirerek kamudan ihraçlara dönüş yolunu neredeyse tamamen kapattı.
DahaNe Bekliyorsunuz
3-Başvurucu C.A. belediyede temizlik işçisi olarak çalışmaktadır. 667 s. KHK ile kapatılan Akdeniz Çalışanları Derneği'nde Denetim Kurulu üyesidir.
Bu nedenle "FETÖ/PDY" ile iltisakı ve irtibatı olduğu gerekçesiyle iş sözleşmesi bildirimsiz ve tazminatsız şekilde feshedilmiştir.
1-Darbeyle alakası olmayan, ama darbecilerden bile önce açığa alınan, tutuklanan ve ihraç edilen yüksek yargı mensupları Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yargılanıyor ve temyiz incelemesini de Yargıtay Ceza Genel Kurulu yapıyor. Davaların çoğu karara çıktı.
2-Suçüstü hali yok, özel soruşturma usulü uygulanmadı ve bu nedenle yargılama görevleri de yok. AYM'nin konu ile ilgili AİHM kararlarına (Alparslan Altan, Hakan Baş) uymayacağını açıklamasıyla birlikte elbirliğiyle hukuksuzlukların üzerini kapattılar.
3-Bunlardan biri de Danıştay eski üyesi Bülent Olcay kararı.
CMK hükümleri, AİHM kararları, adil yargılama ve diğer evrensel ilkeleri anayasal hakimlik teminatı ve yasal haklar ihlal edilerek siyasi intikam niteliğinde bir kararla 13 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Bu bölümde ByLock kararından sonra doğrudan AİHM veya BM-İHK başvurusu yapılabilir mi?
AYM kararı diğer başvurular için emsal olur mu?
ByLock sorunu AİHM'de çözülebilir mi?
sorularına cevap vermeye çalışacağım.
FatihTerzioğluna Tahliye
2-AYM, başvuru sınırlarını aşarak, Yargıtay ve ülke genelindeki ilk derece mahkeme kararlarını değerlendirmek suretiyle oluşturduğu ByLock kararı ile genel bir içtihat oluşturmuş ve görüşünü belli etmiştir.
FatihTerzioğluna Tahliye
3-Karar emsal içtihat niteliğindedir.
Nitekim diğer başvuruları bu kararı emsal göstererek sonuçlandırdığı görülmektedir (bkz M.T. 2018/10424, 04.06.2020).
Dolasıyla bu karardan sonra AYM'nin etkin bir iç hukuk yolu olarak tüketilmesi beklenemez.